Ankara’da bir otelde düzenlenen 11. Büyükelçiler Konferansı akşam yemeğine, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy katıldı. Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi’nin konferanstaki konuşmasının ardından düzenlenen akşam yemeğinde konuşan Bakan Ersoy, bir ülkenin temsil yükünü omuzlamanın, çok meşakkatli ve son derece hassas bir vazife olduğunu söyleyerek, “Temsil ettiğiniz ülke kadim tarihiyle, eşsiz kültürel zenginlikleriyle, bulunduğu coğrafyadaki stratejik önemi ve dünya siyasetinde söz sahibi konumuyla, gündem belirleyen Türkiye gibi bir ülke ise, zorluklar ve sorumluluklar katlanarak artıyor. Böylesi bir görevi hakkıyla yerine getirebilmek ve milletini, devletini layıkıyla temsil edebilmek adına, yoğun mesai harcayan büyükelçilerimize ve bütün elçilik çalışanlarımıza şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile birlikte, Türkiye’nin hayata geçirdiği politikaların, büyük hız ve yoğunluk kazandığını anlatan Bakan Ersoy, “Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, merkezinde her zaman insan olan ve eşitlik, adalet ilkesiyle üretilen politikalarımızı uygulamada, bürokrasi yükü minimum seviyeye indirildi. Bu bizim attığımız adımlar için, büyük avantaj sağlarken, bize karşı atılan adımlara müdahale etmede, özellikle algı çalışmalarını Türkiye için, pozitife çevirmede de çok önemli bir etken oldu. Bununla birlikte hem içişlerinde hem dışişlerinde, Bakanlarımızın ve ekiplerinin çalışmaları, uluslararası camianın Türkiye algısında, büyük bir değişimi beraberinde getirdi. Şüphesiz büyükelçilerimiz olarak, bu değişimi sağlayan kararlı mücadelede, sizler de ön safta yerinizi aldınız, çok önemli vazifeler yerine getirdiniz” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlıkların oluşturduğu pozitif güven algısını güçlendirmek ve Türkiye için bir kazanç haline dönüştürmek sorumluluğunu taşıyan kurumlardan biri olduklarını kaydeden Bakan Ersoy, “Bu sorumluluğu kültüründen doğasına, arkeolojisinden gastronomisine, Türkiye’nin rakipsiz zenginliklerini güçlü bir tanıtım hamlesiyle anlatarak, turizm alanında hakkımız olan bir üst lige, yani liderlerin ligine çıkmak için, her alanda sürdürdüğümüz detaylı çalışmalarla yerine getirmekteyiz. Aynı zamanda başta sinema ve dizi sektörü olmak üzere, gerek dünya çapında proje ve yapımlarla, gerekse organizasyon ve etkinliklerle, Türkiye’yi bir sanat ülkesi konumuna yükseltmek için de, yoğun mesai harcamaktayız” ifadelerini kullandı.
"Bakanlık olarak büyükelçilerimiz bizim için çift yönlü bir bilgi kaynağıdır"
Nitelikli turistin aradığı her türlü özelliği, en iddialı ve Türkiye’ye yakışır ayrıcalıkta sunmanın gayreti içerisinde olduklarını vurgulayan Bakan Ersoy, “Dolayısıyla hitap ettiğimiz insanları iyi anlayabilmeli ve kendimizi de çok iyi anlatabilmeliyiz. İşte bu noktada büyükelçiliklerimiz hem sözümüz, hem de gözümüz ve kulağımız olarak, bizlere büyük fayda sunmaktadır. Bakanlık olarak büyükelçilerimiz bizim için çift yönlü bir bilgi kaynağıdır. Sizler, Türk milletinin kültür ve değerlerinin temsilcilerisiniz. Bununla birlikte görev yaptığınız ülkelerin ve toplumların, kültür ve değerlerine de son derece hakim, bu konulardaki bilgi ve deneyiminizle istisna insanlarsınız. Sizlerin, her iki yöne açılan adeta kültür penceresi niteliğindeki donanımınız, Bakanlık olarak gerçekleştirdiğimiz uluslararası tanıtım, organizasyon ve etkinliklerde bizlerin en büyük güvencelerinden ve en sağlam dayanaklarından biridir” şeklinde konuştu.
Büyükelçiliklerin görevleri ile Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Yunus Emre Enstitüsü (YEE) ve Vakıflar Genel Müdürlüğü gibi teşkilatların çalışmalarının büyük paralellik içerdiğini belirten Bakan Ersoy, “Türkiye’nin insan odaklı politikalarının hayata geçirilmesinde, yurt dışındaki vatandaşlarımızın haklarının korunması ve ihtiyaçlarının giderilmesinde, dilimizin, kültürümüzün, değerlerimizin tanıtılması ve öğretilmesinde ciddi rol oynayan bu teşkilatlarımız, kamu diplomasisinin etkin figürleri konumundadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesiyle birlikte, ülkemizin kültürel, insani ve kalkınma diplomasisi faaliyetleri, Kültür ve Turizm Bakanlığımız çatısı altında toplanmıştır. Bu sayede yurt dışında, ülkemizin kamu diplomasisi faaliyetlerini gerçekleştiren kurumları arasında, bir koordinasyon mekanizması kurulmuştur” dedi.
