ESK'nin, et fiyatlarındaki dengenin üretici ve tüketici aleyhine bozulmasını önlemek amacıyla yaptığı alım-satımlar neticesinde oluşacak fark, kurum tarafından hazırlanacak icmal karşılığında, 2019 yılı tarımsal destekleme bütçesinden karşılanacak. 

Ülkede yaşayan herkesin maddi durumu gözetilmeksizin iyi beslenmesi gerektiğini dile getiren Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği (TARIM-KOOP) Genel Başkanı ve Çanakkale Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Özkurnaz, bu sistemle en azından çiftçinin zarar etmeyeceğini ifade etti. Bu ülkede yaşayan 80 milyon insanın et yemeye hakkı vardır diyen Özkurnaz, “Alım gücü çok zayıf olan bir kesim var.  İki kesimin ortasını bulmak fiyatları pik noktaya çıkartmak değildir. Önemli olan fiyatları dengeleyebilmektir” ifadelerini kullandı. 

“ÇİFTÇİMİZ EN AZINDAN ZARAR ETMEMİŞ OLACAK”
Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği (TARIM-KOOP) Genel Başkanı ve Çanakkale Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Özkurnaz, yaptığı açıklamada,  “Et piyasasının düzenlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanının kararı resmi gazetede yayınlandı. Bu kararda sadece piyasaların düzenlenmesi açısından piyasada oluşabilecek bu fiyat dalgalanmalarını önlemek ve kamu yararı kapsamında et piyasasını düzenlemek amacıyla böyle bir girişimde bulunuluyor. Et piyasasında şu anda hayvanın kesimi, erkek dana kesimi 31 liradan piyasada kesime gidiyor. Tarımsal Destekleme Bütçesinde 2019 yılında 150 milyon liralık bütçede destekleme kararı alınmış. Sonuç itibariyle çiftçimiz hayvanı kesime gönderdiği zaman burada kendi evraklarını, hak edişlerini yapmak için Tarım İl Müdürlüklerine müracaatlarını yapmış olacaktır. Dolayısıyla bu bütçede ciddi bir destek sağlayacak. Piyasa şartlarında çiftçimiz en azından zarar etmemiş olacak. Bu seviyede hem et piyasasındaki tıkanıklığı önleyecek bir sistem, hem de çiftçimizin girdi maliyetlerine yansıyacaktır. Büyük bir katkı sağlayacaktır. 31 Lira fiyatın bugünkü şartlarda çok iyi demesek de yine iyi bir düzeyde fiyat oluşumu ortaya çıkmış oluyor. Bu arz talep dengesinin bozulmaması adına arzın ve talebin karşılanması güzel bir sistem yaratıyor. Aksi takdirde burada bir arz talep dengesi bozulursa o zaman fiyat patlamaları başlayacak. Üreticimiz zaten belirli bir tıkanıklık yaşıyor. Hayvan fiyatlarının kurtarmadığı ve piyasada üreticinin hayvanını satamadığı bir süreci yaşadık. Hayvan alıp da hayvanı yok pahasına kestirmek veya et ihtiyacını da sağlamak adına piyasada arz fazlalığı olmazsa talebin çok olduğu dönemlerde hep ülkemizde bu alışılagelmiş bir şeydir fiyatlar pik noktaya çıkar” ifadelerini kullandı. 
“ZENGİN ETİN ANTRİKOT KISMINDAN YERSE, BİZ DE PAÇA ÇORBASINI İÇERİZ”
Önemli olan arz ve talepteki dengeyi bozmadan çiftçimizin hayvanını satabilmesidir diyen Özkurnaz konuşmasının devamında, “Toplum rahat bir şekilde et tüketebilmelidir. Artışa geçmemesi yönünde fiyatlara bakılmalıdır. Kasaplar lüks yerlerde et ihtiyacı olan kesimin ihtiyacını giderebilir. Ancak alım gücü çok zayıf olan kesim var.  Eksik bir kesim var. İki kesimin ortasını bulmak da fiyatları pik noktaya çıkartmak değildir. Önemli olan fiyatları dengeleyebilmektir. Bu ülkede yaşayan 80 milyon insanın et yemeye hakkı vardır. Vatandaşlar yıllık 15 kilo eti tüketme hakkına sahiptirler. Bu anlayışla verilen özellikle çıkan resmi gazetedeki karar her iki tarafa da asgari ücretli kişilere de et yeme imkanı sağlayacaktır. Burada insanları ayırmamak lazım. Ekonomisi düzgün insanlar birinci sınıf insan demek değildir. Bu ülkede bütün insanlar değerlidir. Ekonomik olarak en alt düzeyde olan insanların da güzel yaşamaya hakkı vardır. Bu nimetlerden faydalanmaya hakkı vardır. Zengin etin antrikot kısmından yerse, biz de paça çorbasını içeriz. O da bir ettir. Öyle bakmamız lazım. Bu kararnameyi de destekliyoruz. Çiftçimiz ne alıyorsa en doğal hakkıdır” şeklinde konuştu.  
Özel Haber: Seda Atan