Öğretmen okullarının kurulmasının ardından tam 175 yıl geçtiğini ifade eden Hacımusalar “Günümüzde öğretmen yetiştirme konusundaki yetersizlikler, her geçen gün artan sorunlar, geçmişte öğretmen yetiştirme konusunda uygulanmış başarılı modelleri hatırlamaya, zaman zaman o modellere özlem duyulmasına neden olduğundan, öğretmen okullarının işlevlerinin ve kuruluş yıl dönümünün hatırlanması önemlidir. Aradan 175 yıl geçmiş olmasına karşın, öğretmen okullarının Türkiye eğitim sistemi içindeki yerinin hala doldurulamadığı, hatta bu konuda geriye doğru gidiş yaşandığı görülmektedir. Bugüne kadar eğitim sisteminde ‘eğitimde reform’ adı altında yapılan ve bilimsel eğitimden hızla uzaklaşılmasına ve eğitiminin niteliğinin bozulmasına neden olan yıkıcı adımların sonuçları günümüzde eğitimin bütün kademelerinde görülmektedir.” İfadelerine yer verdi.
“NİTELİKLİ EĞİTİM İÇİN, NİTELİKLİ ÖĞRETMEN” ANLAYIŞINI HAYATA GEÇİRMEK GÖREVİMİZ
Hacımusalar açıklamasının devamında eğitim sistemine yönelik yoğun siyasal –ve ideolojik kuşatma altında olduğunu da belirterek “Siyasi iktidarın okulöncesi ve ilkokul başta olmak üzere, eğitimin bütün kademelerinde “dini eğitim” uygulamalarını arttırması, Diyanet İşleri Başkanlığı başta olmak üzere, dini vakıf ve derneklerle yapılan protokoller üzerinden okulların tarikat ve cemaatlerin temel faaliyet alanları haline getirilmesi, iktidarın eğitim sistemine yönelik yoğun siyasal-ideolojik kuşatmasının sonucudur. Öğretmenlik mesleğinin uzun yıllar değerli ve saygı duyulan bir meslek olarak kabul edilmesinde öğretmen okullarının ve bu okullardaki eğitim felsefesinin payı büyüktür. Ancak özellikle geçtiğimiz 21 yıl içinde öğretmenlik mesleği ve eğitim emekçilerinin emeği daha önce hiç olmadığı kadar değersizleştirilmiş, eğitim emekçileri sık sık baskıya, tehdide ve şiddete maruz bırakılmıştır. Dünyanın hiçbir ülkesinde öğretmenin ve öğretmenlik mesleğinin değerinin Türkiye’deki kadar düşmesine neden olan, öğretmenlerin emeğini yok sayan bir iktidar ve eğitim yönetimi görmek mümkün değildir. Türkiye’de eğitimin ve öğretmen yetiştirme sisteminin yaratılmasında ve sürdürülmesinde önemli yerleri olan Öğretmen Okulları ve Köy Enstitüleri gibi deneyimlerin yarattığı değerleri savunmak, yaşadığımız tüm olumsuzluklara, haksızlıklara, hukuksuzluklara rağmen “Nitelikli eğitim için, nitelikli öğretmen” anlayışını hayata geçirmek, Eğitim Sen’in ve yüz binlerce eğitim ve bilim emekçisinin öncelikli görevleri arasındadır. Eğitim Sen olarak, Öğretmen okullarının kuruluşunun 175. yılını kutluyor, öğretmen okulları geleneğinin yarattığı değerleri savunmaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Eğitim sistemini siyasal-ideolojik ihtiyaçları doğrultusunda biçimlendirmek isteyen ve toplumsal yaşamın bütün alanlarının kuşatılmasına karşı mücadelemizi kesintisiz sürdürmeye devam edeceğiz. Fakir Baykurt’un sözleriyle konuşmama som vermek istiyorum. Öğretmen Egemen sınıfların emir kulu ya da yönetici tabakanın çocuk avutucuları değildir, Öğretmen yalvarmaz, Öğretmen el açmaz, Öğretmen boyun eğmez öğretmen ders verir.
Murat Çağlayan