Kurumların koordinasyonu ve tecrübe paylaşımı ile birlikte, çalışmalarının çok boyutlu dış politika ile uyumluluğunun sağlandığını ve bununla birlikte daha etkili faaliyetler gerçekleştirilmesine zemin oluşturulduğunu söyleyen Bakan Ersoy, şöyle konuştu:
“TİKA’nın, sadece son bir yılda gerçekleştirdiği çalışmalara baktığımızda, 120 ülkede sağlıktan eğitime birçok farklı sektörde, bin 500’den fazla proje ve faaliyet görmekteyiz. YTB ise, sayıları 6,5 milyonu geçen yurt dışı vatandaşlarımıza, kardeş topluluklara ve uluslararası öğrencilere yönelik olarak, çalışmalarını sürdürmektedir. Başkanlığımız, yurt içi ve yurt dışında, Türkiye bursları ile akademik ve kültürel rehberlik başlıklarında, son 1 yıl içerisinde 97 proje ve faaliyet gerçekleştirmiştir. Bu çalışmaların maddi tutarı, proje ve doğrudan mali destek olarak, 140 milyon liradır. Yunus Emre Enstitüsü, son bir yılda, 52 ülkede 65 şehirde 25 farklı alanda, tam 821 faaliyet gerçekleştirmiştir. Bu süreçte 23 üniversitede 43 Türkolog görevlendirmiş, 194 okulda 10 bin 545 öğrenciye Türkçe öğretimi sağlamıştır. Ayrıca enstitümüz 2018-2019 döneminde faaliyet alanına Madrid, Melbourne, Seul ve Dublin’i de eklemiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğümüz, Selçuklu ve Osmanlı döneminde kurulmuş 52 bin vakıf adına, çalışmalarını sürdürmektedir. Bugüne kadar 5 bin 250 vakıf eseri restore edilmiştir. Halihazırda Karadağ’dan Kıbrıs’a, Sırbistan’dan Kırım’a, Makedonya’dan Yemen’e muazzam bir coğrafyada 50 çalışmamız bulunmaktadır. Bakanlık teşkilatımızın, bu faaliyetler esnasında kurduğu uluslararası iletişim ve ilişkiler, algı yönetiminden kültürel diyaloğa, doğru bilgiyi yaymaktan, dış politikanın yönlendirilmesi ve ülke imajının şekillendirilmesine kadar, kamu diplomasisinin her başlığında, büyük etki oluşturmakta ve ciddi başarı sağlamaktadır.”
"Avrupa’da turizme yönelik proje ve tanıtımlarla, çok güçlü pozitif bir algı oluşturduk"
Kültür ve turizmin, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerinde ülkelerle bağlarının gelişmesi ve güçlendirilmesinde büyük önem arz ettiğini bildiren Bakan Ersoy, “Kültür ve turizmin, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerinde, ülkelerle bağlarının gelişmesi ve güçlendirilmesinde, bilinirliğinin artması ve hepimizin vizyonu olan büyük, güçlü ve lider Türkiye algısının yaygınlaştırılıp, benimsenmesi noktasında ciddi önemi olan unsurlardır. Bakanlık olarak, Avrupa’da turizme yönelik proje ve tanıtımlarla, çok güçlü pozitif bir algı oluşturduğumuzu, memnuniyetle ifade edebilirim. Ancak bununla yetinmek gibi bir anlayışı da kabul etmiyoruz. Son dönemde değişen ve yenilenen turizm mantalitesi ile, dünyanın her bölgesinde, Ortadoğu, Arap coğrafyası ve özellikle de Asya’da, Avrupa’da yakaladığımız başarıyı, devam ettirmek için yoğun bir tanıtım, turizm ve kültür faaliyeti içinde bulunmaktayız. Çanakkale Savaşları’nın 100. yılı vesilesiyle 2015 yılını ‘Türkiye-Avustralya Karşılıklı Kültür Yılı’ olarak kutladık. 2017 Türkiye-Kore Karşılıklı Kültür Yılı kapsamında kültür, sanat ve turizm alanında 20’yi aşkın etkinlik gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin kültürünü ve pek çok değerini açık ve kapalı alan etkinlikleriyle tanıttıklarını ifade eden Bakan Ersoy, “Bunlarla birlikte, Haziran 2017-Haziran 2018 döneminde Kazakistan, Belarus, Türkmenistan ve Filistin ile karşılıklı kültür-turizm gün ve yıl etkinlikleri düzenledik. Aynı dönemde, Polonya, Rusya, Belarus, Kosova Cumhuriyeti, Katar, Sudan, Cezayir, Moritanya, Portekiz, Rusya Federasyonu ve İngiltere ile kültür ve turizm alanında iş birliği, mutabakat zaptı, iş birliği programı, eylem planı protokollerini imzaladık. 1 Mayıs 2017 tarihinde Yeni Delhi’de imzalanan, ‘2017-2020 Yılları İçin Kültürel Değişim Programı’ kapsamında da, faaliyetlerimize devam ediyoruz. 2018 yılının ‘Çin’de Türkiye Turizm Yılı’ ilan edilmesi, Asya bölgesindeki en önemli hedef pazarlarımızdan biri olan, Çin’den daha fazla turistin ülkemizi ziyaret etmesini sağlamak, aynı zamanda kültürümüzü tanıtmak açısından çok önemliydi. Yıl boyunca, Çin’de 6 önemli şehirde, 200’ü aşkın sanatçı ve personelin görev aldığı, yaklaşık 50 etkinlik düzenledik” diye konuştu.
