Bu kapsamda, 9 baraj ve 12 gölete toplamda 1 milyon 750 bin balık yavrusu bırakıldı. Proje, su ürünleri kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını sağlamak, iç sularımızdaki balık stoklarını takviye etmek ve ekonomik değeri yüksek balık türlerini artırmak amacıyla hayata geçirildi. Çanakkale’deki su kaynaklarına bırakılan balık yavrularının büyük çoğunluğunu sazan balığı oluştururken, doğal alabalık, çipura, levrek, kalkan, granyöz, mersin balığı, lahoz ve yayın balıkları da bu kapsamda suyla buluşturuldu.
Sürdürülebilir Balıkçılığın Önemi
Bu yılki balıklandırma çalışmaları, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen balıklandırma programının bir parçası olarak dikkat çekiyor. Bakanlık yetkilileri, su ürünleri kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, kırsal bölgelerde yaşayan vatandaşların kaliteli, ucuz ve sağlıklı gıda ihtiyaçlarının karşılanması, kıyı balıkçılığı ile ticari ve sportif amaçlı balıkçılığın desteklenmesi gibi hedeflere ulaşmayı amaçlıyor. Balıklandırma çalışmaları, su kaynaklarının biyolojik çeşitliliğini artırmak ve balık popülasyonlarını zenginleştirmek için büyük bir adım olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, bu tür projeler kıyı bölgelerindeki balıkçılar için ekonomik fayda sağlayarak, bölgesel kalkınmanın desteklenmesine katkıda bulunuyor.
Gelecek Nesillere Miras
Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü, yürütülen projelerin gelecekte de devam edeceğini ve su ürünleri kaynaklarının gelecek nesillere miras olarak bırakılmasını sağlayacaklarını belirtiyor. Bu yılki balıklandırma çalışmaları, Çanakkale’deki su kaynaklarının biyolojik çeşitliliğini artırma ve balık popülasyonlarını koruma hedeflerinin bir parçası olarak sürdürülüyor. Balıklandırma çalışmalarıyla ilgili olarak yapılan açıklamalarda, “Bu tür projeler sayesinde su kaynaklarımızın sürdürülebilirliği sağlanacak ve bölgedeki balıkçılık faaliyetlerinin desteklenmesi mümkün olacaktır” denildi. Çanakkale’deki su kaynaklarına bırakılan balık yavruları, hem doğal ekosistemlerin desteklenmesi hem de yerel ekonomilerin güçlendirilmesi açısından büyük bir önem taşıyor. Çanakkale halkı, bu tür projelerin bölgenin doğal dengesini korumak ve balıkçılık sektörünü desteklemek adına önemli bir adım olduğunu belirtiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen bu balıklandırma programı, bölgedeki su kaynaklarının ve biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik önemli bir katkı sunuyor ve gelecekte de benzer projelerin devam etmesi bekleniyor.
Balık Salımına Minikler de Katıldı
Balık salımına Çanakkale Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı ana okulundan öğrenciler de katıldı. Miniklere balık yetiştirilmesi, balık çeşitleri ve daha bir çok konuda bilgilerin verildiğini dile getiren Çanakkale Tarım ve Orman Müdürü Nazan Türkarslan “Anasınıfı çağındaki çocuklar, çevre konusunda en duyarlı hale gelebilecekleri yaş grubundadır. Bu dönemde kazanılan alışkanlıklar, ilerleyen yıllarda da sürdürülebilir davranışlara dönüşebilir. Çocukların balıkların isimlendirilmesi, suya etiket yapıştırılması gibi etkinliklere katılması, onların öğrenme sürecini daha eğlenceli ve kalıcı hale getirir. Bu sayede teorik bilgiler, somut deneyimlerle pekiştirilir. Suyun önemi ve canlılar üzerindeki etkisi, çocuklara basit bir dille anlatılarak, onlarda su kaynaklarına karşı duyarlılık oluşturuyoruz. Bu farkındalık, gelecekte daha bilinçli tüketim alışkanlıkları geliştirmelerine katkı sağlar. Anasınıfı öğrencilerine yönelik yapılan bu tür etkinlikler, sadece çocukların değil, tüm toplumun çevre bilincini artırmak için önemli bir adım. Eğitim odaklı bu yaklaşım, gelecek nesillerin daha yaşanabilir bir dünya için çaba göstermelerini sağlayacak" dedi. Yapılan konuşma ve verilen eğitimler sonrasında Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen 2024 Yılı Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi kapsamında İpsala Su Ürünleri Üretim İstasyonundan teslim alınan1 milyon750 bin adet aynalı sazan balığı yavrusu Çanakkale Merkez başta olmak üzere 9 baraj 12 gölete trenle bırakıldı.
Murat Çağlayan