Tarabya'daki Huber Köşkü’nde gerçekleştirilen kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni tedbir paketini açıkladı.
Tarabya'daki Huber Köşkü’nde gerçekleştirilen kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni tedbir paketini açıkladı.
.
Bu açıklama sonrası umut ile bekleyen 65 yaş üzeri olanlar:
“Pek memnun olmadı.”
.
Şimdi “Neden 65’lilere yasak devam etti?” sorusuna cevap bulalım.
.
Aslında sokağa çıkma yasağı mart öncesinde herkes için konsaydı bu kayıpları bile vermeyecektik.
Bunu “Kaf Dağındaki Sağır Sultan” bile duydu ve adı gibi biliyordu.
İtiraz eden ise yoktu.
.
Hükümet ne yaptı?
“Korkmayın biz tedbirleri alacağız” dedi ve ilk vakanın duyulması ile ancak işe koyuldu.
.
Ekonomik veriler “Külliyen sokağa çıkma yasağını” imkansızlaştırıyordu.
Siz Damat Bey’in, “Ekonomimiz büyümeye devam ediyor” gibi “Siyasi” söylemlerine aldırmayın.
Milletin cebine giren-çıkan belli.
Boş laflara karnı tok milletin.
Bizler “Demirel, Ecevit, Özal ve Çiller” görmüş vatandaşlarız.
Kısaca:
“Aşılıyız.”
“Yemiyoruz…”
.
Ekonomi bozuk olunca sokağa çıkamayan insanlara yapılacak “maddi yardım” kasada olmayınca sıkıyönetim (mecazen) askıya alındı.
.
Son günlerde bangır bangır algısı yapılan:
“Bu zor günlerde aile başına 12.000 lira yardım yaptık” söylemlerine inanmayın.
.
Zira aynı “5 maske” gibi:
Bize kimse gelmedi,
Para getirmedi,
Bankaya da yatırmadı…
Alan varsa bilemem.
.
Öyleyse bir şey yapılmalıydı.
.
“Okullar olmasa Maarifi ne güzel idare ederdim” lafını şiar edinen iktidar, okulları “Kökünden” iptal etti.
Sadece:
İlkokulları değil,
Liseleri,
Üniversiteleri de.
.
Kreşler filan başka mesele.
.
Böylece bu memlekette “Yaşasın kar geliyor” anonsu ile “Okulların tatil olacağını” müjde olarak veren milletin çocuklarının 0-20 yaş arası gruplarını okullarını tatil ederek, olaya damardan girerek hepsini memnun edip itirazsız cebe koydu.
.
Çalışan çocuklu ailelerin “Tatil” tepkisini alacaklarını bildiklerinden:
“Çalışanlar kurum amirlerinin düzenlemesine göre idari izinli sayılacaklardır” deyiverdi.
Böylece velileri de eve yollayarak ve virüs tatili vererek memur memnuniyetini sağladı.
.
Bu grubun yaş ortalaması ise 20-64 yaştı.
.
Esnafları idare etmesi zordu.
Kalkıp para verecek hali yoktu hazine olarak.
“Yapalım bir kampanya” dendi ve “10 Lira ver” kampanyası düzenlendi.
İşler beklendiği gibi gitmeyince,
“Esnafa, köylüye sabit faizli uzun vadeli kredi verilerek” gönülleri çalındı.
.
Geriye kaldı 65’likler.
Zaten kamuda 65 yaşına gelenler mecburi emekli ediliyordu.
Yani kamuda çalışan 65 yaş yoktu.
65 yaş çalışan olarak esnaf, köylü vardı ama “Nasılsa sesleri çıkmaz” diyerek “Girin evlere” demenin başka şekli ile “Evde kal” kampanyası düzenlendi.
.
Böylece onların da sokağa çıkması “Pandemi Kurul Kararı” ile engellendi.
Bazı çatlak sesler çıksa da, sosyal medyada bazı gerzeklerin oluşturduğu kampanya ile sanki “Virüsün suçlusu onlarmış gibi” gösterilip, itildiler, kakıldılar, hakarete uğradılar ve ürkütülerek sesleri kısıldı.
.
İş rayına oturmuştu.
Sen sağ, ben selametti.
.
Ancak…
“Şeytanın avukatlığını yaparsanız” şöyle düşünmeniz normaldir.
.
Ortada dolaşan “Erken seçim” söylentilerinin gerçek olduğunu kabul edersek:
İktidar ne yapar?
.
“Oy verecek olan” 18 yaş üzerindeki küskünlerin gönlünü almak için son kararla 18-20 yaş arasındakilere yasağı kaldırır. (Bu yaş aralığını genelde milliyetçi çocuklar oluşturuyor. Anladınız siz onu…)
.
Esnafların ağzına bir kaçık bal çalarak:
“Saat 22’ye kadar açık durun bari” dendi.
(Nargileciler gözden çıkarıldı. Zira onlara her türlü mekân açılışı yasaklandı. Tahminim istatistiklerde fazla yer kaplamıyorlardı.)
.
“65 yaş üzeri” olup sanayide iş yeri olanlar serbest bırakıldı ve gönülleri alındı...
.
Bu yazımı okuyan 65 yaş ve üzeri olup çalışmayanlar merak ediyor ve soruyorlar:
“Peki bizden oy beklemiyorlar mı? Onun için mi bizi serbest bırakmadılar?”
.
İşte cevap şurada yatıyor:
Son seçimlerde AK Partinin yaş gruplarına göre aldığı oy dağılımına baktım.
65 yaş ve yukarıda olanların yüzde 35’i AK Partiye vermiş. (Diğer partilerde bu toplu oran yok. Dağınık şekildeler.)
.
27 Mayıs’ın yıldönümünde yapılan:
Yayınlar,
Söylemler ve
Yeniden restore edilip ziyarete açılan “Yassıada” hamlesi ile 65 yaş üzerindeki eski Demokratları da saflarına davet ettiler. (Zaten Süleyman Soylu’nun transferi ile bu hamleyi çok eskiden planlamışlardı)
.
Demokratlığı ön plana çıkarıp, Menderes’e sahip çıkarak demokrat 65’likleri (büyük ihtimal) cebe koyarak yeni seçmen kazandılar.
Kendilerine daha önce oy vermiş dedeler ise zaten, ‘Öldür Allah’ CHP’ye veya başka partiye gitmezdi.
Onlar sabitti.
.
Kaldı geriye 65 yaş üzeri “Gomonistler.” (Kendileri dışında kalanlara yaptıkları yakıştırma.)
.
Onlar ezelden muhalifti.
Bırakın oy vermeyi, “AK Parti bile demeyip AKP” diyorlardı.
Hayatta oy vermezlerdi.
Oranları da zaten düşüktü…
.
Şimdi anladınız mı 65’liklerin neden evlere hapsedildiğini?
.
Anlamadınız değil mi?
.
Açıkça yazayım:
“Olası bir erken seçimde 65 yaş ve üzeri seçmenlerinin (Allah korusun) bir virüs kazasına uğrayıp, başlarına bir hal gelmesin” diye.
Yani:
Seçime kadar sapasağlam durmaları için…
Kısaca adamlar:
Seçmenine sahip çıkıyor, kolluyor…