Milli Eğitim Bakanlığı'ndan yapılan açıklamalara göre 2020-2021 Eğitim ve Öğretim Yılı 31 Ağustos tarihinde başladı. Uzaktan eğitim modeli olarak açılacak okullar 21 Eylül tarihine kadar bu sistem ile devam edecek. MEB'in planlamasıyla yüz yüze eğitim 21 Eylül'de başlayacak.

Milli Eğitim Bakanlığı okulların 31 Ağustos'ta uzaktan eğitime başlaması ile ilgili kararını açıklamasının ardından isteyen özel okulların yüz yüze eğitime başlayabileceği de ifade edildi. Takvime göre özel okullarda yüz yüze ve uzaktan eğitim hafta başı itibari ile başladı.

Özel okullarda eğitimin başlamasını değerlendiren Çanakkale Açı Koleji kurucu Müdürü Necdet Çetin, özel okulların yaşanan belirsizlik nedeni ile Corona Virüs sürecini sancılı geçirdiğinin altını çizdi. Sürecin tahmin edilenden çok daha uzun sürmesinin ve süreç ile ilgili hiçbir konunun netleşmemesinin özel okulları olumsuz etkilediğini ve velileri de endişelendirdiğini  ifade etti. Çetin, “Bu süreçte Çanakkale Açı Koleji olarak bu süreçten çok etkilenmedik. Çünkü yasakların başladığı ilk hafta itibari ile biz uzaktan eğitim sistemimizi kurmuştuk. Corona Virüs yasaklarının başladığı dönemde kurduğumuz sistem hiç kesintisiz bugüne kadar çalışmaya devam etti. Uzaktan eğitim sistemimizin oturmuş olması, sistemimizin iyi bir sistem üzerinden çalışmaya başlamış olmamız özel okulların yaşadığı sorunlardan bizi uzak tuttu ve süreçte eğitim ile ilgili bir sorun yaşamadık. Öte yandan şu anda gözlemliyorum ki okula başlayacak öğrencilerin tamamı normal bir hayat yaşıyorlar ve bu öğrenciler günlük hayatın içindeler. Bu öğrenciler değerlendirecek olursak şu an sadece okullarında yoklar. Şimdi bu öğrencilerimiz günlük hayatın her alanında varken neden sadece okulda yoklar?” dedi.

Çetin değerlendirmesinde şunları söyledi:
“Özel okulların Corona Virüs sürecinin bir çok özel okulda sancılı geçtiğini biliyoruz. Özel okullar bu süreci sancılı bir şekilde geçirdiler. Özel okulların bu süreci sancılı geçirmesinin nedeni çok sayıda belirsizliğin olmasıydı. Süreçte hem özel okulların nasıl bir süreç izleyeceği ve aynı zamanda yine bu okulların velilerinin nasıl bir yol izleyeceği konusunda belirsizlikler sorun oldu. Corona Virüs vakasının Türkiye’de ilk görüldüğü ve okulların başta olmak üzere vatandaşların toplu halde bulunduğu yerlerin kapatılması kararının alındığı Mart ve Nisan aylarında özel okul ücretleri konusunda görüşler ve açıklamaların yer aldığı haberler yapıldı. Bu birbirinden farklı bilgilendirmelerde tabii ki bilgi kirliliği oluştu. Bir başka durum ise kimsenin Corona Virüs süreci nedeni ile okullar dahil bir çok alanın yasaklanması ve çeşitli yaş gruplarına uygulanan sokağa çıkma yasaklarının süresinin bu kadar uzayacağını hazırlıklı olmamasıdır. Özelle hiç kimse sürecin bu kadar uzayacağına hazır değildi. Belki sürecin bu kadar uzayacağı salgının en başından beri bilinseydi tedbirler o ana göre alınabilirdi. Süreçte hep 15 günlük yada bir aylık planlamalar yapmak zorunda kalındı. Bu da süreç içerisinde aksaklıkların yaşanmasına neden oldu. Bu süreçte Çanakkale Açı Koleji olarak bu süreçten çok etkilenmedik. Çünkü yasakların başladığı ilk hafta itibari ile biz uzaktan eğitim sistemimizi kurmuştuk. Coronavirüs yasaklarının başladığı dönemde kurduğumuz sistem hiç kesintisiz bugüne kadar bu sistemimiz çalışmaya devam etti. Uzaktan eğitim sistemimizin oturmuş olması, sistemimizin iyi bir sistem üzerinden çalışmaya başlamış olmamız az önce ifade ettiğin özel okulların yaşadığı sorunlardan bizi uzak tuttu ve süreçte eğitim ile ilgili bir sorun yaşamadık. Ancak büyük şehirlerdeki çok büyük okullarda veliler ile özel okullar arasında süreçten dolayı iletişim kopuklukları oldu ve bu iletişim kopukluklarından kaynaklı sorunlar basına yansıdı ve çeşitli spekülasyonlar yaşandı. Ama biz Çanakkale’ de böyle bir sıkıntı yaşamadı. Çünkü bizim uzaktan eğitim sistemimiz gerçekten Çanakkale’ de kabul edilen örnek gösterilen bir sistem üzerine oturtturduk ve bunu hala devam ettiriyoruz. Bu yüzden hem velilerimizden, hem de çevreden Olumlu geri dönüşler aldık uzaktan eğitim sistemimiz ile ilgili. Tabii Corona Virüs sürecinde velilerde şu korku vardı,  “Yani ben çocuğumu özel okula vereceğim ama süreç devam ederken eğitim nasıl işleyecek? Süreçte ne olacaktı? Okular hiç açılmazsa ne olacak? Ben okula para vereceğim okullara açılmazsa bu para bana geri ödenecek mi?

ÖĞRENCİLER HAYATIN HER ALANINDA VARKEN NEDEN OKULDA YOKLAR
Çanakkale Açı Koleji kurucu Müdürü Necdet Çetin yeni normalleşme süreci ile aslında öğrencilerin hayatın her alanında olduklarını gezdiklerini dolaştıklarını spor yaptıklarını ifade ederek, “Bu öğrencilerimiz sadece okulda yoklar. Peki neden okulda yoklar bu soruyu kendi kendime soruyorum?” dedi. Başlatılan uzaktan eğitimin ilköğretim öğrencilerine verilemeyeceğini de ifade eden Çetin “Aileler artık Corona Virüsün ilk sürecinde olduğu gibi evlerde değiller. Anne ve babalar çalışma hayatlarına geri döndüler. Bu süreçte küçük öğrenciler nasıl eğitim görecek, evde nasıl yalnız kalacaklar bu çok zor. Bu öğrenciler eğitim için okula gelmeliler” diyerek şunları söyledi: “Tabii bu süreçte uzaktan eğitimi bir de öğrenciler gözünden değerlendirmemiz lazım. Şimdi bir ilkokula başlamış öğrenciyi ve bu öğrenciye uzaktan eğitim verildiğini düşünün. Tabii ki bir lise öğrencisine belki evden on-line eğitimi verebilirsiniz ve bu öğrencinin yaşı nedeni ile de bu öğrenci bu eğitimi on-line olarak alabilir. Bu lise öğrencisi evde yalnız başına da kalabilir ve gününü geri kalanının evde tek başına geçebilir. Ama okula yeni başlayan ilköğretim okulu öğrencisini düşünelim. İlkokul 1. sınıf öğrencisine zaten on-line eğitim yapmamız mümkün değil. Bu çocukların eğitimden başka bir de, biz kas gelişimlerini, pedagojik gelişmelerini tamamlayacak çalışmalar yapılması gerekiyor. Online eğitimi bu yaş grubundakiler nasıl alacak, bu küçük yaştaki çocuklar evde nasıl kalacaklar? Anne ve babaları çalışıyorlarsa bu sistem nasıl işleyecek. İşte uzaktan eğitim siteminin bu yaş öğrencilere uygulanması ile ilgili Türkiye’yi yoran konu bu. Zaten Corona Virüs nedeni ile uzun süre iş yaşamından uzak kalan aileler yeni normalleşme süreci ile birlikte artık ekonomik yaşam içerisindeki yerini alması gerekiyor. anne ve babanın iş yaşamına geri dönebilmesi için evde kalacak bu öğrencilerin bakımını üstlenecek insanların olması veya bunların bir bir yerde eğitim görmesi lazım. Çanakkale gibi küçük şehirde için belki bu durum çok daha Kolay. Öğrencinin anneannesi gelir bakar, babaannesi gelir bakar, teyzesi bakar ama örnek vermek gerekirse İstanbul gibi bir metropolde bu durum nasıl sağlanacak? Tabii ki  bu mümkün değil. Bu yüzden okulların açılması ekonomik hayatın rayında devam etmesi için çok gerekli olduğunu düşünüyorum. Tabii ki bunun en iyi Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere ilgili Bakanlıklar çok daha iyi bilirler. Ben kendi şahsın adına Nisan-Mayıs aylarındaki gibi çocuklarımız hala izole durumda olmuş olsaydı, okulların açılıp açılmamasının tartışılmasını olumlu bakardım. Ama şu anda gözlemliyorum ki okula başlayacak öğrencilerin tamamı normal bir hayat yaşıyorlar ve bu öğrenciler günlük hayatın içindeler. Bu öğrenciler değerlendirecek olursak şu an sadece okullarında yoklar. Şimdi bu öğrencilerimiz günlük hayatın her alanında varken neden sadece okulda yoklar.”

ÖZEL OKULLARDA DERS ZİLİ ÇALDI
Çetin bu hafta başı itibari ile özel okullarda yüz yüze ve uzaktan eğitimin başladığını ifade ederek, “Özel okullarda hafta başı itibari ile 8. Sınıf öğrencilerimiz,  12. Sınıf öğrencilerimiz ve ana sınıfı öğrencilerimiz için okulumuzda yüz yüze eğitim başladı. Bu öğrenciler sınav dönemi öğrencileri. Şunu gözlemliyoruz birçok öğrenci Türkiye’ de ilk Corona Virüs vakasının görülmesinin hemen ardından Mart ayında ara verilen eğitim öğretim ile ilgi 12 sınıf öğrencilerimize ciddi bir kaygı olmuştu. Biz Öğretmenler olarak çocuklara “Sınavlara hazırlık yapman ve bu nedenle de ders çalışman lazım, bol bol soru çözmen lazım ”  diyoruz,  öğrenci bize “Hocam dünya yanıyor siz hala soru derdindesiniz” diyorlar. Bu durum öğrencilerin psikolojisinin Corona Virüs  sürecinden  olumsuz etkilendiğini gösteriyor. Bu süreç yaklaşık 1 aydan fazla sürdü ve bu süreçte biz öğrencileri tekrar eski hallerine döndürmek ve eğitim siteminde kalmalarını sağlamak çok zor oldu. Bu arada biz okul olarak bu konuda çok avantajlıydık bizim 10 tane 12. Öğrencimiz vardı. Bu 10 öğrenciye her gün ulaşabiliyorduk. Ama tabi ki büyük okullarda, öğrenci mevcudu kalabalık özel okul olsun ister Devlet Okulu olsun 300 tane son sınıf öğrencisi olan bir okulda bu öğrencilere ne kadar bu rehberlik yapılabilir ne kadar bu öğrencilerle birebir İlgilenebilir bu büyük bir soru işareti oluşturuyor” dedi.

