Bu mukoza, sindirim sistemi iç yüzeyini oluşturan ince bir tabaka şeklindedir.
Bu mukoza vücudun ihtiyacı olan besinlerin emilimini sağlarken, zararlı olan mikroorganizmalara karşı da koruma kalkanı görevini görür.
Kolon kanseri gibi ciddi bağırsak hastalıklarından korunmak için sağlıklı mukozaya sahip olmak önem taşır.
Bağırsak Mukozası Nedir?
Bağırsakların iç yüzeyini kaplayan ve sindirim sisteminin işleyişi için önemli görevi bulunan yapıya bağırsak mukozası nedir.
Bu mukoza ince bir tabaka şeklindedir ve bağırsakta emilim, salgılama ve bağışıklık fonksiyonları gibi işlevleri yerine getirir.
Mukozada bulunan hücreler vücudun ihtiyaç duyduğu besinlerin emilimini sağlarken, zararlı olan mikroorganizmalara karşı da direnç göstererek, bariyer görevi üstlenir.
Sindirim sürecinin tamamında görevi bulunan bağırsak mukozası, besinlerin ince bağırsakta emilmesini sağlar.
Bu işleviyle vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve minerallerin emilimi gerçekleşmiş olur. Suyun geri kazanımı ve sindirim enzimi salgılanması işlevleri de mukoza aracılığıyla gerçekleşir.
Bağırsak mukozasının sindirim sistemi üzerindeki bu görevlerinden dolayı sindirim sistemi sağlığında önemli bir yere sahiptir.
Bağırsak Mukozası Problemleri ve Kolon Kanseri Riski
Sindirim sisteminin işlevini tam olarak yerine getirmesi ve sağlıklı bir şekilde çalışması için mukozanın sağlıklı olması gerekir.
Bağırsak mukozasının çeşitli hastalıklar, sindirim sistemi sorunları gibi sebeplerden dolayı hasar görmesi durumunda bağırsak mukozası hasar görebilir.
Mukozanın hasar görmesi neticesinde besin emiliminin azalması, bağırsak geçirgenliğinin artması ve çeşitli bağışıklık sorunları oluşabilir.
Mukozada hasar oluşması sindirim sistemi sağlığının bozulmasına neden olurken, vücudun enfeksiyonlara açık hale gelmesine ve bağışıklığının zayıflamasına yol açabilir.
Mukozada kronik iltihaplanma oluşması ya da yapısal bozulmalar oluşması ise hücrelerin kontrolsüz bir biçimde çoğalmasına sebep olarak kolon kanseri riskini doğurabilir.
Kolon kanseri genel olarak kalın bağırsakta gelişim gösteren ve mukozada bulunan hücrelerin kontrolsüz çoğalması neticesinde oluşan bir kanserdir.
Dolayısıyla mukozanın sağlığının bozulması, kolon kanseri riskini artıran etkenlerin başında gelir.
Mukozanın sağlığını korumak kolon kanseri ve çeşitli bağırsak sorunlarına karşı önlem almayı sağlar.
Kolon Kanseri Nedir?
Kalın bağırsağın iç yüzeyinde bulunan hücrelerin anormal bir biçimde çoğalarak yayılım göstermesiyle kolon kanseri oluşur. Genel olarak bağırsakta bulunan ve polip adı verilen iyi huylu küçük oluşumlar zamanla kansere dönüşme riski taşır.
Bu nedenle poliplerin erken evrede teşhis edilerek çıkarılması kolon kanserine karşı korunmada önemli bir role sahiptir.
Kolon kanseri teşhisi erken evrede konulduğunda tedavi süreci daha basit ve hızlı olabilir. Ancak hastalığın belirtilerinin karın ağrısı, bağırsak alışkanlıklarında değişiklik gibi günlük hayatta sıklıkla karşılaşılabilecek şikayetler olduğundan genel olarak erken evrede teşhisi zorlaşır.
Hastalığın ileri evrede teşhis edilmesi ise hem tedavi sürecinin daha karmaşık bir hale gelmesine hem de sürecin uzamasına neden olur.
Kolon Kanseri Belirtileri
Kalın bağırsakta oluşan ve yayılım gösteren kolon kanseri erken teşhis edildiğinde tedavi süreci daha basit ve rahat olur.
Bu nedenle kolon kanseri belirtileri görüldüğünde gerekli tetkiklerin yapılarak, erken tanı konulması oldukça büyük öneme sahiptir.
Kolon kanseri belirtileri şu şekilde sıralanabilir;
Bağırsak Alışkanlıklarında Değişiklik (Kabız ve ishal gibi)
Makattan kan gelmesi
Karın ağrısı ve şişkinlik hissi
Ani kilo kaybı
Yorgunluk ve zayıflık
Halsizlik
Kolon kanserinin tedavisi için evresi önemli olduğundan, bu belirtilerin bir ya da birkaçının görüldüğü durumda gerekli tetkikler yaptırılmalıdır. Özellikle kolonoskopi gibi taramaların düzenli olarak yapılması erken teşhis konulmasını sağlar.
Kolon Kanseri Neden Olur?
Kolon kanserine neden olan birçok farklı etmen bulunur. Bu etmenlerin en başında benimsenen yaşam biçimi ve genetik faktörler vardır.
Ailesinde kolon kanseri öyküsü olan kişiler risk grubundadır ve mutlaka düzenli tarama yaptırması gerekir.
