Tarlalarını ya da traktörlerini satışa çıkaran çiftçiler bankalara borçlu durumda olduklarını dile getirerek, “Kazanamıyoruz, böyle giderse üretimi bırakacağız. İşin içinden nasıl çıkacağız bilmiyoruz, çıkmaz bir yoldayız. Gemi su almış” dediler. Bankalara olan borçları nedeniyle üretmek zorunda olduklarını belirten çiftçiler fedakarlık yaptıklarını da vurgulayarak, “Gerekirse üç öğün salçalı ekmek yeriz ama dayanacak gücümüz kalmadı, biz toprağımızı satmak istemiyoruz, ama buna mecbur kalıyoruz” dediler.
 
İbrahim Büyüksöylemez- S.S Karacaören Tarım Kalkınma Kooperatif Başkanı:
“Üretici şu an çok zor durumda. Ürettiği maldan para kazanamıyor. Gübre 525 lira olmuş, mazot, tohum, ilaç ona keza. Üreten sattığı malı çok ucuza satıyor. O yüzden üretici kazanamıyor. Hayvancılık yapan da aynı. Çiftçi de kötü durumda, küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık yapan da. Kimisi tarla satıyor, kimisi bankalara borçlu. Kimisi traktörünü satmaya kalkıyor. Öyle ayakta kalmaya çalışıyor, durum bu.
Ali Kutlu-Üretici:
Bu sene tohumluk mısır ektim, benim dikmiş olduğum mısırın dönümü iki parça, 52 dönüm. 52dönümden 42 bin lira para geldi. Ben bu parayla ne bakamı ödeyebilirim, ne kooperatifi ödeyebilirim. Hiçbir şey ödeyemem. 35 bin lira kira veriyorum. Dönümüne attığım gübre 70-80, belki 100 kiloyu buldu. Ayrıca damlama ve sulama parası var. Sulama birliklerinden kapalı sistemle sulamaya peşin ödeme yapıyoruz. Ben bunların hangisinin içinden çıkacağım?”
Mehmet Ali Yücel- Üretici:
“Ben 70yaşımdayım, 70 yaşından sonra ben ne yapayım? Şu anda domates 1 lira 800 kuruş. Bu ayda işçi parasını ödemiyor. İstanbul’da 6-7 liradan satılıyor. Bakın bu tarım nereye gidiyor? 1000 dönüm yerim var, Çanakkale’de gayrimenkullerim var, hepsi bankadan ipotekli. Biz aç dururuz toprak satmayız, salçalı ekmeği üç öğün, bir hafta yeriz, ama dayanacak gücümüz kalmadı. Mecbur satacağız, ben üretmek için uğraşıyorum. Benim kendime ait 2-3 trafom var, yarısı kesik, yarısını kestirmedik. Şimdi açtırmak için tekrar para ödüyoruz. Çiftçinin borcu bitmez, bu mazotla, bu gübreyle. Geçen sene gübreler bedava geldi. Ben 100 ton gübre kullanıyorum, çeltikte en az 100-200 kilo gübre atıyoruz. Atmasak olmaz. Domatesin ilacını ödeyemeyiz. Biz çalışmak istiyoruz, biz mecburuz çalışmaya. Sokmuşuz çamurun içine kafamızı, bankalara borçluyuz, o yüzden üretmeye mecburuz. Başka gidecek yerimiz yok. Ben malımı koydum depoya, şimdi icralarla uğraşıyorum. Çiftçi çok mağdur, iki iki dört.”
Mümin Biçer- Üretici:
“Domatesin maliyetleri, girdileri çok yüksek. Böyle giderse biz artık domates üretemeyeceğiz. 10 seneden beri değişiyor fiyatlar. Sezon başında aldığımız gübre 105 lirayken, şimdi oldu 350 lira. İlaç öyle. 1 liraya domates satıyoruz, girdiler 3 lira. Ama domates 1 lira, nasıl olacak bu iş? İşin içinden nasıl çıkacağız, çıkılmaz bir yoldayız. Gemi su almış.  Gittiğimiz yer belli değil, para kazanmak da çok zor.”
Mine Tarım (Kaynak: Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan Youtube Kanalı)