2024 yılının Mayıs ayı verilerine göre YD-ÜFE, bir önceki aya kıyasla %0,42 artarak yükseliş eğilimini sürdürdü. Özellikle imalat ürünlerindeki yıllık %65,34'lük artış dikkat çekerken, sanayinin madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe %73,45, imalat sektöründe ise %65,34'lük artışlar gözlendi. YD-ÜFE'nin önceki yılın Aralık ayına göre %14,11, önceki yılın aynı dönemine göre ise muazzam %65,48 yükseliş kaydetmesi ekonomi çevrelerinde derin analizlere yol açtı. Ana sanayi grupları incelendiğinde ise ara mallarında %58,94, dayanıklı tüketim mallarında %71,72, dayanıksız tüketim mallarında %67,34, enerjide %75,80 ve sermaye mallarında %70,72 oranlarında artışlar görüldü. Sektörel bazda madencilik ve taş ocakçılığı %2,85, imalat sektörü ise %0,37'lik aylık artışlarla yükselişini sürdürdü. Özellikle enerji sektöründe %8,25'lik düşüş yaşanırken, ara mallarında %0,94, dayanıklı tüketim mallarında %1,68, dayanıksız tüketim mallarında %0,67 ve sermaye mallarında %0,73 oranlarında artışlar gözlendi. Ekonomistler, bu verilerin yüksek enflasyon baskılarını artırabileceğini belirtiyor. YD-ÜFE'nin gösterdiği yüksek artışlar, üretim maliyetlerindeki yükselişin tüketici fiyatlarına yansıma potansiyelini taşıyor. Bu durum, Türkiye'nin ithalat bağımlılığı ve döviz kurlarındaki dalgalanmalarla birleşince ekonomik istikrar açısından endişe yaratıyor. Öte yandan, uluslararası piyasalarda talep koşullarının da bu artışlarda etkili olduğu vurgulanıyor. Küresel ham madde fiyatlarındaki oynaklık ve tedarik zinciri sorunları, yerel üreticilerin maliyetlerini artırarak ihracat rekabetini olumsuz etkileyebilir. Bu çerçevede, Türkiye ekonomisinin yakın dönemdeki büyüme ve enflasyon hedefleri üzerinde YD-ÜFE'nin belirleyici bir faktör olacağı öngörülüyor. Merkez Bankası'nın aldığı politika kararları ve piyasa düzenlemeleri, bu dalgalanmaların ekonomik istikrar üzerindeki etkilerini minimize etmeye yönelik kritik önem taşıyor.
Haber Merkezi