Çanakkale Berberler ve Kuaförler Esnaf Odası Ayhan Engin tüm dünya ve Türkiye’yi etkisi altına alan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmelerine neden olan Coronavirüs salgını sürecinde temsil ettiği esnaf kesiminin yaşadığı sorunları İşte Çanakkale Gazetesi’ne değerlendirdi.

Görev süresi boyunca esnafın her süreçte yanında olmaya gayret ettiklerini belirten Başkan Ayhan Engin salgının tüm esnaf kollarını etkilediğini, temsil ettiği grubun da çok ciddi sıkıntı çektiğini belirtti. Engin, “Odamıza bağlı esnaflarımız salgında bir süre kapalı kaldıktan sonra yeniden işyerlerini açarak tedbirleri de uygulayarak hizmet etmeye devam etti. Bu dönemde esnaflarımız sadece ayakta kalmaya çalıştı, e akmasa da damladı” dedi. Berberler, kuaförler ve güzellik merkezleri olarak yaşadıkları en büyük sorunun eleman sıkıntısı olduğunu da belirten Engin,  “Bugün yaşadığımız en büyük sorunlardan biri personel sorunu. Çanakkale’de erkek kuaförü, bayan kuaförü ve güzellik merkezlerinin sayısı yaklaşık dört yüz. Bu 400 üyemizin 400’üne de birer tane personel lazım. Bu sayıda eleman var mı? Yok. Neden bu personel talebi sayısını karşılayamıyoruz? Bunun birçok nedeni var. Son on yıldır ismini Z kuşağı dediğimiz bir kuşak var. Bu yeni nesil her türlü gelişmeleri çok iyi takip ediyor ve bu gelişmelere hemen ayak uydurabiliyor. Bu nedenle bu neslin mesleğimizi yapabileceğine inanıyorum. Bu nesli eğitmemiz lazım. Genç nüfusumuzu eğitip Türkiye’nin önünü açmamız lazım. Bunu yapabilirsek hem istihdam sağlar hem de Türkiye’yi sıçratırız” dedi.

Çanakkale Berberler ve Kuaförler Esnaf Odası Ayhan Engin esnaf kesimini çok etkileyen Coronavirüs sürecini değerlendirdi. Engin Coronavirüs sürecinde esnafın çok zorlandığını hatırlatarak, “Umarım bu süreç en kısa sürede sona erer” dedi. Engin değerlendirmesinde, “Tüm Dünya’yı da etkileyen ve birçok insanın hayatını kaybetmesine neden olan Coronavirüs süreci maalesef devam ediyor. Türkiye’de İlk Coronavirüs vakasının görüldüğü 11 Mart’tan sonra İçişleri Bakanlığının da virüsün yayılmaması için aldığı tedbirler doğrultusunda içinde Berberler ve Kuaförler odası üyelerinin de bulunduğu çok sayıda esnaf işyerlerini kapatmak zorunda kalmıştı. Coronavirüs salgını sürecinde bir yılı geride bıraktık ve Coronavirüs etkisini sürdürüyor. Umarız en kısa sürede alınan tedbirler ve aşılama çalışmaları olumlu sonuç verir ve bu virüs illetinden kurtuluruz. Biraz daha sabırlı olmamız gerektiğini düşünüyorum. Coronavirüs sürecinde alınan tedbirler kapsamında berberler ve kuaförler odasına bağlı esnaflarımızda işyerlerini kapatmıştı. Coronavirüs tedbirleri nedeni ile bir süre kapalı kalan odamıza bağlı işyerlerinin açılması durumun ortaya çıkınca bazı yeniliklerde beraberinde geldi. Süreçte esnaflarımıza Coronavirüs tedbirleri doğrultusunda işyerlerimizin tekrar açılabilmesi ile ilgili uygulanması gereken yeni kuralları anlattık. Oda üyelerimize işyerlerinde maske, sosyal mesafe, hijyen ile ilgili alınması gereken önlemler ile ilgili bilgilendirmeler yaparak,esnaflarımızın işyerlerinde tedbirlere uyarak çalışmalarını sürdürebilmeleri için elimizden gelen çalışmaları ve uyarıları yaptık. Odamıza bağlı esnaflar 11 Mayıs 2020’de tekrar işyerlerini açarak, ancak öz öncede belirttiğin gibi maske kullanımı, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına uyarak, iş yerlerinde tamamen tek kullanımlık ürünler ile hizmet vermeye başladılar. 11 Mart 2020’den sonra açılan işyerlerimiz bugüne kadar da açık kaldı ve Coronavirüs tedbirlerine çok dikkat ederek çalışmalarını sürdürüyorlar. Ancak tabii ki her esnaf kategorisinde olduğu gibi berberler ve kuaförler odamıza üye olan esnaflarımız içinde bu süreç kolay geçmedi. Ama şunu da söylemeliyim çok uzun bir süre işyerlerimiz kapanmadı. Esnaflarımız süreçte akmasa da damlayarak ayakta kalmaya çalıştı. Coronavirüs sürecinin sona ermesini sağlamak içinde Devletimiz gereken hamleleri yapmaya çalışıyor. Devletimiz süreçte başarılı çalışmalara imza attı ve bu süreçte emeği geçen herkese esnaf odamıza bağlı esnaflarımız adına teşekkür ediyorum. Tabii süreçte beklemediğimiz bu salgın ile ilgili her geçen gün daha tecrübeli hale geldik. Zamanla Coronavirüse karşı neler yapabileceğimizi nasıl önlem alabileceğimizi ve bizlere bulaşmaması konusunda ne gibi tedbirler alabileceğimizi öğrendik. Coronavirüs ile ilgili alınan önlemleri yeterli bulsam da her geçen gün yeni ihtiyaçlar ile yeni istekler ile devletimizin önüne çıkıyoruz. Coronavirüs süreci ile ilgili neler istediğimizi Devletimize söyleyebiliyoruz. Devletimiz de bu sorun ve isteklerimizi tüm Türkiye’de alarak derleyip toplayıp değerlendirerek çözmeye çalışıyorlar. Coronavirüs sürecinin bu noktasında şartlar kısıtlamalar devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın açıklaması ile 1 Mart itibari ile başlayan ikinci yeni normalleşme sürecinde illerin vaka sayılarına göre renklendirilmesi ve tedbirlerin b u doğrultuda devreye girmesinin sağlanması durumunu da bana göre isabetli bir karar. Bu karar ile bir anlamda o illerde yaşayan vatandaşlarımız yasaklar ve kısıtlamalar konusunda bir nevi kendi kaderlerini belirleyecekler. Tabii bu noktada sürecin artık bitmesini umut ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

