Son günlerde Türkiye’nin gündemini meşgul eden 2020-2021 Eğitim Öğretim yılının başlayıp başlamayacağı konusu gündemi meşgul ediyor. Bilim Kurulu’nun kararı 31 Ağustosta açılacağı bildirilen okulların kaderini belirleyecek.

Eğitim İş Sendikası Çanakkale şube Başkanı Ahmet Mantaş Bilim Kurulu’nun önemli kararı öncesinde yaptığı acıkmada okulların 31 Ağustosta açılmasının fiziki olarak imkansız olduğunun altını çizdi. Sağlık Bakanlığının 4 metrekareye bir öğrencinin sosyal mesafe korunarak eğitim görebileceği açıklamasının aslında okulların açılmasına fiziki olarak imkansız hale getirdiğine dikkat çekti. Ancak ekonomik durumun bu kararın alınmasında etkili faktör olacağını da belirten Mantaş, ekonominin hareketlenmesi için 18 milyon öğrencinin eğitim öğretime başlatılacağını, eğer vaka saylarında artış görülürse de okulların 1-2 ay sonra tekrar kapatılacağı görüşünde olduklarını söyledi.
Mantaş açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“OKULLARA AÇILIRSA ÇOCUKLAR PANDEMİ KURALLARINA UYMAYABİLİR”
Pandemi  sürecinin Türkiye'de nasıl başladığına ve bu durumun nedeni ile okulların nasıl tatil edildiğini hatırlayalım. Pandemi’nin başladığı ve okulların tatil edildiği dönemde vaka sayısı  birdi. Ancak bu 1 adet Coronavirüs vaka sayısı bile vatandaşları oldukça tedirgin etmişti. İlerleyen günlerde vaka sayıları arttı ve artan vaka sayılarına vatandaşlar alıştı. Şu anda geldiğimiz noktada toplumsal anlamda herkesin bir kaygısı var. Sağlık Bakanlığı'nın yani hükümetin sayıları objektif olarak gerçekçi bir şekilde yansıtmadığı ile ilgili endişeler var. Kalabalık ortamlarda söz konusu çocuk ise çocukların Pandemi kurallarına uymayı unutma yada uymamam gibi davranışları olabilir.

OKULLAR AÇILIRSA ÇOK BÜYÜK SORUNLAR YAŞAYABİLİRİZ”
Milli Eğitim'e bağlı kurumların, okulların ve diğer kurumların alt yapısı ve teknik destek bakımından yeterli değil. Bu açıdan değerlendirdiğimizde eğer Pandemi sonuçlanmadan, sona ermeden okullar açılırsa çok büyük sıkıntılar yaşayacağımız ortada. Okulların Pandemi sonuçlanmadan açılması ile ilgili örnekler dünyada var. Bu örneklerde okullar açıldı, çocuklar okula gitti, ama bir öğrenciden kaynaklı Coronavirüs tüm okula yayıldı. Tabii durum böyle olunca okulların tekrar kapatılmasına karar verildi. Türkiye'de okulların açılması nasıl olacak? Bakanlık bir hazırlık içerisinde, en son önceki gün tüm okullarda e-nabız üzerinden kronik rahatsızlığı bulunan öğretmenlerin verileri istediler. Bakanlık okulların hazır olduğunu, vardiyalı bir eğitim Öğretim sistemi şeklinde bir yöntemle okulların açılabileceğini söylüyorlar. Şu an okulların açılması durumu gerçek dışı. Çünkü Türkiye'deki okulların fiziki altyapısına baktığınız zaman öğrencilerin mesafeyi koruma adına  gerekli alan yok. Eğitim öğretime ikili öğretim ile yapılması planlanıyor ama bu sayıyı arttırsalar bile bu fiziki açıdan imkansız. Ancak Hükümete bu kararı alınmasını zorlayan durum tamamen ekonomik bir durum.  Hükümet Pandemi ile ilgili yaşadığı darboğazdan çıkmak adına turizmi rahatlatmak, piyasayı rahatlatmak adına bir serbestlik getirdi ve bu karardan sonrada vaka sayıları yükseldi.

“HÜKÜMET EKONOMİK KAYGILAR İLE KARAR VERECEK”
Vaka sayıları yükselmesi büyük bir endişe yaratıyor Öyle gözüküyor ki Gerçekçi olmayan Sağlık Bakanlığı verilerini Tabipler Birliği'nin açıkladığı rakamlarla karşılaştırdığınızda, tablonun iç açıcı olmadığını okulların pekte açılmaya müsait olmadığını görüyoruz.  
 
Sorunların en büyüklerinden biri Bakanlığın ya da hükümet yetkililerinin özel okulları 15 Ağustos'ta telafi etmeye başlatması, 24'ünde eğitim-öğretime başlatması ve 31 Ağustosa da devlet resmi okullarını eğitime başlatması. Peki diyeceksiniz ki bu kararda ne var? Bu durum pek normal bir durum değil. Toplumsal görüş ve bir çok uzmanın görüşü şu. Okullar açılacak Piyasayı rahatlayacak.  Özel okullar velilerden yeni dönem eğitim paralarının toplayacak,  devlet okulundaki öğrencilerin okul ihtiyaçları veliler tarafından Kırtasiyelerden alınacak. Okulla başlama masrafları yapılacak ve böylece Piyasayı canlandıracaklar. Bir ay kadar böyle devam edecek. Eğitimin devam etmesi denenecek.  Ama baktılar Pandemi nedeni ile vaka sayıları artıyor okulları tekrar kapatma gibi bir yolu seçecekler. Okullar açılırsa bu tamamen Piyasayı rahatlatmak adına sermayedarların yaşadığı ekonomik darboğazı açmak. Sonuç olarak eğitimde yine uzaktan eğitim gözüküyor. Uzaktan eğitim ne kadar sağlıklı geçen yıl yapılan anketlerden mevcut öğrencilerin sadece %30’luk bölümünün uzaktan eğitime katıldığı tespit edildi. Yani 30 kişilik bir sınıfta sadece 10 tane öğrenci uzaktan eğitime katılmış. Bu arada okullar açılsa bile burada velilerin tavrı da çok önemli.

“OKULLAR AÇILSA DA VELİLER ÖĞRENCİLERİ GÖNDERMEYECEKTİR”
Ben bir eğitimci olarak velilerin sağlık koşulları nedeniyle çocuklarının Can güvenliği nedeni ile Çocukları okula göndermeyeceklerini, okula çocuklarını gönderecek veli oranında yüzde 30’u geçmeyeceğini düşünüyorum. Bir de bakanlık Sanırım okulların açılıp açılmayacağı ile ilgili kararın verilmesini valiliklere Bırakmak gibi bir eğilimi var. Eğer valiliklere bırakırsa bu daha korkunç olur . bu karar valiliklere bırakılırsa bazı iller eğitim yüz yüze devam edecek, bazı illerde uzaktan eğitim şeklinde devam edecek. Bu eğitim birliğine büyük bir zarar verecektir. Yapılan zorlamaların LGS Sınavı ile sonuçları gördük. yani yaklaşık 90 binden faza  öğrenci bu sınav sonrasında tercih yapmadı. Burum böyle olunca da maalesef bu eğitim politikalarına yine birden fazla nesil heba edilmiş olacak.”

Özel Haber: Ogün İnal