Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya özellikle son dönemde girdi maliyetlerinin sürekli artması ile mevcut borçlanmalarını ödenemez rakamlara çıkması ile sıkıntıya giren üreticilerin kendilerine uzanacak bir yardım eli beklediğini söyledi. Kaya, “Çiftçimiz, üreticimiz bankalara tarım kredi kooperatiflerine, aracı kurumlara borcu var, borçlarını ödeyip üretime devam etmek istiyor. çiftçilerin üretime devam etmeleri sağlanmalı” dedi.
ÜRETİCİLER BORÇLARINI ÖDEYİP ÜRETİME DEVAM ETMEK İSTİYOR
Coronovirüs sürecinde sürdürülebilir gıda temini için üretmenin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmıştı. Bu durumda üretim yapan çiftçi ve üreticilerinde ne kadar önemli bir görevi gerine getirdikleri de anlaşıldı. Ancak üretici yıllardır devam eden girdi maliyeti artışları ve plansız tarım çalışmaları nedeni ile adeta borç batağına sürüklendi. Şimdi ise üreticiler hem borçlarını ödemek, hem de üretimlerine devam etmek hükümetten çiftçiyi üreticiyi rahatlatacak bir çalışma yapılmasının bekliyor. Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya tarım sektöründe üretimin sürdürülebilir kılınması için çiftçinin üretime aralıksız şekilde devam etmesi gerektiğini savunarak, “Çiftçilerin üretmesine devam etmesini sağlamalıyız dedi.
“Çiftçimiz, üreticimiz bankalara tarım kredi kooperatiflerine, aracı kurumlara borcu var. Burada yönetmek için bilmek, bilmek için sahada olmak gerekiyor ve ben bunu her zaman ifade ediyorum. Şimdi çiftçilerimiz, üreticilerimiz üretim noktasında bazı sebeplerden dolayı istediği üretim miktarını alamayan, ürettiği ürünlerdeki hastalıklar ile mücadele konusunda başarılı olamayan, yaşanan doğal afetler nedeni işle ürününün istediği miktarda üretemeyen, devletin politikalarından dolayı yine üretimde başarılın olamayan üreticilerimiz oluyor. Bu üreticilerimiz ciddi derecede borç yükünün altında kalıyor. Az önce saydığım nedenler dolayısıyla çiftçiler, üreticiler yıl boyunca ürünlerini üretmek için borçlanarak aldıkları gübre, tohum, ilaç gibi üretim girdilerinin ödemelerin zamanında yapamıyorlar. Tabi bu ödemeyi yapamamalarının bir başka nedeni de ödeme yapacakları parayı kazanamamaları. Özette üretim yaparken aldıkları üretim malzemelerinin paralarını karşılayacak üretimi gerçekleştiremiyorlar. Birde bu çalışmaları tam olarak yapan ve borçlarını zamanında ödeyen üreticilerde var. Biz bu kon uda çok iyi tespitler yapmalıyız. Burada elinden tutulması gereken, çalışarak üreterek bir şey yapmak isteyen ancak belli sebeplerden dolayı üretimini istediği gibi gerçekleştiremeyen üretimde sıkıntı yaşayan üreticinin elinden tutulması lazım. Nasıl olacak bu? Üretimde sıkıntı yaşayanların borçlarının bir sonraki yıla ötelenmesi, devredilmesi konusunda doğru çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum. Burada üretimde belirli sebepler ile üretimde sorun yaşayan ve ciddi borç yükü altına giren üreticinin borcunu 3 ay ötelenmek üreticiyi kurtarmaz. Borç yükü altında ezilen üreticiye borcunu ödeyebileceği aynı zamanda da üretimine devam edebileceği bir borç ödeme takvimi oluşturulmalı. Zor durumdaki üretici ancak bu şekilde kurtarılabilir. Burada yapılması gereken en önemli iş bunun tespitini çok iyi yapmak gerekir. Zamanında borcunu ödeyen üreticilerimize de bir şekilde pozitif ayrımcılık yaparak, o üreticilerimizi de koruyaraktan bir çalışma yapılmalı. Borcunu zamanında ödeyen üreticilere de kredi kolaylıkları ve düşük faiz uygulanmalı. Burada en önemli konu belirli sebeplerden dolayı yeterli üretim yapamayan çiftçilerin üreticilerin biriken borçlarını ucuz vade ile planlayarak rahat bir şekilde ödemelerinin sağlanması çok önemli. Zor durumda olan, borç yükü altında ezilen ve aynı anda da üretim yapmak isteyen çiftçi böyle bir düzenlemenin yapılmasını bekliyor. Umarız bu çalışmada en kısa sürede yapılır. Tekrar ifade etmek istiyorum. Sorunları bilmek için sahada olmak gerekir. Ya sahada olacaksın yada sahadan çok doğru bilgi alacaksın. Borç yükü altında olan kaç üretici olursa olsun ki basında ifade edildiği gibi bu üretici sayısının çok fazla olmadığına inanıyorum ama bu üretici sayısı 1 bile olsa bu üreticimizi kurtarıp onun üretimine devam etmesini sağlamamız çok önemli.’’
Ogün İnal
