Çanakkale, gastronomi tutkunlarını bir kez daha ağırladı ve bu yıl GastroFest'e ev sahipliği yaparak lezzet dolu bir şölene dönüştü. Festival, Trakya ve Muhacir Yemekleri'nden başlayarak Girit mutfağına kadar geniş bir yelpazede damakları şenlendirdi.
Festivalde Yöresel Ürünlerde Tanıtıldı
Hafta sonunda GastroFest Çanakkale rüzgari esti. Kolin otel bahçesinde gerçekleştirilen GastroFest Çanakkale yoğun ilgi gördü. Festival’ de Trakya ve Muhacir Yemekleri'nden başlayarak Girit mutfağına kadar geniş bir lezzet yelpazesi davetliler ve ziyaretçiler ile buluştu. Uluslararası Gurme Şef Haldun Tüzel, Trakya ve Muhacir Yemekleri üzerine deneyimlerini paylaşmak için Şef Hasan Ulusoy ekibiyle bir araya geldi. Şarap uzmanı Murat Yankı ise unutulmaz bir şarap tadım etkinliği düzenleyerek şarap severleri cezbetmeyi başardı. GastroFest'in en öne çıkan isimlerinden biri de Şef Zehra Levent Denizaslanı oldu. Girit mutfağının kadim lezzetlerini sunan Denizaslanı, Girit Sofrası gecesi ve atölye çalışmalarıyla festival katılımcılarına unutulmaz bir deneyim yaşattı. Ayrıca, kitaplarını imzalayarak sevenleriyle buluştu. Festivalde Kepez Belediyesi de etkinlik alanına stand kurarken Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan festivalin açılışında konuşma yaptı ve etkinlik alanındaki standları dolaştı. Festival, sadece yetişkinlere değil, çocuklara da özel programlar sunarak ailelerin keyifli vakit geçirmesine olanak sağladı. Ted Koleji sponsorluğunda düzenlenen çocuk etkinlikleri arasında makarna ve cupcake atölyeleri, yüz boyama ve sosis balon etkinlikleri gibi birbirinden eğlenceli aktiviteler yer aldı. Müzikseverler için de dopdolu bir program sunuldu. Gün boyunca devam eden müzik yayınlarıyla Kazım, festivale renk kattı. Ayrıca, kadın kooperatifleri ritim grubu ve klarnetçi Hasan Sakar ile Şamata Blues da festivalde sahne aldılar, izleyenlere unutulmaz anlar yaşattılar. GastroFest Çanakkale, sadece lezzet şöleni sunmakla kalmadı, aynı zamanda yöresel ürünlerin tanıtımına da katkı sağladı. Festival alanında kurulan stantlarda, ziyaretçiler dondurularak kurutulmuş meyvelerden tutun da tütsülenmiş baharatlara, gurme ürünlerden organik ve glütensiz atıştırmalıklara kadar geniş bir yelpazede ürünleri tadarak satın alma imkanı buldular. Böylelikle, yöresel üreticiler ve butik üreticiler de ürünlerini tanıtma ve satış yapma fırsatı buldular. Uzman barmen Erçin Kuloğlu da festivalde yerini aldı ve Çanakkale'ye özgü kokteylleri davetlilere sunarak damaklarda unutulmaz tatlar bıraktı.GastroFest Çanakkale, bir kez daha lezzet tutkunlarını bir araya getirerek unutulmaz bir deneyim sunarken, aynı zamanda yöresel lezzetlerin tanıtımına önemli katkılarda bulundu. Gelecek yıl için merakla beklenen festival, gastronomi dünyasına yeni kapılar açmaya devam edecek gibi görünüyor.
Çanakkale’nin Zengin Gastronomisi, Bin 300 Anneanne Reçetesiyle 8 Etnik Kökene Dayanıyor
Çanakkale, lezzetin ve kültürün buluşma noktası olan ikinci Gastronomi Festivali ile yine adından söz ettirdi. Kentin gurur kaynağı olan yöresel yemeklerden, etnik mutfak zenginliklerine, yerel üreticilerin özgün ürünlerine kadar uzanan bir şölen, Kolin Otel'de düzenlenen etkinliklerle başladı. Çanakkalelilerin merakla beklediği festival, ilk gününden itibaren büyük ilgi gördü. Etnik lezzetlerin ve yöresel tatların tanıtıldığı etkinlik, gastronomi tutkunlarını bir araya getirdi. Festivalin düzenleyicileri İdil İşçi ve Bahadır Yasa, katılımcıların ilgisinden memnuniyetlerini dile getirdiler. İşçi, "Çanakkale Gastronomi Festivali, şehrimizin kültürel zenginliklerini ve lezzetlerini dünyaya tanıtmak adına önemli bir platform sağlıyor. Bu yılki etkinliğin daha da büyük ilgi görmesi, bizleri mutlu ediyor." şeklinde konuştu. Bahadır Yasa’ da Çanakkale'nin zengin gastronomik mirası konusunda açıklama yaparak Çanakkale' nin lezzetleri tamı tamına 8 farklı etnik kökene dayanıyor. Yasa, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün yürüttüğü bir proje kapsamında toplanmış olan bin 300'den fazla anneanne reçetesinin bu köklere dayandığını belirtti. Yasa şunları söyledi. “Çanakkale’nin gastronomisi yok diyorlardı. Hâlbuki İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün anneannelerden, babaannelerden toplanmış bütün Çanakkale köylerinden toplanmış bin 300 tane anneanne reçetesi var. Bunlar 8 tane etnik kökene dayanıyor. Bizim daha önce Avrupa birliğine yazmış olduğumuz bir proje vardı. Pergeli Çanakkale’ye batıyorsunuz 150 kilometrelik bir daire çiziyorsunuz. Bütün işleyiş burada olsun, üretim de tüketim de burada olsun diye. Sebebi de karbon ayak izini azaltmış olmak. Çanakkale’de üretilen bir sürü değerli reçeteler var, yemekler var. Biz de istedik ki bunları tanıtalım, öne çıkaralım. Ve bu sayede hem turist gelsin, hem Çanakkale’deki üreticilerimiz kazansın. Bunu turizm açısından 2021 senesinde 5 tane yer tespit ettik, fiyat aldık. Bunu getirip fuarlarda pazarladım. Genellikle siz bu fuarlara gittiğinizde kartınızı alırlar siz çıktıktan sonra çöpe atarlar. 4 günde 48 tane randevum vardı. Bize ‘Keşfedilmemiş bir bölgesiniz… Sizin orada su altı tarihi, su altı fotoğrafçılığı var. Su üstü tarihiniz zaten dünyada sayılı’ dediler. Bu sene daha çok kadın kooperatifimiz var.” dedi.
Şenay Azman