Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan Mart ayı Belediye Meclisi gündeminde termik santrallere kömür tedariki başta olmak üzere çeşitli zeytinlik alanların maden sahasına dönüştürülmesine olanak veren yönetmeliği gündeme taşıdı.

Belediye Başkanı Ülgür Gökhan duruma isyan ederek, “Zeytinlikler kesilince nasıl bir kamu yararı olacağını bilemiyorum. Çıkartılan yönetmeliğe göre, zeytinlik yok edilerek çıkartılan kömürden elektrik üretilecekmiş. Zeytinlik olarak görülen alanlara neden ruhsat verildiğini, sonrada buradaki zeytinlikleri taşınacak diyorlar. Taşıyamıyorsan kes, işin bitince rehabilite edilecek deniyor. Bir yönetmelik bu kadar uzun cümle içeriyorsa bilin ki burada bir tuzak vardır. Bir an önce bu yönetmeliklerin iptal edilmesi gerekiyor. Türkiye zaten sıvı yağ açığı olan bir ülkedir. Bir tarafından delinirse bu Zeytin Yasasını bunun arkası gelir artık. Bu kamu yararı değil; kamu vicdanını zedeleyen bir durumdur” dedi.
 
“ÇEVRE TECAVÜZLERİ BİTMİYOR. MÜCADELEYE KARARLIYIZ”
Belediye Başkanı Ülgür daha sonra gündeme Terziler-Serçeler yakınında, Atikhisar Barajı su toplama havasına 1600 metre uzaklıkta projesi bulunan Altın madenciliği faaliyetinin ÇED raporunun iptal edilmesine rağmen küçük değişiklikler yapılarak aynı şirketin aynı bölge için yeniden ÇED süreci başlatmasına da tepki gösterdi. Gökhan, “Tabİi çevre tecavüzleri bitmiyor. Kadın katliamı gibi çevre tecavüzü de bitmiyor. Biliyorsunuz Terziler-Serçeler Altın Gümüş madeni projesinin ÇED raporu iptal edilmişti. Burası neden önemli? Bizim su havzasına 1600 metre uzakta. Kirazlı daha uzaktaydı. Gidip gördük; çayın içinde sondaj yapıyorlar. Bu arada ÇED iptal edildi, haliyle ruhsatları da iptal oldu. Şimdi burada 11 Şubat 2022 tarihinde yeni bir başvuru dosyası bakanlık sitesinden duyuruldu. 30 Martta halkın katılım toplantısı var. Orada değil; burada yapılacakmış şeklinde şaşırtma var. Hâlbuki aynı bölge. Gidip yine mücadele edeceğiz; işimiz gücümüz mücadele ile geçiyor. Kirazlı ile ilgili yargılanıyoruz. Umurumda bile değil; çevre için yargılanmaktan onur duyarım. Burası içinde mücadelemizi yapacağız, suyumuzu da koruyacağız. Ama bu kadar da yüzsüzlük olmaz diye düşünüyorum” dedi.
“FARKLI BİR BAKIŞ AÇISIYLA DA BAKILABİLİR”
Zeytinlik Yönetmeliğine gösterilen tepkilere yanıt veren AK Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel ise, “Zeytinlik yönetmeliği henüz yeni. Farklı bir bakış açısıyla da bakılabilir. Covid-19 sonrası enerji de özellikle dışa bağımlı olduğumuz için bu tür dünyayı etkileyen olaylar nedeniyle fahiş dalgalanmalar oluyor. Bakanlıklar gibi kurumlarda ortak akıllara göre yönetmelikler ve yeni yöntemlerle kamuya hizmet etmektir. Elektrik üretirken; doğalgaz fiyatlarını görünce elektrik enerjisi üretiminde de milli olalım düşüncemiz var. Bunu da kömürle karşılama durumu hâsıl olmuş; yönetmeliğe göre buralarda zeytinlik varsa taşınacaklar, taşınacak durumda değil ise; sanki her maden yanında zeytinlik varmış gibi, devlet madencilere peşkeş çekiyormuş algısı yaratılıyor. AK parti döneminden önce 80 milyon olan zeytin ağacı sayısı bugün 180 milyondur. Zeytinliklerde yüzde 5 oranında imar vardı, bu oranı kaldırdık. AK Parti ayrıca zeytin ağacı konusunda hedef koymuştur; İspanya’dan sonra en çok zeytin ağacına sahip ülkeyiz. Zeytin diken üreticilere teşvikler veriyoruz. Zeytin kanunu diye bir kanun çıkaran bir devlet, zeytin konusunda zeytinliklerimiz değerli sahip çıkmalıyız. Ama körfez bölgesinde özellikle CHP’li belediyelerde, Kazdağları’ndaki zeytinliklerin imara açılmaması konusunda daha samimi davranmaya davet ediyorum” dedi.
Ogün İnal