EMLAK

Yıldız ‘’Girdi Fiyatları Düşmeden Konut Fiyatları Düşmez”

Konut fiyatları artışları adeta durdurulamıyor. 1+1 Konut fiyatlarının 1.5 - 2 yıl önceki 3+1 ev fiyatlarını yakalayıp geçmesi “Artık Ev Almak Hayal Oldu” cümlesinin kurulmasına neden oluyor.

Peki vatandaş nasıl konut sahibi olacak sorusuna Çanakkale Müteahhitler Birliği Başkanı Salih Yıldız kısaca inşaat maliyetleri düşmezse konut fiyatları da düşmez” dedi. Konut fiyatlarının düşmesi için inşaat girdi maliyetleri, özelliklede arsa maliyetlerinin düşmesi gerektiğinin altını çizen Yıldız “Belediye harçları ve vergilerde maliyetleri de konut fiyatlarına yansıyor” dedi.

İNŞAAT MALİYETLERİ SON 1 SENEDE %300’ DAN FAZLA ARTI
Tüm Dünya’yı etkisi altına alan ve dünya ekonomisini de ciddi derecede etkileyen Pandeminin ardından Tüm Dünyada olduğu gibi Ülkemizde de Yüksek enflasyon akaryakıt zamları nedeni ile oluşan ve ağırlığı her geçen gün artan hayat pahalılığı gıda sektörü dışında sektörleri adeta vurdu. Girdi fiyatlarının çok kısa sürelerde değişmesi ve fiyatlarında buna bağlı olarak neredeyse her hafta artması hayat pahalılığını her geçen gün ağırlaştırıyor. Pandemi sonrasında yüksek enflasyon ve fiyat artışlarının en çok yaşandığı sektörlerden biride inşaat sektörü oldu. İnşaat sektörünün girdi fiyatları da bu dönemde adete şaha kalktı. Son bir yılda Çimento, demir başta olmak üzere inşaat sektöründe kullanılan tüm malzemeler ve işçilik fiyatları neredeyse iki katını aştı. Sektörde artan maliyet fiyatları da adeta sıfır ev fiyatlarını uçurdu. İnşaat sektöründe girdi fiyatlarının artması ile ilgili açıklama yapan Çanakkale Müteahhitler Birliği Başkanı Salih Yıldız yüksek enflasyon ve akaryakıt zamlarının inşaat malzemelerinin fiyatlarını ciddi oranda yükselttiğini ifade ederek. İnşat sektöründe son bir yılda fiyat artışlarının %400’leri bulduğunu ifade etti. Yıldız, son bir yılda inşat sektöründeki girdi fiyatları ile ilgili yaptığı değerlendirmede “İnşaat sektöründe son bir yılda inşaat maliyetlerinde ciddi bir artış yaşandı. Nereden bakarsanız belli malzemelerde %100, belli malzemelerde %200 - %300 hatta %400’e varan zamlar oldu. Özellikle Cam ve ahşam malzemelerinde ciddi zamlar geldi. Tabi bu zamlar gelirken inşaat malzemeleri kendi kendine zamlanmadı. Bu zamların sebepleri nedenleri var. bu zamların nedenlerinden birisi enerji ve akaryakıta gelen zamlar. İnşaat malzemelerindeki çok ciddi artışlar enerji ve akaryakıta gelen zamlar’ dan kaynaklandı. Bugün inşaatın en önemli malzemelerinden olan çimento’nun üretimi  tamamen enerjiye bağlı. İnşaat ta kullanılacak bir malzemenin inşaat alanına gelmesi gitmesi tamamen akaryakıta bağlı. Tabi bunun yanında işçilik maliyetleri de bu artışlar nedeni ile  çok ciddi arttı. Bir ara doğalgaz fiyatlarına çok ciddi zam geldiğinde üretimler maalesef durdu. Bir örnek vermek gerekirse inşaatlarımızda kullanacağımız, sipariş edip parasına ödediğimiz camları iki yada üç ay gecikme ile alabildik. Tabi bu gecikmelerde önemli sorunlara neden oluyordu. İnşaat sektöründeki girdi fiyat artışlarını değerlendirirken sadece tuğlaya, hazır betona, demire’deki ciddi fiyat artışlarına değil, bunun yanındaki yan ürünlerdeki fiyat artışları da hesaplanmalı. Mesela yan ürünler dediğimizde çivi hiç aklınıza gelmez. 1 TL’ye aldığınız çiviyi bugün 10 TL’ye alıyorsanız ve bu ürünü inşaatların yapımında binlercesini kullanıyorsanız bu çok ciddi bir maliyet getiriyor.

ARTAN İNŞAAT VE ARSA MALİYETLERİ EV FİYATLARINI UÇURDU
İnşaat sektöründe inşaat malzeme fiyatlarının artması’nın yanısıra arsa maliyetlerinin de inanılmaz oranlara çıkması ile sıfır ev fiyatlarının adeta ödenemez bir seviyeye çıktığını da ifade eden Salih Yıldız sıfır ev fiyatlarındaki astronomik fiyatların  ikinci el ev fiyatlarını da yansıdığını ve ikinci el fiyatlarında ciddi artışa neden olduğunu belirterek “İnşaat girdi maliyetleri çok ciddi derecede artarken inşaat maliyetlerine hiç kimsenin hesaba katmadığı arsa maliyeti de var. bu dönemde arsa maliyetleri de inanılmaz artı. Tabi arsa maliyetlerinin de çok ciddi artması yapılan inşaatlarda ortaya çıkan evlerin işyerlerinin son kullanıcısı olan tüketiciye yansıyor. Şöyle bir örnek verecek olursak %30 ile inşaat yapmak için anlaştığımız bir arsa bu arsanın fiyatını %50’ye çıkarırsa bu maliyet inanılmaz rakamlar ile tüketiciye yansıyor. Ne yazık ki arsa maliyeti hesaplanmıyor ve inşaatın metrekare birim fiyatı örneğin 1000 TL ise 100 metrekaresi 100 bin TL olmalı hesaplamasından yola çıkarak müteahhitler pahalı satıyor deniliyor. Ancak arsa maliyeti hesaplanmıyor. 100 bin TL olan 100 metrekarelik bir evin maliyetine tabi ki arsa maliyeti de eklenince belediye harçları ve vergilerde eklenince ev fiyatları adeta uçuyor. Belediye harçlarında vergilerde ciddi artışlar var. Tabi ev satışlarında inşaatı yapan müteahhit firmanın da belirli bir kar koyup risk alarak ürettiği evleri yada işyerlerini satıyor. Tabi tüm bu artışlar tamamen tüketiciye yansıyor. Tabi bu maliyet artışları da zaten alım gücü düşen vatandaşın bu fiyatlara konut alması da çok zorlaşıyor.

MALİYETLER DÜŞMEDEN KONUT FİYATLARI DÜŞMEZ
İnşaat sektöründeki girdi ve arsa maliyetlerinde de ciddi artışların ardından sıfır ev fiyatlarının adeta uçması ile ev almayı planlayan ama yüksek fiyatlar nedeni ile ev alamayan vatandaşların fiyatların düşmesini beklediklerini ancak bu fiyat düşüşünün mümkün olmadığını ifade eden Yıldız  “Dünya da ciddi bir konut krizi var. Ülkemizde de aynı şekilde konut sıkıntısı var. Son konut satışlarına bakıldığınsa % 17 İla % 22 varan düşüşler var. Buda daire almak için vatandaşın parasının olmadığını gösteriyor. Bugün bir daire alabilmeniz için para biriktirmeniz lazım. Para biriktirebilmeniz içinde giderleriniz az olmalı. Ancak bugün çarşı Pazar ve marketlere baktığınızda maliyetlerin artışından kaynaklı ciddi bir hayat pahalılığının olduğunu görüyorsunuz. Bu hayat pahalılığında vatandaşların birikim yapma şansıda olmuyor. Birikimi olmayan vatandaş ev satın olmak için ya kredi alacak ki krediler’den alınacak faiz fiyatları çok çok yüksek. Bu faizler ile konut kredisi alan vatandaşın kredi geri ödemelerini yapabilmesi için ciddi miktarda paraya ihtiyacı var. bir örnek vermek gerekirse ev almak için 1 Milyon TL kredi çeken bir vatandaş kredi geri ödemesi için aylık 15 ila 20 bin TL arasında bir para bulmak zorunda. Vatandaş 20 bin geri ödemeli konut kredisini nasıl ödeyecek. Türkiye’de 40 Bin TL maaş alan kaç kişi var. Tabi bu durumda  konut almak için şartlar oluşmuyor ve daire satışlarında ciddi sıkıntılar ortaya çıkıyor. Devletimiz konut alımı konusunda faiz sistemini çok iyi düşünmeli. Konut kredilerini caiz hale getirmeli. Ve konut yapılabilecek ucuz arsa yaratmalı. İfade ettiğim bu sıkıntılar giderilirse konut satışı önündeki maliyet engeli biraz hafiflemiş olur. Ancak bugünkü konut maliyetleri ile Çanakkale ki Çanakkale inşaat konusunda daralan bir il konumunda. Arsa konusunda sıkıntı varsa inşaat yapmak için maliyetlerde bir o kadar daha artar. Tabi bu maliyetlerde tüketiciye konut fiyatı artışı olarak yansır. Bugün için devam eden inşaatlar tabi ki var. Ancak şu an Çanakkale’de Türkiye’nin diğer illerinde de konut yapmak için inşaata başlanması bu maliyetler göz önüne alındığında çok riskli. Şu an maliyetler düşürülmez ise konut fiyatlarının düşmesi de çok zor bir ihtimal. Bu nedenle maliyetler düşmeden ev fiyatlarının düşmesini beklemek yanlış bir beklenti olur.” dedi.

Ogün İnal