Ülkemizde fiyat artışı sorunu devam ediyor.

Tüm satış kollarında otomatik zamma geçildi. Bu hafta etiketlerde gördüğümüz fiyatı iki hafta sonra görme şansınız çok az. Fiyatlar belirli aralıklar ile artıyor. Otomatik fiyat artışlarının sebebi  yüksek enflasyon. Esnaf yada biz ona satıcı diyelim parasını ödeyip rafa koyduğu ürüne gelen zamları fiyat etiketi değiştirerek güncelliyor. Hatta belirli süre zam gelmse de “ Bu ürünü bu fiyattan satarsam aynı malı sattığım fiyata alamama gibi bir risk var “ deyip belirli oranda zammı kendiliğinden yapıyor. Ve bu örnekte verdiğim,  kendi kendine zam yapma da bir alışkanlık olmaya başladı.  Böylelikle deyim yerinde ise zam gelse de gelmese de fiyatların arttığı bir dönem yaşıyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin. Piyasa müdahale edilmeli yada piyasayı regüle edecek olan yani Tarık Kooperatifleri Marketlerinin sayısı hızla arttırılmalı. Yoksa zincir marketlerin eline düştük mü sonuç ortada . biliyorsunuz rekabet kurulu yaptığı incelemelerde zincir marketlerin mağaza yada genel müdürlerinin birleşik ürün satış fiyatlarını belirleyerek ürün fiyat satışı konusunda anlaştıklarını kanıtlayan WhatsApp konuşmalarını kanıt olarak göstererek piyasayı tekelleştiren bu oyuna büyük miktarlarda ceza kesti. Ama zincir marketler binlerce kaleme ufak ufak zamlar yaparak bu cezayı da kısa sürede bu taktik ile çıkardılar. Bu günlerde de zam yağmuruna devam ediliyor. Pandemi bahanesi de kalmadı ama fiyatlar anlaşılmaz bir nedenle ikiye üçe katlamaya devam ediyor. Anlaşılır bibi değil Pandemi döneminde elektrik doğalgaz ‘a zam oldu girdi fiyatları arttı deyip ürünlerin fiyatını iki yada 3 katına çıktığını hep beraber gördük. Am uzun süreden bu yana öğle artışlar olmamasına rahmen otomatik zam düzeneyi bu seferde enflasyon var bahanesi üzerinden yürütülüyor. Tamam serbest piyasa olmalı ama böyle serbes t piyasada olmaz olsun. Geçen gün fiyatartışlası konusunda Zıraat Odaları Birliği Genel Başknaı Şemsi Bayraktar’ın açıklamasını okudum. Açıklamada üretici fiyatlarıile son kullanıcı yani bizim o ürünü aldığımız fiyat karşılaştırması yapmış. Aradaki fark inanılmaz. Ürünleri üreticiden alıp hal’e yada direk markete satan aracılar yada kabzımallar’ın ve ürünü son tüketiciye satan marketler bu tabloya üreticiden en az %200 daha fazla kazanıyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ocak ayı fiyat artışlarını değerlendirdiği açıklamasında üreticiden alınan tarım ürünlerinin ne kadar artışla soframıza geldiğini gözler önüne seriyor.  Üreticide 5 lira olan elma 17 lira 42 kuruşa, Üreticide 13 lira 84 kuruş olan kırmızı mercimek 44 lira 79 kuruşa, Üreticide 4 lira 50 kuruş olan pırasa 14 lira 34 kuruşa, Üreticide 5 lira 14 kuruş olan marul 15 lira 88 kuruşa, Üreticide 6 lira olan limon 17 lira 80 kuruşa, Üreticide 25 lira olan kuru üzüm ise 72 lira 51 kuruşa markette bize yani son tüketiciye satıldı. Üreticinin fiyatı ile tüketicinin satın aldığı fiyat  farklarıka inanılmaz yüzdelik rakamlara yansımız durumda Elma fiyat farkı %248,4, kırmızı mercimek  fiyat farkı % 223,6, pırasa fiyat farkı % 218,7, marul  fiyat farkı % 208,9, limon  fiyat farkı % 196,7, kuru üzüm fiyat farkı % 190, Elma 3,5 kat, kırmızı mercimek ve pırasa 3,2 kat, marul 3,1 kat, limon 3 kat, kuru üzüm ve ıspanak 2,9 kat, portakal 2,8 kat fazlaya tüketiciye satıldı. Serbest piyasa ama bu kadarı da serbest olmasın…