Çin Halk Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı’nın, medya ve seyahat sektörü temsilcileri ile özellikle sosyal medyada ünlü kişilerin ağırlanmasını da içeren 14 ağırlama programı gerçekleştirdiklerini anlatan Bakan Ersoy, “2018 Türkiye-Tayland Karşılıklı Kültür Yılı kapsamında, 80’den fazla sanatçımızla, konser ve bale gösterileri, fotoğraf sergileri ve çocuklara yönelik etkinlikler düzenledik. 2019 yılı ise ’Japonya’da Türk Kültür Yılı’ ve ‘Türkiye-Rusya Karşılıklı Kültür ve Turizm Yılı’ olarak kutlanıyor ve etkinliklerimiz devam ediyor. Japonya’da, Altes Prenses Akiko Mikasa ile, Rusya’da değerli mevkidaşım, Vladimir Medinsky ile yaptığımız açılışlar, gerçekten büyük ilgi ile karşılandı. Japonya ‘da ‘Hazineler ve Osmanlı İmparatorluğunda ‘Lale' Geleneği’ sergisi, Rusya’da ise Bolşoy sahnesinde ‘Troya’ operasıyla başlayan etkinliklerimiz, yılsonuna kadar çok farklı sanat ve kültür faaliyetleri ile devam edecek” şeklinde konuştu.
Kültür ve turizm alanında birçok iş birliği
Kültür ve turizm alanında bir çok iş birliği mutabakatı imzaladıklarını vurgulayan Bakan Ersoy, “Yine 2019 yılında Türkiye’de Türkmenistan Kültür Günleri etkinliklerini gerçekleştirdik. Ekim veya Kasım ayında da, Türkiye’de Özbekistan Kültür Günleri etkinliklerinin düzenlenmesine ilişkin planlamaları sürdürüyoruz. Orta Asya bölgesindeki ülkelerle, karşılıklı kültür günlerini önümüzdeki yıllarda da devam ettireceğiz. Kültür ve Turizm çalışmalarımızı, Türkiye adına dünyanın her bölgesinde aynı yoğunluk ve ciddiyetle sürdürüyoruz. Bu bağlamda Zambiya, Surinam, Kamboçya, Slovakya, Hırvatistan, Küba, Çad, Belarus, Ruanda ile kültür ve turizm alanında iş birliği, mutabakat zaptı, iş birliği programı, eylem planı protokollerini imzaladık. Tabii ki devletlerarası ilişkilerin gelişmesi, siyasi kurumların, karşılıklı etkileşimi, son derece önemlidir. Ancak bunun ile birlikte, o ülke halklarının zihninde, bir farkındalık da oluşturmak zorundayız” dedi.
“Bizi bizden dinleyen, dışarıdan edilgen olarak değil, bizzat etken olarak Türkiye’yi araştıran, öğrenen ve samimi bir destek sunan, kamuoyu meydana getirmek, ciddi bir başarıdır” diyen Bakan Ersoy, şunları kaydetti:
“Bakanlık olarak gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerin, bu başarıyı yakaladığını görmekten, büyük memnuniyet duymaktayım. Bakınız, ‘2019 Japonya’da Türk Kültür Yılı’ etkinliklerine başladığımız henüz ilk birkaç ay içinde, Japonların internette, hakkında en çok arama yaptıkları ülkenin, Türkiye olduğunu gördük. Japonya’da olduğu gibi, Rusya’da da aynı şekilde ‘Karşılıklı Kültür ve Turizm Yılı’ etkinliklerimiz sürmekte, ve halihazırda gelen turist rakamları büyük bir başarıyı açıkça göstermektedir. Sadece son 1 yıllık döneme baktığımızda, gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, paydaşı olduğumuz uluslararası organizasyonlar, Türkiye’nin kültür ve turizm alanındaki etkinliğini, gözler önüne sermektedir.”
