Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, üniversitelerin öğrencileri hayata hazırlaması gerektiğini belirterek, "Öğrencilere 1 tane değil 2'şer, 3'er altın bileziği takmak zorundayız. Yoksa sadece okula gidip, sınavlara girip, başarılı olup, diploma almakla ne yazık ki hem mutlu olunamıyor hem de meslek sahibi olunamıyor" dedi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Breaking News Turkey’den Elif Tayhan’a özel açıklamalarda bulundu. Üniversite bünyesindeki çalışmalar hakkında bilgi veren Erenoğlu, OSB'lerle ciddi iş birliği içerisinde olduklarını ifade ederek, kendini ifade eden, inisiyatif olan ve rol oynayan mezunlar verebilmek için çalıştıklarını vurguladı.
"32 Yıllık, Kurumsal Bir Üniversite"
Yaklaşık 1 yıldır güzel ve verimli bir dönem geçirdiklerini ifade eden Erenoğlu, "Aslında 1992 yılında kurulmuş bir üniversite ve 3 Temmuz'da 32. yılını kutladık. 32 yılın vermiş olduğu bir kurumsallık vardı, yapılan çok güzel işler vardı. Biz bunları daha iyi yapma noktasında çalıştık. Özellikle kalite odaklı ve uluslararasılaşma hedefiyle yol aldık. Bu konuda hızlı şekilde ilerlemeye devam ediyoruz. Sağlık alanı bir üniversite için çok önemlidir. Tıp Fakültesine bağlı Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanemiz, yine Diş Hekimliği Fakültesine bağlı Ağız ve Diş Sağlığı Araştırma, Uygulama Merkezimiz var. Bu merkezlerimiz insanlarımıza ve bölgemize doğrudan yönelen iki kapımız. Burada hem öğrenci yetiştiriyoruz hem de uzmanlık eğitimi veriyoruz. Yine akademisyenlerimiz araştırma ve geliştirme faaliyetlerini yürütüyor. Yine sosyal ve toplumsal katkı da çok önemlidir. Hastanemiz, bölge hastanesi konumunda ve alanında uzman, profesör ve doçent öğretim üyelerimizin destekleriyle uzman hekimlerimiz yetişiyor ve halk sağlığına destek veriyor" diye konuştu.
"Kampanyaya Herkes Destek Olabilir"
Özellikle son dönem yapay zeka gibi teknolojinin de eğitimde ve tıpta kullandığına dikkat çeken Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, "Bu kapsamda anjiyo, doppler, ultrason gibi temel araç gereçleri sürekli yeniliyoruz. Bölgemizdeki büyük ve orta ölçekli sanayiciler de destek oluyor. Hatta geçenlerde bir kampanya başlattık. Yapay zeka destekli MR cihazı, yine kanser tanı cihazı olan Pet-CT cihazının üniversitemize kazandırılması noktasında kampanya başlattık. Bu konu ulusal basında da yer aldı. İnşallah 2 ay içerisinde bu cihazları üniversitemize kazandıracağız. Bu kampanyaya herkes destek olabilir. Hastanemizin internet sitesinde bütün bilgiler yer alıyor. Halk sağlığına bu cihazları kavuşturmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. "30
Öğrenciye İş Garantisi Verildi"
Kültür ve sanat alanında da güzel çalışmalar yapıldığını belirten Erenoğlu, "Konservatuarı, müzik ve sahne sanatları fakültesine dönüştürdük. Muhteşem bir ekip var, 181 etkinlik var ve bu etkinlerin neredeyse tamamı şehirde olacak. Sayısız etkinlikler ve festivaller düzenleniyor. Çanakkale'nin kültür ve sanatında bir nevi lokomotif görevi görüyoruz. Yine OSB konusunda da çalışmalarımız olacak. Bu konuyu çok önemsiyoruz. Çanakkale ve çevresinde büyük altyapı yatırımları oldu. Özellikle Çanakkale'de OSB sayısı ciddi şekilde arttı. OSB'lerle görüşmelerimiz oluyor. Gıda, denizcilik, turizm, tarım gibi sektörlerin istihdam noktasında ihtiyacı olan nitelikli elemanları artık üniversitemizde yetiştiriyoruz. İstihdam garantili bir üniversite olma yolunda hızlı bir şekilde ilerliyoruz. Aday öğrencilerimize de ilan etmiş olayım: Birçok fakültemiz ve meslek yüksekokulumuzda iş başı eğitimli eğitim ve öğretim modelini uyguluyoruz. Bu konuda sektörün ve sanayicilerin de teveccühü oldu. Denizcilik konusunda Türkiye'de ilk 2'deyiz. Bunu hemen fırsata çevirdik, Denizcilik Meslek Yüksekokulunu kurduk. Su altı kaynakçılık bölümünü kurduk, 30 öğrenci alıyoruz ve 30 öğrenciye, sektörde bir firma iş garantisi verdi. Gemi inşaatı ve denizcilikle ilgili tüm öğrencilerimize birebir uygulama yapabilecekleri ülkemizin alanında en nitelikli simülasyon merkezini kuruyoruz. Bu konuda Türkiye'nin lideri olacağız. Özel sektörde ciddi bir hibemiz de var" dedi.
