Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Uzay Programı’nın geçtiğimiz günlerdeki toplantısında oldukça gündem olan uzay konusunu gündeme attı.

Türkiye'nin uzaydaki hak ve menfaatlerinin nasıl korunacağı, gelecek on yılı nasıl şekillendireceklerini açıklayacağını belirten Erdoğan, "En önemli hedefimiz 100'üncü yılda Ay'a ilk teması gerçekleştirmek. Gökyüzüne bak, Ay'ı gör" diyerek Ay'a gidiş planlarını anlattı. Konu sosyal medyada gündem oldu. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Astrofizik Araştırma Merkezi ve Ulupınar Gözlemevi Kurucu Müdürü Uzay Bilimleri Teknolojileri Bölümünden emekli Prof. Dr. Osman Demircan İşte Çanakkale Gazetesi’ne ay yolculuğu sürecini değerlendirdi. Demircan, “’Halihazırda bir altyapı ve yetişmiş insan gücü var. Yeterli destek sağlanırsa ve torpilsiz doğru elemanlar seçilirse söylendiği gibi mesela Rusya'nın programında bir Türk astronot uzaya gönderilebilir. Söz konusu uzay programındaki hedefler ulaşmak için 3-5 milyon dolarlık bütçeler kesinlikle yeterli olmaz. Bu işler için milyar dolarlık bütçeler kullanılıyor. Başlangıç için bile 300-500 milyon dolarlık bütçe gerekli. Bu çağda aslında uzay en iyi yatırım alanıdır, ama bilmediğiniz alana büyük yatırımlar yapamazsınız. Aklı başında geri dönüşü olan büyük uzay projelerine katılabilmek ve böyle milli projeler oluşturabilmek için daha çok yolumuz var. Hem yetişmiş insan gücü olarak hem de bütçe olarak yolun başındayız, ama sıfır noktasında değiliz. Bir iki Türk uzaya gönderilebilir ama bunların Türkiye'ye hiçbir getirisi olmaz, yüzbinlerce dolar boşa harcanmış olur” dedi.
“Uzay ve Ay yolculuğu mümkün mü?” konusunda fikirlerini aktaran Demircan, “Uzay konusunda doktoralı 250-300 kadar Türk var, bunların 50 kadarı yurt dışında ve çok başarılılar. Türk Astronomi Derneğinin her toplantısında bu tür hedefler yıllardır konuşuluyor, yazılıyor, çiziliyor. Yani bu uzay programı yeni değil ve iyi bir organizasyon iyi bir alt yapıyla ulaşılabilir hedefler. Öncelikle uluslararası uzay projelerine ortak olarak katılmakta yarar var, sonra ulusal projeler yapılabilir. Bugün için halk Türkiye Uzay programının gerçekleşeceğine büyük ölçüde inanmıyor’’ ifadelerini kullandı.

Hocam uzay araştırmaları öyle bir günde başlanacak hedefler konulacak bir şey midir?
Uzay konusunda doktoralı 250-300 kadar Türk var, bunların 50 kadarı yurt dışında ve çok başarılılar. Türk Astronomi Derneğinin her toplantısında bu tür hedefler yıllardır konuşuluyor, yazılıyor, çiziliyor. Yani bu uzay programı yeni değil ve iyi bir organizasyon iyi bir alt yapıyla ulaşılabilir hedefler.
 
2-3 Yıllık bir eğitim ile sizce uzay yolculuğuna hazırlanmak mümkün mü?

Halihazırda bir altyapı ve yetişmiş insan gücü var. Yeterli destek sağlanırsa ve torpilsiz doğru elemanlar seçilirse söylendiği gibi mesela Rusya'nın programında bir Türk astronot uzaya gönderilebilir.

Milyon dolarlık bir yatırım ile bu hazırlıklar uygulana bilinir mi?
Söz konusu uzay programındaki hedefler ulaşmak için 3-5 milyon dolarlık bütçeler kesinlikle yeterli olmaz. Bu işler için milyar dolarlık bütçeler kullanılıyor. Başlangıç için bile 300-500 milyon dolarlık bütçe gerekli.

Türkler ve ülke olarak biz bu işlerde geç mi kaldık? Bizim uzay geleneğimiz yakın zamanda oluşabilir mi?
Evet maalesef Türkiye uluslararası Uzay programlarına katılmada çok geç kaldı. Su anda Avrupa Uzay Ajansına ve Avrupa Güney Gözlemevleri projelerine bile üye değiliz, artık bizi projelere çağırmıyorlar, onların dergilerinde bile üye olmadığımız için yayın yapamıyoruz. Hak ederek uluslararası uzay programlarına girebilmek için yetişmiş insan gücümüz ve kullanılacak bütçeler çok düşük. Bu alanda binlerce eleman yetiştirilmesi lazım. Temsilci olarak uzay programlara bir iki Türk göstermelik bir şekilde katılabilir, bir iki Türk uzaya gönderilebilir ama bunların Türkiye'ye hiçbir getirisi olmaz, yüzbinlerce dolar boşa harcanmış olur.

Halk bu uzay ile ilgili aya inme işine nasıl baktı, sizce bunu gerçekçi buluyor mu siz buluyor musunuz?
Bu çağda aslında uzay en iyi yatırım alanıdır, ama bilmediğiniz alana büyük yatırımlar yapamazsınız. Aklı başında geri dönüşü olan büyük uzay projelerine katılabilmek ve böyle milli projeler oluşturabilmek için daha çok yolumuz var. Hem yetişmiş insan gücü olarak hem de bütçe olarak yolun başındayız, ama sıfır noktasında değiliz. Öncelikle uluslararası uzay projelerine ortak olarak katılmakta yarar var, sonra ulusal projeler yapılabilir. Bugün için halk Türkiye Uzay programının gerçekleşeceğine büyük ölçüde inanmıyor. Ama her işin bir başlangıcı var, hak eden kadrolarla uluslararası projelere ortak olarak başlanırsa, eleman yetiştirilirse yeterli bütçeler ayrılabilirse hedefe doğru yol alınabilir. 2023 hedefleri bu işin sadece başlangıcıdır.’’

Özel Haber: İbrahim Akın Kazancı