.

Virüs günleri başladığından beri sokağa çıkmadık.
.
Çıkıp ne yapacağım ki zaten?
.
Allah’a şükür emekli maaşımız var, fazla ihtiyacımız da yok.
.
İyi de:
Ya bizim berber Metin ne yaptı acaba?
.
Ya terzilerden
Banu,
Zeki,
Necmi Ağabey,
Nurcan?
.
Dönerci Erol,
Balıkçı Fatih,
Fırıncı Zeki,
Ayakkabı tamircisi İsmail?
.
Bakkal İsmail,
Kuruyemişçi Hüseyin,
Ya kahveci İrfan,
Ahmet?
.
Çarşıdaki esnaf ne âlemde?
.
Otelciler ne yapar bilmem?
Şehre giren, çıkan yok.
Kim kalacak ki?
.
Her gün yemek yediğimiz lokantalar,
Gazete aldığım büfeci,
Dolmuşçular,
Taksiciler,
Bizim kapıdan her sabah saat dokuz buçukta geçen simitçi ne yaptı acaba?
.
Manav Ahmet,
Ayakkabıcı,
Parfümcü,
Konfeksiyoncu,
Tuhafiyeci,
1 milyoncu,
Hırdavatçı,
Ne yaptılar acaba?
.
Biz yerel gazeteler ne yapalım?
Kime satalım gazeteyi?
Kimden reklam alalım şu günlerde?
.
Koronalı şu günlerde Amerikalı yaşlı biri çıkmış şöyle haykırıyor:
“Biz yaşlılar olarak canımızı vermeye hazırız. Yeter ki gelecek neslimiz kurtulsun…”
.
Bize gelince:
“Biz bize yeteriz Türkiye’m” kampanyası için:
80 milyonun sadece 4 milyonu 10 lira veriyor.
.
Sebep?
.
William Shakespeare’in Hamlet’inin meşhur sözü:
“Olmak ya da olmamak… İşte bütün mesele bu…”
.
Rahmetli Atatürk Çanakkale’de savaş meydanında 57. Alaya Conk Bayırı’nda şunu emrediyor:
“Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum…”
.
Asker ne yapıyor?
Canını veriyor…
.
Biz bakın şimdi:
10 lirayı veremiyoruz.
.
Sebep?
.
Türk halkı:
“1960 İhtilali’nin ardından devleti dar boğazdan kurtarmak amacıyla alyanslarını bağışladı.”
.
Şimdi:
10 lira vermiyor…
.
Sebep?
.
Bu sorularımız cevabını:
Ben değil,
Sen değil,
Siz değil…
Bu iktidar cevap vermelidir.
.
Nasıl bu hale geldik?
Neden?
.
Karpuz gibi neden ikiye ayrıldık?
Sevgiyi bırakın:
Nefret duyguları aşılandı damarlara…
.
Can veren milletten,
Toplanamayan 10 liralara geldik.
.
Düşünün hele…
Neden?