“TEMSİL ETTİĞİMİZ ESNAF KESİMİNE FAYDALI OLMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Engin göreve geldiği günden bu yana temsil ettiği esnaf kesinin sorunlarının çözülmesi ve fark yaratacak çalışmalar yapmaya çalıştıklarının da altını çizerek, “ Coronavirüs sürecinde işyerlerimiz bir süre kapalı kalsa da oda olarak çalışmalarımız sürdürdük. Özellikle işyerlerimizin 11 Mart itibari ile açılacağı bilgisini aldıktan sonra çalışma önceliğimiz esnaflarımızı bu yeni döneme hazırlamak için oldu. Oda başkanı olarak atasözümüzden de yola çıkarak, “İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır” mantığı ile hareket etmeyi uygun görüyorum. Yani benim nasıl faydam olur? Neler yapabilirim? sorunları nasıl çözebilirim?’ diye düşünüyorum. Yani hep hazırı alıp kullanan tarafta değil, üreten ve sorun çözen tarafta olmalıyız. Önümüzde ki sorun ne olursa olsun sorunun ortadan kaldırılması için çözün üretebilmek için herkesin bu konuya odaklanmasını sağlamalıyız. Çanakkale Berberler ve Kuaförler Esnaf Odası başkanı olarak görevimi 7 yılı aşkın bir süreden bu yana sürdürüyorum. Ben bu süre içerisinde odamıza bağlı esnaflarımızın temsilcisiyim ve başkanıyım. Bu süreç içerisinde bu felsefe ve dar imkanlar ile ortaya koyduğumuz çalışmalar var. Şu anda odamıza bağlı esnaflarımıza hizmet verdiğimiz Çanakkale Berberler ve Kuaförler Odası bakıldığında süreçteki değişimi görebiliyorsunuz. Neler yaptık konusunda fuarlarda Çanakkale’yi temsil ettik,  mesleki kalitemizi göstermek için show ekipleri kurduk, Pandemi sürecinde esnafımızın çalışmalarında sıkıntı yaşamamasını ve uyum süreçlerini sorunsuz sağlayabilmeleri için çalımalar yaptık, diye anlatmak çok sıradan ve geleneksel geliyor. Ben oda başkanlığı görevine geldikten sonra hep şu hedef ile çalıma yaptım “Ben fark ortaya koymalıyım” Tabii bu aşamada, “Bana balık verme, balık tutmayı öğret” sözünden yola çıkarak katkı vermek sorunlara çözüm olmak adına yeni oda binamızın alt katında bir mesleki eğitim alanı kurduk. Bu yeni oluşturduğumuz eğitim alanımızda ilk eğitimimizi yaklaşık 10 gün önce yaptık. Meslek alanında uzman isimleri çağırıyoruz bazen de Çanakkale’de bulunan uzmanlarımızı çağırıyoruz ve mesleki eğitimler veriyoruz. Böylelikle balık tutmayı öğretme noktasında yol almak istiyoruz ve bu çalışmalarımıza başladık. Biz oda olarak yapmamız gereken çalışmalarımızın yanında bu çalışmaları da yaparak fark yaratmaya ve temsil ettiğimiz esnaf kesimine faydalı olmaya çalışıyoruz” dedi.