"Diploma 165 Ülkede Geçerli Olacak"
Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, "Üniversiteler lokasyon, peyzaj ve konumlarına göre sıralandı. İstanbul'daki 3 üniversitenin ardından 4. sırada yer alıyoruz. Yine Üniversiteler Arası Araştırma Laboratuvarlarının sıralaması daha dün açıklandı. Geçen sene 24. sıradaydık, bu sene 9. sıraya yükseldik. Bunlar genel memnuniyet anketleri... Ulusal ve uluslararası indeksler var. Buralarda da sürekli bir yükseliş trendindeyiz. Yapılan her çalışmanın indekslenmesi için yaklaşık 2 sene geçmesi gerekiyor. Önümüzdeki sene Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak daha da iyi noktalara geleceğiz. Kalite ve akreditasyon konusunda çok önemli. Yaptığımız her işin belirli bir kalite ve standartta olması gerekiyor. Bunu da denetleyen kurum ve kuruluşlar var. Biz 2 hafta önce YÖKAK dediğimiz YÖK'e bağlı kurum tarafından bir değerlendirmeye tabi tutulduk. A'dan Z'ye 400 kriter değerlendirildi ve olumlu geçti. Önümüzdeki hafta raporu bekliyoruz. Bu rapor ile önümüzdeki 5 yıl uluslararası geçerliliği olan kurumsal akreditasyonunu almış olacağız. Bu üniversitemizin diploması için de çok önemli olacak. Mavi etiketli diploma sahibiyiz, yani üniversitemizden diplomasını alan bir mezunumuzun diploması 165 ülkede geçerli. Bu ülkemizde, az üniversitede var" diye konuştu.
"Meslek Seçimi, Eş Seçiminden Daha Önemli"
"Sektörler; kendini ifade eden, inisiyatif olan, rol oynayan mezunlar istiyor" diyen Prof. Dr. Erenoğlu, "Bizde bu konuda yurt dışındaki iyi örnekleri aldık. Sosyal transkript uygulaması başlattık ve bu Türkiye'de bir ilk. Sadece derste başarılı olmakla, hayatta da başarılı olunmuyor. O nedenle öğrenci kulüpleri kurduk. Sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal tüm etkinlikleri aynı ders transkripti gibi hazırladık. Öğrenci bilgi sistemine kanıtlarıyla birlikte yani katılım belgesi, fotoğrafları ve tutanakları yüklüyorlar, danışmanları bunları onaylıyor. Mezuniyetten sonra öğrencilere diploma, not transkripti ve sosyal transkript veriyoruz. Z kuşağı gerçekten araştırmacı bir kuşak ve zaten teknolojinin içerisine doğdular. Sınav sonuçları birkaç gün önce açıklandı ve benim kişisel e-mailime onlarca soru geliyor. Öğrenciler, 4 yıl sonranın mesleğini seçmek durumunda, dolayısıyla bilinçli tercih çok önemli. O nedenle üniversiteleri araştırmaları gerekiyor. Bence meslek seçimi, eş seçiminden daha önemlidir. Makine, teknoloji, yapay zeka gibi alanlar çok önemli. Üniversiteler olarak yeni bölümler açmanın yanı sıra mevcut bölümlere de bu yapay zekayı eğitim planlarına dahil etmemiz, öğrencileri de hayata bu şekilde hazırlamamız gerekiyor. 1 tane değil 2'şer, 3'er altın bileziği bu çocuklara takmak zorundayız. Yoksa sadece okula gidip, sınavlara girip, başarılı olup, diploma almakla ne yazık ki hem mutlu olunamıyor hem de meslek sahibi olunamıyor. Biz üniversiteler olarak bu dönüşüme hızlı bir şekilde ayak uydurmuş durumdayız, eğitim planlarına dahil edip, öğrencilerimizi hayata hazırlamak zorundayız" ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi