Türkiye genelindeki 60 Baro Başkanının aldığı ortak karar gereği Ankara’ya doğru yürüyüşe geçmesine AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan tepki gösterdi.

Önceki gün aralarına Çanakkale Barosu Bülent Şarlan’ın da olduğu Barolarla ilgili yasa değişikliğini kabul etmeyen ve geri çekilmesi için seslerini duyurmak için Ankara’ya yürüyen Baro Başkanları yürüyüşüne Twitter üzerinden tepki gösteren Turan, “Baro başkanları içeriğini henüz bilmedikleri bir kanun teklifi için neden yürür ki? Çalışılan teklif için tüm baro başkanları adına 30 başkan ile, hukuk STK'ları ile uzun uzun görüşüldü. Yasama yetkisi, takdir tabi ki TBMM'de. Keşke barolar daha özgün bir duruş tercih edebilseydi” ifadelerini kullandı.

Savunmadaki isimlerin yürümesini basın açıklamasıyla duyuran Çanakkale Baro Başkanı Bülent Şarlan ise şu ifadelere yer vermişti: “Avukatlık kanununda yapılması düşünülen bazı değişiklikler var.  O değişikliklerle ilgili düşüncelerimizi Ankara’da geçen hafta tüm yetkililere aktardık. Ama ona rağmen o değişikliklerin yapılması konusunda gündemde bir ısrarın varlığını görüyoruz. Kamuoyunda uzun süredir yer alan, Baroların yapısını ve seçim sistemlerini değiştirmeye yönelik değişikliklere ilişkin tartışmalar devam etmektedir. Dünya’da ve ülkemizde yaşanmakta olan Pandemi süreci nedeniyle, mesleki sorunların zirve yaptığı bir dönemde avukatlara ve barolara sorulmadan yeni bir düzenleme iradesi gösterilmesi karşısında baro başkanları olarak 19 Mayıs 2020 ve 1 Haziran 2020 tarihlerinde bir araya geldik. TBB ve 80 Baro olarak teklifin geri çekilmesi, sonrasında mesleğin birikmiş sorunları da dahil olmak üzere tüm sorunların çözümü için görüşmeye hazır olduğumuzu kamuoyu ile paylaşmıştık. Sonrasında geçen hafta Adalet Bakanı, Kamu Baş Denetçisi ve TBMM de siyasi partilerin temsilcileri ziyaret edilmiş ve düşüncelerimiz aktarılmıştır. Ancak Yasa değişikliği iradesinde bir gerileme olmadığı, hatta sürecin ilerlediği görsel ve yazılı basına yansıyan haberlerde görülmektedir. Avukatlık mesleğinin asıl sorunları, yargılamada savunmanın giderek zayıflaması ve adalete olan güvenin zayıflaması konularının çözümü yerine, Baroların yapısının ve seçim sistemlerinin değiştirilmesi çalışmalarını anlamak mümkün değildir. Eğer Barolarla ilgili konuşulan değişiklikler yasalaşırsa Barolar bazı grupların etkisi altına girebilecek ve yargının siyasallaşmasına neden olacaktır.  Kısaca, kimsenin istemediği ve öngöremediği sonuçların doğmasına sebep olunacaktır.   Barolar ve avukatlar hak arama hürriyetinin güvencesidir.  Barolar, mağdur çocukların, kadınların yanındadır.  Barolar; adli yardıma ihtiyaç duyanların destekçisidir.  Barolar; haksızlık kimden gelirse gelsin ve kime yönelirse yönlensin hiçbir ayırım gözetmeksizin haksızlığın karşısındadır. Bu nedenle baroların susturulması sadece avukatların değil, çocukların, kadınların, çevrenin, yaşamın, adalete erişimde dezavantajlı tüm grupların susturulmasıdır.  Baroların parçalanması, siyasallaştırılması, hukuk devletinin yok edilmesidir. O nedenle yapılmak istenen değişikliklere itiraz ediyoruz.  Bugün bu sebeplerle Baroların yapısını değiştirmeye yönelik çalışmaların geri çekilmesine ilişkin itirazlarımızı görünür kılmak için ülkemizin her yerinden Baro Başkanları olarak Ankara’ya sesimizi duyurmak için yürüyoruz.”

Dilvin Altıkardeş