“400 ÜYEMİZE 400 PERSONEL LAZIM AMA PERSONEL BULAMIYORUZ”
Berberler, kuaförler ve güzellik merkezleri olarak yaşadıkları en büyük sorunun eleman sıkıntısı olduğunu da belirten Engin,  “Bugün yaşadığımız en büyük sorunlardan biri odamıza kayıtlı esnafın yaşadığı personel sorunu. Bugün Çanakkale’de erkek kuaförü, bayan kuaförü ve güzellik merkezleri’ nin sayısı yaklaşık dört yüz. Bugün için ifade etmek istiyorum. Bu 400 üyemizin 400’ünede birer tane personel lazım. Bu sayıda eleman var mı? Yok. Neden bu personel talebi sayısını karşılayamıyoruz? Bunun birçok nedeni var. Son on yıldır ismini Z kuşağı dediğimiz bir kuşak var. Bu yeni nesil her türlü gelişmeleri çok iyi takip ediyor ve bu gelişmelere hemen ayak uydurabiliyor. Bu nedenle bu neslin mesleğimizi yapabileceğine inanıyorum. Bu nesli eğitmemiz lazım. Genç nüfusumuzu eğitip Türkiye’ nin önünü açmamız lazım. Bunu yapabilirsek hem istihdam sağlar hem de Türkiye’yi sıçratırız” dedi.

“HEDEFLERİMİZDEN VAZGEÇMEDİK”
Engin görevde bulunduğu 7 yıl içerisinde hedefine koyduğu ancak maddi yetersizliklerden dolayı bazı hedeflerine de ulaşamadığını belirterek, “Bu hedeflerime ulaşamamamız olmak bu hedeflerden vazgeçtiğim anlamına gelmez” dedi. Engin sözlerine şu cümleler ile devam etti: “Çanakkale Berberler ve Kuaförler Odası’na bundan önce hizmet eden tüm başkanlara ve personeline Allah razı olsun. Ben göreve geldiğimde Berberler ve Kuaförler Odası bilinen bir yer bir oda değildi. Biz ilk olarak bunu değiştirmek için çalıştık ve gayret gösterdik. Önce bilinir önce görünür olmak lazım. Öncelikle odamızı bilinir hale getirdik. Coronavirüs sürecinde hızlı hareket ederek odamıza bağlı esnaflarımızın işyerleri açılması öncesinde Çanakkale Belediyemiz ile birlikte hareket ederek işyerlerinin dezenfekte işlemlerinin yapılmasını sağladık. İhtiyacı olan oda üyesi esnaflarımıza koli yardımında bulunduk, sosyal yardımlar yaptık. Yani aslında oda olarak zaten yapmamız gereken ve olması gereken çalışmaları yaptık. Oda başkanları olarak başkanlık görevine seçildiğimde en büyük hayalim odamıza bağlı esnafların tüm malzeme ihtiyacını yani “sarf malzeme” diye ifade ettiğimiz malzemelerin tamamını kooperatif haline gelip bu kooperatif aracılığı ile oda üyelerimizin ihtiyacını karşılamaktı. Hakikaten bunu şu ana kadar yapamamış olmaktan dolayı üzgünüm ama bu düşüncemi de sonlandırmış değilim. Bu konuda hala daha bir yerden başlayacağım, yedi kişi başlayacağım, bu kooperatif konusuna en az 300 kişi evet der diye düşünüyordum ama olmadı. İnsanların bazı değişimleri çabuk kabul etmesi kolay olmuyor. Maalesef insanlar birbirlerine güvenmiyor, bu güveni sağlamak kolay olmuyor. Allah nasip ederse oda başkanlığı görevini önümüzdeki dönemde ben yapıyor olursam kooperatifleşme konusunun gerçekleşmesi için elimden geleni yapacağız. Ama şu an için bunu yapamadık. Bir başka yapmayı planladığım konu ise odamıza ait bir yerin satın alınarak odamıza kazandırılması ile ilgili. Ama maalesef bu hedefimize de ulaşamadık. Oda yeri satın alma işi neye dayanıyor? Odanın parasının olmasına dayanıyor. Tabii oda denince, odanın parası denince herkes odanın parası konusunu merak ediyor. Yeri gelmişken bu konuda da bilgi vereyim. Çanakkale Berberler ve Kuaförler Esnaf Odamızın 500 tane üyesi var. Üyelerimizin yıllık oda aidatı 300 TL. Basit bir matematik ile 500 üye yıllık 300 TL aidat toplam yıllık 150 bin TL yapar. Bu durum nasıl gerçekleşir 500 üyemizde 300 TL aidatlarını öderse. Bir yıl içerisinde oda tarafından üyelere verilen ücretli hizmetleri de eklersek bu rakam ile odanın 1 yıllık geliri yıllık 170-180 bin TL olur. Şu an odamızın kira gideri var, odamızda çalışan iki personelimiz var, odanın elektrik, su ve internet giderleri var. Bir yıl içerisinde temsil etiğiniz esnaf kesimine dağıtmanı gereken ürünler oluyor. Buna en iyi örnek maske ve dezenfektan. Tüm bu giderleri topladığımızda odamızın yıllık gideri neredeyse gelirine denk oluyor. Tabi tüm üyelerimizin yıllık aidatlarını ödediği varsayımı ile. Bu açıklamaları her oda başkanının her kurumun yapması lazım. Bu gelir gider açıklanmalı ki hem temsil ettiğimiz esnaflar hem de vatandaşlar bu konuda bilgi sahibi olsun. Unutulmamalıdır ki insanlar bilmediği konularda içi rahat olmaz bildiği konularda içi rahat olur. Bu arada odamızın herhangi bir ihtiyacı olursa oda üyelerimizin bu ihtiyacı karşılamak için destek olacağına eminim. Sadece benim hatrımla bu konuda benimle beraber yürüyecek arkadaşlarımın olduğunu biliyoruz. Bu arada tekrar ediyorum. Yapamadığımız hedeflerimizden vazgeçmiş değiliz. Odamız geldiği noktada, İŞKUR destekli Halk Eğitim Merkezi organizasyonu ile odamızın da dahil olduğu kurslar açıyoruz. Bu kurslarda önemli olan bir şeyde bu kursa katılan kursiyerlerin ücret alabileceği kurslar açıyoruz” şeklinde konuştu.

