Apaydın “Yemeğinizde Kıyma Yok, Ama Sözleşmenizde İşçi Kıyımı Çok!” başlığı ile yaptığı basın açıklamasında “Yemek Yapmayı Bilmiyorsunuz Ama İşçilerin Hakkına Girmeyi İyi Biliyorsunuz!” dedi.

YEMEK ŞİRKETLERİNİN YAŞATTIĞI SORUNLAR BİTMİYOR
Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi yemekhanesinde yemek veren şirket ile ilgili sorunların bitmek bilmediğine dikkat çeken Apaydın Yemeklerin içinden çıkan kurtçuklar, sinekler, hijyene aykırılıklar, etsiz, kalitesiz ve vasat yemekler defalarca kamuoyuna yansıdığını yemek şirketinin şimdide işçilerine kölelik sözleşmesi dayattığını ifade ederek “Kentimizin en büyük ve en önemli hastanesi Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’nin yemek şirketleriyle ilgili sıkıntılar bitmek bilmiyor. Yemeklerin içinden çıkan kurtçuklar, sinekler, hijyene aykırılıklar, etsiz, kalitesiz ve vasat yemekler, sürekli ihale değiştirilmesi gibi sorunlar, basına ve kamuoyuna daha önce defalarca yansımıştı. Bu sefer de, yemek ihalesini kazanan şirketin işçilere yönelik “kölelik sözleşmesi” dayatmasıyla karşı karşıyayız. 01.03.2023-31.05.2023 tarihlerini kapsayan 3 aylık kısa süreli ihaleyi, RD TURİZM GIDA İNŞ. SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. isimli şirket kazanmıştır. Bu şirketin sahibi, bir önceki yemek ihalesini de diğer şirketi üzerinden almıştır. Taşeron sisteminde her zaman olduğu gibi makyaj değişmekte ama içerik aynı kalmaktadır. Yemekleri yapan işçiler uzun yıllardır Hastanede çalışmasına rağmen, ihaleleri alan farklı firmalara girdi-çıktıları yapılmaktadır. Birçoğu köklü ve kurumsal olmayan, üzerlerine kayıtlı hiçbir malvarlığı ve sermaye bulundurmayan bu yandaş “masa sandalye” şirketlerine ulufe niteliğinde ihaleler dağıtılmakta, servet transferi yapılmaktadır. Hastane eliyle ihya edilen bu şirketler, ihale sona erince tası tarağı toplayıp gitmekte, işçilerin hak ve alacaklarını hiçbir şekilde ödememekte, tüm borçları Hastaneye kalmaktadır.” ifadelerine yer verdi.

YEMEK ŞİRKETİ İŞÇİLERİNE KÖLELİK SÖZLEŞMESİ İMZALATMAYA ÇALIŞIYORLAR
Adaydın, yemek şirketinin asgari ücretli çalışanlarına inanılmaz ağır bir sözleşeme imzalattırmak istediklerini ifade ederek “İşçilere dayatılan 3 Aylık İş Sözleşmesi, hiç utanmadan sıkılmadan “Silikon Vadisinde gizli araştırma projesi yürüten bilişim şirketi sözleşmesi” gibi düzenlenmiştir. Gören de, ortada kurumsal bir firma ve aşırı gizlilik gerektiren bir süreç var zannedecek! İşçilere altı üstü asgari ücret verilirken ve yapılan iş sadece yemek pişirme ve dağıtma iken, işveren lehine; Sürgün niteliğindeki farklı illere çalışmaya gönderme hakkından, Angarya niteliğindeki ücretsiz telafi çalışmasından, Gizlilik ve rekabet yasağının ihlalinden, 50 bin TL gibi fahiş tazminat ve ücretin 10 katı gibi abartılı cezai şart rakamlarından, Keyfi fesih nedenlerinden geçilmeyen sözleşme hükümleri, MODERN KÖLELİK koşullarını dayatmaktadır.

ÇANAKKALE MEHMET AKİF ERSOY DEVLET HASTANESİ İDARECİLERİNİ UYARIYORUZ
Apaydın, açıklamanın sonunda şu ifadelere yer verdi. “Yüksek ihale bedelini cebe indirip, Hastanenin mekân ve imkânlarından sınırsız faydalanıp, kalitesiz ve adi gıda malzemeleriyle, yağlarla, kıymasız, etsiz, proteinsiz yemek yaparak,  personel yemeği ve hasta yemeklerini BERBAT şekilde yaparak sağlık çalışanlarının, hasta ve hasta yakınlarının sağlığıyla oynayan, işçileri köle gibi kullanarak sineğin yağını çıkarırcasına kar eden şirket yetkililerini ve Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi İdarecilerini uyarıyoruz. Bu sürecin tüm vebali ve sorumluluğu üzerinizdedir. Gün gelecek devran dönecek, hukuk ve yasalar önünde hesap vereceksiniz. Halkın sağlığıyla oynamak neymiş göreceksiniz. Yemekhane emekçileri yalnız değildir. Sendikamız tüm gücüyle, üyeleriyle, fiili meşru mücadelesi ve hukuki desteğiyle yanınızdadır.”
Murat Çağlayan