"AB ile ortaklaşa gerçekleştirilen Erzurum, Erzincan ve Kars Kış Turizmi Koridorunun Geliştirilmesi Projesi’ni, 2018 yılı sonbaharında tamamladık"
Gerçekleştirdikleri programlarla birçok bürokratı ağırladıklarını belirten Bakan Ersoy, “3-5 Aralık 2018 tarihleri arasında İstanbul’da Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen, ‘3. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü/UNESCO Dünya Turizm ve Kültür Konferansı’nda, 33 ülkeden Bakan ve Bakan Yardımcıları da olmak üzere 600’e yakın misafiri ağırladık. Bakanlık ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı olarak; Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Hamm Belediyesi iş birliğiyle 28-30 Haziran 2019 tarihlerinde, Almanya’nın Hamm şehrinde ‘Avrupa Spor ve Kültür Festivali’ni gerçekleştirdik. Karadeniz Ekonomik İş birliği Örgütü, (KEİ) Uluslararası Daimi Sekretaryası ortaklığı ve Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (BMDTÖ) katılımıyla ‘KEİ Bölgesi'ne Gelen Çinli Turist Sayısının Arttırılmasına Yönelik Beklentiler’ konulu uluslararası bir seminer gerçekleştirdik. AB ile ortaklaşa gerçekleştirilen Erzurum, Erzincan ve Kars Kış Turizmi Koridorunun Geliştirilmesi Projesi’ni, 2018 yılı sonbaharında tamamladık. 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren de, 5 yılı kapsayacak sürdürülebilirlik dönemine geçtik” şeklinde konuştu.
"Anadolu coğrafyasının, kadim kültürel zenginliğini korumak ve turizme kazandırmak için, bir ilke imza atarak AB - Türkiye Anadolu Arkeolojisi ve Kültürel Miras Enstitüsü Projesi’ni, Gaziantep’te başlattık"
Türk Havayolları ile birlikte, Türkiye’ye en fazla turist gönderen ülkelere yönelik başlatılan ulaşım hamlesini, tüm destinasyonları ve dönemleri kapsayacak şekilde genişletmeyi sürdürdüklerini anımsatan Bakan Ersoy, “Anadolu coğrafyasının, kadim kültürel zenginliğini korumak ve turizme kazandırmak için, bir ilke imza atarak AB - Türkiye Anadolu Arkeolojisi ve Kültürel Miras Enstitüsü Projesi’ni, Gaziantep’te başlattık. Yine, cumhuriyet tarihinde devlet başkanı düzeyinde bir ilk olarak, Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle ’Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi’ temel atma törenini gerçekleştirdik. Bu ülkenin her zenginliğine, her rengine kucak açarak, aslında birliğimize, beraberliğimize, geleceğimize yönelik çok sağlam bir temel atmış olduk. Cumhurbaşkanımızın Türkiye vizyonunun verdiği, güven ve çalışma azmi, tüm faaliyetlerde işlerimizi kolaylaştırıcı, önümüzü açan, ufkumuzu genişleten sonuçları da beraberinde getirmektedir” ifadelerini kaydetti.
"Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Türkiye’yi bütün dünyada en güçlü şekilde temsil etmeye devam edeceğiz"
Türkiye’nin 28 Mayıs 2019 tarihinden itibaren Dünya Turizm Örgütü Yürütme Kurulu üyesi olduğunu aktaran Bakan Ersoy, “Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Türkiye’yi bütün dünyada en güçlü şekilde temsil etmeye devam edeceğiz. Türkiye’nin dış politikasında, büyükelçilerimizin icra ettikleri görevin önemi açıktır. Özele indiğimizde de sizlerin çalışmaları, Bakanlığımız için son derece önemli ve değerlidir. Hepimiz, kendi görev alanlarımızda, ortak bir hedefe ulaşmak için çalışıyoruz. Bu hedef aziz milletimizin refahı, huzuru ve güvenliğidir. Bu hedef güçlü, tam bağımsız ve lider Türkiye’dir. Bizler, milletimizi ve ülkemizi, bu büyük ülküye ulaştıracak devlet mekanizmasının, dişlileriyiz. Ne kadar uyum içinde çalışırsak, başarı o kadar yakın, mutlak ve kalıcı olacaktır” ifadelerini aktardı.
Ayrıca, Turizm geliştirme fonunun onaylandığını söyleyen Bakan Ersoy, fonun Eylül-Ekim gibi yürürlüğe gireceğinin müjdesini verdi.