“BAŞARILI OLMAK İÇİN BANANECİLİĞİ BIRAKMAMIZ GEREKİYOR”
Değerlendirmesinin sonunda,“Toplumun bananecilik düşüncesinden kurtulması gerektiğini de ifade eden Engin,  “Temsil ettiğim meslektaşlarımı ve oda üyelerimizi en iyi şekilde temsil ettiğimi düşünüyoruz. Tüm üyelerimizin aklına takılan sorularını cevaplamaya hazırım. Ben buradayım her şey açık ve şeffaf. İşine gelmeyen birileri, kendi hesabı tutmayan birileri hizipçilik yapacaktır. Bu hizipçiler hiç bitmeyecektir. Ben oda başkanı olarak üyelerimin tüm sorularını yanıtlama ya hazırım. Bu odanın 540 üyesi var ve bu üyelerin 540’da biri benim. Diğer üyelerimiz de bu pay oranına sahip. Üyelerimiz odamıza gelsin ve merak ettiği her şeyi sorsun. Bu bananeciliği bırakmamız lazım. Odamızda, çevremizde, Çanakkale’de ve Türkiye’ de bu bananeciliği bırakmamız lazım. Hep beraber iç içe yaşadığımız Çanakkale’ de arkadaşlarımız büyüklerimiz abilerimiz herkes bananecilik duygusundan vazgeçmeli. Bazen on dakikamızı bir başka yere ayıralım merak edelim soralım doğrusunu öğrenelim. Bu ülkenin en çok ihtiyacı olduğu konu zihinsel çeşitlilik. Birilerinin hikayesine konu olmayalım. Artık bizde senaryo da ne yapacağımız bilelim. En büyük eksiğimiz birbirimizi tanımamak. Bu toplumsal bir eksiğimiz. Kenarda köşede duran çok değerli insanlarımız var bizim. Topluma çok faydası olacak insanlar var. Bu insanları bulalım ve onları ortaya çıkaralım. Ben bu oda üyelerinin temsilcisiyim. Görevimi layığı ile yaptığımı iddia ediyorum. Birilerinin hikayesine uyum sağlamıyoruz diye hakkımızda kötü konuşanlar olabilir. Bu düşüncedeki inşalar hiç bitmeyecektir. Biz görüşlerde çeşitlilik diyoruz, herkesten ses gelsin diyoruz” dedi.

Özel Haber: Ogün İnal