Beslenme alışkanlıkları sindirim sistemimizi doğrudan etkilediğinden kolon kanseri nedenleri arasında yer alır.
Özellikle yüksek miktarlarda işlenmiş et tüketilmesi, lifli gıdalara beslenmede yer verilmemesi kanser riskini artırır.
Ancak lif bakımından zengin gıdalarla beslenmek bağırsak sağlığını koruyucu etkiye sahiptir. Ayrıca sigara ve alkol kullanımı da kolon kanseri riskini artırır.
Yaşam tarzı denildiğinde beslenme alışkanlıkları, hareketlilik ya da hareketsizlik gibi durumlar gelir.
Lifli gıdaların yer almadığı, rafine ve hazır gıdaların sıklıkla tüketildiği bir beslenme alışkanlığı bağırsak sağlığını olumsuz yönde etkiler.
Ancak bu durumun olumsuz etkileri kadar sürdürülen hareketsiz yaşam stilinin de olumsuz etkileri oldukça fazladır. Fiziksel aktivitenin az olması bağırsak hareketlerini azaltır ve kolon kanseri riskini artırır.
Geçirilen bazı bağırsak hastalıkları (Crohn hastalığı veya ülseratif kolit) mukozanın bozulmasına yol açtığından, kolon kanseri ile sonuçlanabilir.
Bağırsak mukozası sağlığı kolon kanseri riskini önemli ölçüde azaltır. Bu nedenle kanserden korunmak için mukoza sağlığına dikkat etmek gerekir.
Bağırsak Mukozasını Korumanın Yolları
Sindirim sisteminin genel sağlığının korunması ve bağışıklık sisteminin güçlü olması için bağırsak mukozasının sağlıklı olması gerekir. Bu nedenle mukozanın sağlıklı kalmasını desteklemek önemlidir.
Mukozanın sağlığını korumak için lif bakımından zengin gıdaların tüketilmesi gerekir. Sebze, meyve, tam tahıllı ürünler ve baklagillerin tüketilmesi mukoza sağlığına olumlu etki katacaktır.
Bağırsak florasını desteklemek ve mukoza sağlığını korumak için yoğurt kefir gibi probiyotikler tüketilebilir.
Ayrıca sindirim sisteminin çalışmasını kolaylaştırmak için yeterli su içilmelidir. Bağırsak hareketliliğini artırmak için fiziksel aktivitede bulunmakta önemlidir.
Yüzme ve yürüyüş yapılması, en sık önerilen aktiviteler arasında yer alır.
Stresin vücudumuzdaki birçok organ üzerinde olumsuz etkisi bulunur. Bunlardan bir tanesi de bağırsak hastalıklarıdır.
Bu nedenle stresten uzak durmak, yoğa, meditasyon gibi stresin azalmasına katkı sağlayacak teknikleri kullanmak bağırsak sağlığına destek olur.
Bağırsak Mukozası Nasıl Güçlendirilir?
Bu mukozanın sağlıklı olması genel bağırsak sağlığını korumak ve kolon kanserine karşı korunmak için oldukça önemlidir. Mukozayı korumak için lif bakımından zengin gıdaların tüketilmesi, dengeli beslenmeye özen gösterilmesi, sigara ve alkol kullanımından kaçınılması, probiyotik kullanılması ve yeterli miktarda su içilmesi gerekir. Ayrıca düzenli olarak tarama yaptırmak bağırsak hastalıklarının erken teşhisini sağladığından mukozanın görebileceği hasarlara karşı da önlem niteliği taşır.
Bağırsak Mukozası Hangi Durumlarda Zarar Görür?
Mukozaya zarar veren başlıca etmen, kişinin yaşam biçimidir. Sağlıksız bir yaşam biçimi sürmek, sağlıksız beslenmek, sigara ve alkol kullanmak, hareketsiz bir yaşam sürmek mukozaya hasar veren etmenlerin başında gelir. Ancak bunların dışında stres, kullanılan bazı ilaçlar ve geçirilen bazı iltihaplı bağırsak hastalıkları da mukozaya hasar verebilir.
Kolon Kanseri Erken Belirtileri Nelerdir?
Kalın bağırsakta oluşan tümörlü yapının büyümesi ve yayılım göstermesiyle kolon kanseri oluşur. kolon kanseri genel olarak bağırsakta mevcut bulunan iyi huylu küçük poliplerin zamanla kanserleşmesidir. Erken belirtiler arasında karın ağrısı, ishal ya da kabız olma durumu, kanlı dışkı, ani kilo kaybı gibi belirtiler bulunur. Bu belirtiler oluştuğunda mutlaka doktora başvurmak gerekir.
Kolon Kanserinden Korunmak için Neler Yapılabilir?
Kolon kanserinden korunmak için bağırsak sağlığını korumak önemlidir. Bu nedenle beslenme programın değişiklikler yaparak, lif bakımından zengin gıdalara beslenme programında yer vermek, hazır gıdaların kullanımını bırakmak, hareketli bir yaşam tarzı benimseyerek spor yapmak, sigara ve alkol kullanımından kaçınmak risk oranını oldukça azaltır. Düzenli olarak kolon kanseri taraması yaptırmak ise kanserin erken teşhis edilmesini sağlar. Erken teşhis edilen kanserin tedavisinde başarı oranı daha fazladır.
Kaynak:Medikalpark