Tarihi Alan Başkanlığı sınırlarında olan Gelibolu Yarımadası’ndaki tarihi ziyaretçilere tanıtma ve rehberlik hizmeti veren alan kılavuzları ile turist rehberleri arasında devam eden meslek tartışmalarına mahkeme süreci Yüksek Mahkeme Danıştay'ın kararını rehberlerin lehine verip haklı bulmasıyla sonuçlandı.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Alan Kılavuzluğu Hizmeti İle Alan Kılavuzlarına İlişkin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliği kapsamında çalışma yetkisi olan alan kılavuzları artık rehberlik faaliyetinde bulunamayacak. Alan Kılavuzları ile Turist Rehberleri arasındaki davalık meseleyi Çanakkale Bölgesel Turist Rehberleri Odası (ÇARO) Başkanı Cihan Müşterioğlu İşte Çanakkale Gazetesi’ne değerlendirerek, “Alan kılavuzları rehberlerin alternatifi değildir’’ dedi.
MEZUNİYET ŞARTI VAR
Cihan Müşterioğlu, ‘’Turist rehberliği hizmet kanunumuz var meslek kanunumuz var. 6325 sayılı kanunda yer verilmiştir. Ön lisans, lisan, yüksek lisans turist rehberliği bölümünü bitirmişmiş olanlar gereklilikleri yerine getirdikten sonra turist rehberliği mesleği hizmetinin verebilir duruma gelebilirler. Bu bizim meslek kanunumuzun 6326’da madde 3’de mesleğe kabul bölümünde şu şekilde ifade edilir. Turist rehberi ünvanı mesleğe kabul ile kazanılır ve mesleğe kabul için gerekli şartlar aranır. Türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmak, başvuru tarihi itibariyle 18 yaşını doldurmuş olmak ve en önemlisi üniversitelerin Turist Rehberliği Bölümü’nden ön lisans, lisans ve yüksek lisans bölümlerinden mezun olmak. Bu çok önemli bir şey bu yeterliliği sağlayamayan hiç kimse bu mesleği icra edemez. Aynı zamanda madde 7 diye bir konumuz var. Mesleğimiz ile ilgili, burayı açtığımız zaman onun tamamı bir konu zaten, Turist rehberliği hizmetleri sadece turist rehberleri tarafından sunulur. Başka sıfat ve unvanlarla icra edilen ancak bu kanun uyarınca turist rehberleri niteliği taşıyan her türlü hizmetin yürütülmesinde mesleği icra etme koşullarındaki kimseler çalıştırılır. Bunlarda turist rehberleridir. Yani bir meslek var, bir meslek kanunu var. Bir hizmet söz konusu bu hizmetin adı turist rehberliği hizmetidir. Bunun da kimler tarafından verilebileceği 6326 sayılı turist rehberliği kanunu tarafından açıkça tanımlanmıştır” dedi.
Alan kılavuzları ile rehberleri ayıran temel özellikleri anlatan Müşterioğlu, “Tarihi Alan Başkanlığımız Alan kılavuzlarının ne iş yaptığına dair görev tanımlarını belirlemiş, bunu zaten Çanakkale Mahkemesi olsun, Bölge İdare Mahkemesi olsun, gerekse Danıştay beyanlarında açıkça görüyoruz. Alan kılavuzları Turist rehberi hizmeti vermez diyorlar. Alan kılavuzları gelen ziyaretçileri yönlendirme faaliyeti yapar diyor, bunu hem Çanakkale Mahkemesi’nde ifade ettiler, Hem Bölge İdare Mahkemesi’nde yine tekrarladılar, Danıştay'da da aynı şekilde tekrar ifade ettiler. Dolaysıyla turist rehberliği hizmeti kimin tarafından ne şekilde verileceği açıkça kanunda yer alıyor. Alan Başkanlığımız dedi ki, İlk derece mahkeme kararı özeti bölümünde; ‘’ Turist yahut ziyaretçilere Türkiye'nin tarihi doğası kültürü ve turizmi ile ilgili rehberlik faaliyeti niteliğinde bilgi verme ilişkin yetki ve sorumluluğun yalnızca seyahat acentalarında ve bunlara bağlı turist rehberlerinde olduğu alan kılavuzları hizmetinin ise tarihi alanın özelliği ve niteliği sebebiyle yalnızca Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın yetki ve sorumluluğunda olan tarihi ala ile sınırlı bir hizmet olarak anlaşılmaması gereklidir, yani gerekli bilgilerin verilmesi esasında turist rehberleri veya turist acentaları yetkisinde bulunan turist ve ya ziyaretçilere tarihi alanın tarihi doğası kültürü ve turizm ile ilgili rehberlik faaliyeti niteliğindeki bilgilerin verilme şeklinde de yorumlanmasının müsait muğlak ifadeler olduğu ve bunun 15.madde ile beraber yorumlandığında alan kılavuzların turist rehberliğinin ikame ya da alternatif olarak yorumlandığı mahkeme tarafından ortaya konulmuştur. İlgili yönetmeliğin bu maddeleri iptal edilmiştir, yani alan kılavuzları rehberlerin alternatifi değildir” ifadelerini kullandı.
İbrahim Akın Kazancı