“CORONA VİRÜS SÜRECİNDE EĞİTİM VERMEK İÇİN TÜM TEDBİRLERİMİZİ ALDIK”
Çetin okullarında eğitim vermek için Sağlık Bakanlığının Pandemi ile ilgili tüm kural ve tedbirlerini uyguladıklarına dikkat çekerek yapılması gereken önlemlerin dışında ekstra önlemlerde aldıklarını ifade ederek “Corona Virüs süreci başladığından beri biz Çanakkale Açı Kolej olarak tüm önlemlerimizi hızlı bir şekilde almıştık. Özellikle bu sürecin uzaktan eğitim ile devam ettirebilmek için hızlı bir şekilde bu sistemimizi de kurmuştuk. Tabi sürecin bir döneminde yüz yüze eğitiminde başlanacağını bildiğimiz için Corona Virüs tedbirlerine de uyarak çalışmalarımızı yaptık. Ne gibi çalışmalar yaptığımızı soracak olursanız, İlk olarak Sağlık Bakanlığının genelgesi doğrultusunda sınıflarımızda sosyal mesafe kurallarına göre düzenleme yaptık. Her sınıftaki öğrenci sayılarımızı düşürdük. Bu çalışma ile öğreneceğimiz 1. olarak sosyal mesafe kurallarına uymalarını oturma düzeni ile sağladık. Yine Sağlık bakanlığının yayımladığı genelge doğrultusunda hijyen kuralları gereği tuvaletlerimiz deki temizliye ve sıvı sabun konusuna çok dikkat ediyoruz. Ayrıca öğrencilerin herhangi bir alana temas halinde ellerini dezenfekte edebileceği dezenfektan standlarımızı okulun her yârine koyduk. Öğrenciler okula maskelerini takarak ve gün boyunca bu maskeleri çıkarmadan eğitim görüyor. Öğrencilerimizin sık sık ateş ölçer ile ateşlerini ölçüyoruz. Böylelikle öğrencilerin takibini yapabiliyoruz. Tabii bu eğitimin başlamasından öncede öğrenci velileri ile bir toplantı düzenledik ve burada Corona Virüs ve derslerde ve okul alanında uyulması gereken kuralları velilere anlattık. Birde velilerde hastalık belirtisi dahil, grip belirtisi başta olmak üzere bu belirtileri gösteren öğrencilerin okula gönderilmemesi gerektiğini ifade ettik ve velilerden bu konuda yardım istedik. Okula gelmeyen öğrencilerin verilecek olan telafi eğitimi ile kayıplarının olmayacağını velilere anlattık. Çanakkale Açı koleji olarak izim diğer avantajımızda sınıfların açık hava bahçesine açılması. Bu durumda  öğrencilerimiz daha fazla temiz hava alıyorlar. Koridor sistemli okullarda  yaşanan sıkıntılardan biri ise o koridora altı sınıfın kapısının açılması. Öğrenciler koridorlarında daha çok sıkışıyor ve merdivenlerde inerken çıkarken daha fazla sıkışıyor ve sosyal mesafeyi koruları imkansız hale geliyor. Uzaktan eğitim sitemimizi iki şekilde gerçekleştiriyoruz. Birincisi öğretmenlerimiz gelip okuldan akıllı tahta sistemini kullanarak eğitim veriyorlar. İkincisi ise öğretmenlerimiz direk evlerinden öğrencileri ile uzaktan eğitim çalışması gerçekleştiriyorlar. Uzaktan eğitim sitemimizde biz her öğrencimizi görebiliyoruz. Ekranımızda hangi öğrencimizin hangi dersi gördüğünü, o derste neler yaptığını görebiliyoruz ve öğrencilere bu şekilde uzaktan eğitim veriyoruz. Her öğrencimiz ders anda hem soru sora biliyor hem cevabını alabiliyor. Öğretmenimiz öğrenciye soru sorabiliyor ve öğrenciden cevabını isteyebiliyor. Yani bazı online eğitimlerdeki gibi video yükleme yada herkese açık bir uzaktan eğitim sistemimiz yok. Biz Çanakkale Açı Koleji olarak kendi öğrencilerimize bu uzaktan eğitimi uyguluyoruz. Çünkü öğretmenlerimiz kendi öğrencilerini tanıyor ona göre bir eğitim veriyorlar bu çok önemli bir konu. Bizim Açı koleji genel merkezinin genel bir uzaktan eğitim platformu var bu platformu da öğrencilerimizin ekstra çalışmaları için kullanıyoruz” dedi.

Özel Haber: Ogün İnal