Açıklamada “insanca yaşamak istiyoruz” diyen Sandıkçıoğlu “ne Memur Sen’in satış Sözleşmesi’ni,  ne TÜİK’in sahte enflasyonu’ nu, ne de hükümetin yüzde 25 sefalet zammını kabul etmiyoruz “ dedi.

EMEKLİLERİN TAMAMI ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA MAAŞ ALIYOR
KESK Dönem sözcüsü Ayşegül Sandıkçıoğlu, Çanakkale KESK Şubeler Platformu adına basın açıklaması yaptı. Sandıkçıoğlu açıklamasında memur ve emeklilere yapılacak zam oranının %25 olmasına isyan ederek “ Yeni yılın bu ilk günlerinde, insanca bir yaşam, güvenli bir gelecek, güvenceli bir iş için mücadele etme zorunluluğu her zaman olduğundan daha zaruri bir şekilde karşımızda duruyor. AKP iktidara geldiğinde asgari ücretin altında emekli maaşı yokken, bugün emeklilerin neredeyse tamamı asgari ücretin altında maaş ve ücretlere mahkum edilmiş durumda. Yine 2002 yılında ortalama kamu emekçisi maaşları asgari ücretin 3 katı seviyesindeyken; her geçen gün asgari ücret düzeyine yaklaşıyor. Diğer yandan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen ucube sistemle birlikte yasama, yürütme ve yargı dışında başta Merkez Bankası ve TÜİK olmak üzere tüm kamu kurumları Cumhurbaşkanı’nın talimatları ile çalışıyor. 20 yıllık AKP iktidarında yasaklanmayan bir tane bile grevin olmadığı ülkemizde; yıllardır dillerinden düşürmedikleri ‘hedef 2023’ söylemi ile ülke ekonomisi batağa sürüklenirken, yandaş sendika Memur Sen’le birlikte imzalanan satış sözleşmeleriyle Kamu Emekçileri açlığa mahkum ediliyor.” dedi.

ATILAN ADIMLAR EMEKÇİSİNİN TALEPLERİNİ KARŞILAMAKTAN ÇOK UZAK
Sandıkçıoğlu açıklamasının devamında “Siyasi iktidarın emekçiler adına seçim yaklaşırken sanki bir lütuf olarak attığı bazı adımlar gerçekte emekçilerin taleplerini karşılamaktan oldukça uzaktır. Asgari ücrete yapılan %55 zam, TÜİK’ in talimatla açıkladığı verilerle düzenlendiği için, açlık sınırı rakamlarının altındadır ve reel bir artış değildir. EYT ile ilgili yapılacak düzenleme ise emekçilerin yıllar önce ödediği primler ve dönemin yasalarına göre hak ettikleri emeklilik hakkının yıllar sonra verilmesi yanı sıra muhalefet partileri ile EYT platformunun mücadelesi sonucudur. Memur Sen, 2023 yılının ilk altı ayı için %8 zam oranının altına imza atarak bir kez daha Kamu Emekçilerini satış sözleşmesine mahkum etti. Bununla beraber TÜİK’ in açıklamış olduğu Aralık ayı enflasyon rakamı yüzde 1,18 olurken 2022’de yıllık bazda enflasyon yüzde 64,24 oranında gerçekleşmiş görünüyor. Ancak Konfederasyonumuz kapsamında çalışma yapan BES/AR’a göre ise kamu emekçilerinin yıllık genel enflasyonu yüzde 64,24 değil, yüzde 145,33 olarak gerçekleşmiştir. Hatta yine kamu emekçilerinin yıllık gıda enflasyonu ise yüzde 216,30 oranında gerçekleşmiştir.” ifadelerine yer verdi.

%25 ZAM, AÇLIK, SEFALET VE YOKSULLUK DEMEK
Sandıkçıoğlu açıklamasının sonunda “ne TÜİK'in sahte enflasyonuna ne de Memur Sen'in satış sözleşmesine teslim olmayacağız” ifadelerine yer vererek açıklamasını şu cümleler ile tamamladı. “Açlık sınırı: 9.017 TL, Yoksulluk Sınırı: 29.385 TL, Bekar bir çalışanın yaşama maliyet: 12.172 TL. Bu rakamlar karşısında hükümetin kamu emekçisine dün yapmış olduğu yüzde 25 oranındaki sözde zam ise tüm kamu emekçileri için açlık, sefalet ve yoksulluktan başka bir şey anlam ifade etmediği gibi tüm kamu emekçilerini topyekun yoksulluk sınırının altına itiyor. Buradan bir kez daha ifade ediyoruz! Ne TÜİK’in enflasyonu ne de Memur Sen’in satış sözleşmesine teslim olmayacağız! Toplu sözleşme süreçlerinde kamu emekçilerini satan, sonra kapı kapı ek zam dilenen Memur Sen yöneticilerini ve kamu emekçilerini bu sefalet ücretine mahkum eden siyasi iktidarı buradan bir kez daha protesto ediyoruz. Kamu emekçilerinin onurlu sesi olarak bir kişinin iki dudağı arasından çıkan yüzde 25’lik sefalet oranını kabul etmiyoruz. Bu nedenle tüm kamu emekçilerini konfederasyonumuz çatısı altında örgütlenmeye ve hayatlarımız için mücadeleye çağırıyoruz. Sadaka değil gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz, grev hakkımızla ilgili yasal düzenleme istiyoruz! Ne TÜİK'in sahte enflasyonuna ne de Memur Sen'in satış sözleşmesine teslim olmayacağız! İnsanca bir yaşam, güvenceli bir iş, güvenli bir gelecek için mücadeleyi daha da yükselteceğiz!”

Murat Çağlayan