Ziyarete ülke ekonomisine, yazılı basının geleceğine dair değerlendirmeler yapılırken, İstanbul seçimleri ve tartışmalara konu olan 56. Uluslararası Troia Festival afişi de konuşuldu. Afiş hakkında ilk değerlendirmesini yapan Başkan Gökhan, “ Bu bir festival afişidir ve oy birliği ile seçilmiştir. Bu çizim amacına ulaştı çünkü Sözcü Gazetesinin arka sayfasında yerini aldı, sosyal medyada yerini aldı, yerel gazetelerde övgü ya da eleştiri olarak yerini aldı” dedi.
Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hafize Akıncı, Yeni Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’a ziyarette bulundu. Ziyarete Başkan Akıncı ile birlikte, Ogün İnal, Burak Akay ve Kerem İriç de katıldı. Başkan Hafize Akıncı, “Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti olarak yeni yönetimimizde ufak bir değişiklik yaparak yeniden görev aldık. Cemiyet olarak daha güzel şeyler yapmak adına bazı projelerimiz var. Onları gerçekleştireceğiz. Sizin da yakından takip ettiğiniz Gazeteciler Cemiyeti’nin faaliyetleri aralıksız devam edecek” dedi.
“YAZILI BASIN TAMAMEN YOK OLMAMALI”
Ziyarette, Başkan Gökhan’ın, Cemiyeti Başkanı Akıncı’ya geçtiğimiz günlerde Milletvekillerine ilanlar ile ilgili gönderilen destek mektuplarını hatırlatması üzerine yerel basında yaşanan ilan sıkıntılarına değinildi. Başkan Akıncı, “Türkiye Gazeteciler Konfederasyonuna Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti olarak üyeliğimiz de var. Aynı zamanda Marmara Federasyon Genel Sekreteriyim, bütün konfederasyon başkanları kendi illerindeki Milletvekillerine aynı mektubu yolladı. İnşallah desteklerini bekliyoruz. Yani İcra İlanlarının yok olması demek, yerel basının tamamen bitmesi demek. Böyle bir şeyin olmaması için Milletvekillerinin desteklerini bekliyoruz. Çünkü İcra ilanları, ilanların yarısını kapsıyor. bunların yok olduğunu düşünecek olursak yerel basın ayakta duramaz. Dijital Basın çağımızda önemli ama yazılı basın tamamen yok olmamalı” dedi.
“HER YERDEN İMAMOĞLU ÇIKIYOR”
Başkan Hafize Akıncının konuşmasının ardından gazetecilerin İstanbul izlenimlerini sorması üzerine bir açıklama yapan Belediye Başkanı Gökhan, “Çalışmalarımız esnasında Gazi Osmanpaşa’da ilginç bir izlenim almıştım. Gaziosmanpaşa’da herkes İmamoğlu’nu destekliyor. Gaziosmanpaşa’da Pazar Yerini gezerken vatandaşla sohbet ettik ve kendimizi tanıtırken ‘O Hoş geldiniz’ dediler. Diğer esnaflar da doyunca Pazar bir anda miting alanına döndü. Bir yandan kadınlar öbür yandan gençler ‘Her Şey Çok Güzel Olacak’ sloganı atmaya başladılar. Dükkânlara iş yerlerine girdiğimiz herkes İmamoğlu’nu destekliyor. Girdiğimiz her dükkânda ‘Merak etmeyin bu sefer İmamoğlu Kazanacak’ diyorlardı. Bir yerde çok ilginç bir şey oldu. İki genç yan yana duruyordu. Biz de önceden broşür dağıtmıştık ve gençlere fikirlerini sordum. Gençlerden biri beni tanımadığı için dedi ki ‘Amca ben AKP Üyesiyim ama bu seçim Ekrem İmamoğlu’na vereceğim. Çünkü hakkını yediler ve bize verilen sözlerini tutmadılar’ dedi. Pazar ve esnafların yanı sıra spor kulüpleri, derneklere gittik. Her yerden İmamoğlu çıkıyor” dedi.
“BU BİR FESTİVAL AFİŞİ, İRONİ DE OLMASI GEREK”
Geçtiğimiz hafta yayınlanan Troya Festival Afişleri ile ilgili yapılan yorumların sorulması üzerine bir haftadır Çanakkale’nin gündeminde olan Troya Festivali Afişinin amacına ulaştığını belirten Başkan Ülgür Gökhan “Öncelikle bu bir Festival Afişi. İçinde ironi de olması lazım. Yani bizim klasik afişlerimiz var. Yıllardan beri atımız var, kuşumuz var bir de zeytin dalımız var. Biz bu kompozisyonlar üzerinden hep düzenliyoruz. Mesela geçen seneki afiş de güzeldi. Savaş miğferi ters döndürülmüş ve oradan barış kuşları çıkıyordu. Ben de sadece afişi beğenip ya da beğenmem noktasında olabilirim. Afişi eleştirmeye hakkım yok. Çünkü bu bir eser sonuçta bir tasarımcının fikir hakkı var burada biz ona bir şey diyemeyiz. İkincisi, bunu ben seçmedim. Heyet var ve bu heyet de herhangi bir heyet değil. Bana geldi dediler ki ‘Biz bunu oy birliği ile seçtik’ dediler. Değişik bir açıdan cesaretle bir tasarım yapmış dediler. Kuş var, at da var fakat orada biraz ironi var. Atta bir hile var ya, at da bizim atımız değil aslında. Konumuz at da, at bizim değil. At bize yabancı, bizi kandıramaz. Cilve yapıp Troya’nın içine giriyor ve Troya’yı öyle alıyor. Ben öyle algıladım ve bu kendi yorumum. Bu çizim amacına ulaştı çünkü Sözcü Gazetesinin Arka sayfasında yerini aldı, sosyal medyada yerini aldı, yerel gazetelerde övgü ya da eleştiri olarak yerini aldı” dedi.
Dilek Akşen