Resmi Gazete'de yayımlanan kararla Çanakkale'nin de içinde bulunduğu Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi'nin sınırları genişletildi. Çanakkale'deki Kumkent ve Kumkale Deltası da dahil edilerek, koruma alanları genişletildi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Marmara Denizi'nde 2021'de ortaya çıkan müsilaj krizinin ardından bölgenin ekosistemini korumak amacıyla "Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi" ilan etti. Çanakkale'deki Kumkent ve Kumkale Deltası da dahil edilerek, koruma alanları genişletildi. Çanakkale bölgesindeki toplamda 303 hektarlık alan, koruma önlemlerine tabi olacak. Bilimsel araştırmalarla bölgenin biyolojik çeşitliliği korunacak ve ekosistem restore edilecek. Bakanlık, bölgeye yönelik çevre projelerine devam edecek.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan yapılan bilgilendirmede şu ifadelere yer verildi; "Marmara Denizi, Adalar ve Türk Boğazlar Sistemi, doğal yapısı, zengin flora-faunası ile, Karadeniz ve Akdeniz’in biyolojik çeşitliliği için büyük önem taşıyan biyolojik koridor olma özelliği ile de korunması gereken nadir alanlarımızdandır. Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinin sahip olduğu doğal değerlerin akılcı kullanımı, bu alanlardaki doğal yaşamının devamlılığının sağlanması ve ekosistem istikrarının devam ettirilebilmesi için; İstanbul, Kocaeli, Yalova, Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Tekirdağ illeri ile Prens Adaları, Kapıdağ Yarımadası, Marmara Adasını kapsayan 1.223.666 hektarlık alan 04.11.2021 tarih ve 4758 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilan edilmiştir."
"Kara-Kıyı ve Denizel Biyolojik Çeşitlilik Araştırma Projesi''ne başlanılmıştır"
"Marmara Denizi, biyolojik çeşitlilik açısından önemli ve zengin bir bölge olup; Akdeniz fokları dahil 52 denizel tür ve 200 balık türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca, birçok göç yapan türün de yumurtlama alanıdır. Marmara Denizi; 2016-2019 yılları arasında görülen bulaşıcı parazit nedeniyle Akdeniz genelinde toplu ölümler neticesinde nesli kritik düzeyde tehlike altında bulunan Pina midyesi (Pinna nobilis) için son sığınak haline gelmiştir. Kabuğunun bir kısmı deniz tabanına gömülerek yaşayan ve saatte yaklaşık 6 litre deniz suyunu süzerek temizleyen Pina midyesi bu tür kabukları ile de birçok canlı için tutunma, üreme, saklanma alanıdır. Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinin ilanı ile birlikte Bölgenin biyolojik çeşitliliğin tespiti, endemik, nadir, nesli tehdit ve tehlike altında olan tür ve habitatların sınıflandırılması, haritalanması, tehditlerin ve korunmasına esas verilerin ortaya konulması, koruma ve kullanma ilkelerinin ve yönetilmesini sağlamak amacıyla 2023 yılında 37 bilim insanı ile birlikte iki yıl sürecek ''Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinde, Kara-Kıyı ve Denizel Biyolojik Çeşitlilik Araştırma Projesi''ne başlanılmıştır."
"Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinin yönetim planı hazırlanarak uygulamaya konulacaktır"
"Bununla beraber 2024 yılında; sadece Marmara Denizi'nde yaşadığı tespit edilen, nesli kritik düzeyde tehlike altında bulunan Pina midyesi (Pinna nobilis) için ekolojik olarak sürekliliğini sağlamak için tespit edilen stokların belirlenen koruma stratejileri ile tehditlerin önlenmesi, ihtiyaçlarının karşılanması, koruma ve izleme çalışmalarının yapılması amacıyla 'Marmara Denizi Pina Stok Tahmini ve Koruma Stratejisi Geliştirme Projesi', Denizel kirlilik ve müsilajla mücadele kapsamında, Marmara Denizi ekosisteminin iyileştirilmesinde büyük öneme sahip ve denizlerin akciğerleri olarak bilinen deniz çayırları ile ilgili, deniz çayırı türlerinin Marmara Denizi kıyısal alanındaki dağılım alanlarının tespiti, deniz çayırları üzerindeki baskı tipleri ve bu doğrultuda koruma stratejilerinin belirlenmesi amacıyla, 'Marmara Denizi Deniz Çayırı Dağılım Alanlarının Belirlenmesi Projesi' yürütülecektir. Biyolojik çeşitlilik araştırması sonucunda; koruma amaçları ve koruma statüsü belirlenmiş olan Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinin sahip olduğu doğal değerlerin akılcı kullanımı, bu alanlardaki doğal yaşamının devamlılığının sağlanması ve ekosistem istikrarının devam ettirilebilmesi için; bölgenin yönetiminde bütünleşik ve sürdürülebilir modellerin yer aldığı yönetim stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması gerekmektedir. Bu yönetim stratejisi ise alanın yönetim planının hazırlanması ile ortaya konulacaktır. Doğal değerlerin, ekolojik, sosyo-kültürel ve ekonomik süreçlerin analiz edildiği ve alanda ilgili tarafların yürütmüş olduğu tüm faaliyetlerin de dikkate alındığı, yönetim kriterlerinin belirlendiği bir planlama süreci sonunda Marmara Denizi ve Adalar Özel Çevre Koruma Bölgesinin yönetim planı hazırlanarak uygulamaya konulacaktır."
Kaynak: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı