Çanakkale Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Kaya Üzen son günlerde kamuoyunun gündemine oturan ve geniş protestolara sebep olan Kirazlı’daki altın madeni ile ilgili değerlendirmede bulunarak, açıklama yaptı.
Kirazlı konusunda en önemli sorunun yetkili kurumların kamuoyunu doğru bir biçimde aydınlatmaması olduğunu aktaran Üzen; “Sosyal medyada çok yanlış ve yanıltıcı bilgiler dolaşmaktadır. Ağaç kesimleri, çıkarılacak madenlerin miktarı, süreleri, istihdam miktarı konusunda kamuoyuna doğru ve sağlıklı bilgi verilmelidir” dedi.
Kaya Üzen, bir işadamı olarak madenlerin çıkarılmasına karşı olmadıklarını ancak Çanakkale’nin çok farklı özellikleri olan bir coğrafya olduğunu da unutmamak gerektiğine değinerek, “Dünyanın en önemli ve en güzel boğazlarından birisi Çanakkale’de. Dünya tarihinin en önemli kültürel mirasları Çanakkale’de. Türkiye’ye en nadide, en leziz ve en doğal gıdaları sunan Çanakkale. Yüzyıllardan beri süregelen ve çok sağlıklı bir mutfak kültürüne sahip olan Çanakkale’nin bu miraslarının bozulmaması, korunması ve gelecek nesillere de taşınması gerekmektedir ifadelerini kullandı.
Kirazlı’da çıkacak olan altının değeri, yurt dışına transfer edilecek miktarı, ÇED raporları, maden çıkarılması ile ilgili ruhsat süreleri konusunda kamuoyunun yeterince bilgiye sahip olmadığını ifade eden Kaya Üzen “Çıkarılan altın ile kaybettiğimiz tarımsal değerleri iyi değerlendirmemiz gerekir. Bu konuda son günlerde uluslararası kuruluşlar da harekete geçti. Burada ülkemizin dünyaya kötü görüntüler verilmesinden, imajımızın bozulmasından ve çevreye duyarsız bir anlayış sergilenmesinden kaçınmalıyız “ dedi.
Borsa Başkanı Üzen; “Çanakkale Ticaret Borsası olarak biz tarımın, tarımsal üretimin ve çevreye duyarlı tarımsal sanayinin meslek kuruluşuyuz. Burada bu değerleri korumak bizim en önemli önceliğimizdir. Burada gene ortaya çıkacak sağlık sorunlarını, turizm gelirlerindeki azalmayı da dikkate almalıyız. Elde edeceğimiz değer ülkemizin gelecek nesillerini tehdit edecek bir sağlık sorunu oluşturacaksa bunu çok iyi hesaplamalıyız. Zenginleşmenin maliyeti sağlık olmamalıdır. Çanakkale sağlıklı insanların, organik, sağlıklı ve markalaşmış ürünlerin ev sahibi. Bu değerlerimizi çok sıkı korumalıyız. Sosyal medyada haberler ve bilgiler çok hızlı biçimde yayılıyor. Toplum farklı ve yanlış biçimde bilgilendiriliyor. En azından bu kirliliği düzeltmek bu ülkede yaşayan hepimizin birinci görevidir. Çünkü çocuklarımıza sadece sevgi değil aynı zamanda da sağlıklı bir çevre bırakmalıyız “ dedi.