Çanakkale’ye Eceabat’tan sonra en yakın ilçe olan Lâpseki, Şehir’de kiraların artması ve yaşam pahalılığı sebebi ile tercih edilir hale geldi.  Ayrıca gayrimenkul satışlarında da popülerliğini koruyor.
 
Kaderi 1915 Çanakkale Köprüsü ile değişen ilçe hem ticaret hem de gelişmişlik anlamında adeta altın çağını yaşıyor. Eski adı, Lampsakos olan Lapseki’nin ismi, efsaneye göre Bebrik Kralı Mandron’un kızı Lapseke’den gelmektedir. Lampsakos Antik Kenti'nin MÖ 670'de Kolophonlular (Foçalılar) tarafından kurulduğu sanılmaktadır. O tarihte yaşamış coğrafyacı Strabon’a göre Miletos koloni kentidir. Milattan Önce 499 yılında Perslere başkaldıran Tonya halkının içerisinde yer almıştır. M.Ö. 471 yılında Perslerin yönetimine girmiştir. Pers Savaşlarındaki yenilgilerinden sonra Persler, kenti Yunan Komutan Themistokles'e ganimet olarak vermişlerdir. Daha sonra Atina önderliğindeki Attika-Delos Deniz Birliği’ne katılan kent, MÖ 412'de birlikten çıkmak istemişse de, tamamıyla Atina'nın kontrolüne geçen birlikten ayrılmasına izin verilmemiştir.
 
Peloponnesos Savaşı'nın sonlarına doğru MÖ 405'de Spartalıların eline geçen kent, daha sonra Persler tarafından işgal edilmiştir. MÖ 362'de özgürlüğünü kazanan kenti, MÖ 335’de Atinalı Komutan Khares işgal etmiştir. MÖ 334'de ise Büyük İskender'in (Aleksandros) egemenliğine girmiştir. Daha sonra Romalılar bölgede hâkimiyetlerini kurmuşlardır. Lampsakos, Orta Çağ'da önemli bir liman olmuştu. 1356 yılında Gazi Süleyman Paşa tarafından fethedilinceye kadar, Doğu Romalıların (Bizanslıların) elinde kalmıştı. Bölgede Lampsakos Antik Kenti’nin yanı sıra Umurbey'in kuzeydoğusunda ve Pekmez Pınar'da yer alan Perkote antik yerleşmesi de yer almaktadır.
 
Lapseki’de görülmesi gereken yerler:
 
İKİ ATLI TÜRBESİ
Buranın ilginç bir hikâyesi var. Buna göre: Osmanlı Padişahı Orhan Gazi zamanında: Gazi Süleyman Paşa komutasındaki kuvvetler, Lâpseki yakınlarına gelirler. O dönemde, Lâpseki Bizanslıların elindedir. Orhan Gazi’nin fermanını, Lâpseki’ye götürmek üzere, üç süvari askeri görevlendirilir. Bu süvarilerin atları: Al yani kırmızı renktedir.
Süvariler: 1356 yılında, Lapseki’ye girerken: şu anda kabirlerinin bulunduğu yerde, Bizans askerleri tarafından şehit edilirler. Bu şehitlerden iki tanesinin cesedi, hemen oraya gömülür, fakat diğer üçüncü şehidin cesedi bulunamaz. Bu olay nedeniyle: buraya, “İki Atlı Türbesi” ismi verilmiştir. Lapseki ilçe merkezinin güneydoğusunda, Çanakkale Boğazı’na hakim bir noktada, küçük bir tepe üzerinde bulunmaktadır. İlçe merkezine uzaklık, toplam 1 km. dir. Yolu bozuk olan türbe bölümünde; üzeri açık iki kabir bulunmaktadır.
 
LÂPSEKİ DALYAN MAHALLESİ
İlçe merkezine 1 kilometre uzaklıkta, Lapseki-Çardak arasındaki bir yerdir. 1983-1984 yılları arasında yerleşime açılmıştır. Halk plajı, kafeler, restoranlar ve pansiyonlar var. Sessiz ve sakin bir tatil düşünenler için çok uygun. Zaten: Marmara denizinde, denize girilebilecek en temiz yerdir.
 
LÂPSEKİ SÜLEYMAN PAŞA CAMİ
Orhan Gazi döneminden kalan bu cami; geniş içyapıya sahiptir. İki katlı yapı da son cemaat yeri de mevcuttur. Türkler Rumeli’ye geçerken Milattan Sonra 1345-1357 yılları arasında, kiliseden camiye Gazi Süleyman Paşa tarafından çevrildiği söylenmektedir.
 
UMURBEY HÜDAVENDİGAR CAMİ
XIV. YY’da 1. Murat döneminde yapılmış olan bir Camidir. Bazı tarihi kaynaklarda bu Caminin Orhan Gazi zamanında Kiliseden Camiye çevrildiğini belirtir. Günümüzde Cami tamamen yıkılarak, tekrar aynı isimle yapılmıştır.
YAKUP BEY KÜLLİYESİ
15. yüzyıldan kalmadır. Lâpseki’nin kuzeydoğusundaki Çardak köyünde bulunan külliye; Cami, medrese, mektep ve han yapılarından oluşur. Caminin duvarları iki dizi tuğla ve moloz taştandır. Kubbe, sağır ve yüksek 8 köşeli bir kasnağa oturur. Minare kapısı revakın içindedir. Medrese, Caminin kuzeyindedir. 9 odadan oluştuğu bilinen yapı tümüyle yıkılmış durumdadır. Külliyeyi oluşturan yapılardan han, 61,90 x 18,45 m boyutlarındadır. Duvarları düzgün moloz taştandır.
 
ABDULLAH BİN HACI YAKUP TÜRBESİ
Rivayete göre Gazi Yakup Bey ve ailesinin mezarlığıdır. Çardak’ta, Belediye Binasının etrafında yer almaktadır. Korunması amacıyla, etrafı duvarlara çevrilmiştir.
 
SEYYİDİ SEFAİN SULTAN TÜRBESİ
Lâpseki’de bulunan, Gazi Süleyman Paşa Cami'nin yüz metre kuzey doğusundadır. İki kabir vardır, türbenin üzeri açıktır. Kabirlerde bulunan mezar taşlarındaki yazıtlardan Osmanlı tersane amirlerinden Cezayirli Ali Kaptan Paşa ve ailesine ait olduğu anlaşılmaktadır.
 
LÂPSEKİ ŞEHİTLİĞİ
1915 yılında Çanakkale Savaşı esnasında ölen ve yaralanan askerlerimizin bir kısmı gemiler aracılığıyla Lâpseki’ye sevk edilmiştir. Bunun ardından 1955 yılında Lâpseki Belediye Mezarlığı’nın yanında bulunan Şehitliğe nakil edilmiştir.
 
ÇARDAK ARIBURNU ŞEHİTLİĞİ
Çanakkale Savaşı esnasında, Çardak Köyü hastane olarak kullanılmıştır. Yaralı askerlerimiz gemiler aracılığıyla buraya sevk edilmiştir. Ölen şehitlerimiz buraya defnedilmiştir. Çanakkale-Bursa yolu üzerinde bulunan Şehitlik, 1940 yılında abide yaptırılarak duvarlar ile çevrilmiştir.
 
1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ
Köprünün temeli 18 Mart 2017 tarihinde atıldı ve Köprü, 18 Mart 2022 tarihinde açıldı. Gelibolu'nun Sütlüce mevkii ile Lâpseki’nin Şekerkaya mevkileri arasında yapılan köprü, 2 bin 23 metrelik orta açıklığıyla dünyanın en uzun asma köprüsü unvanın sahip.  1915 Çanakkale Köprüsü 770’şer metre yan açıklıklar ile birlikte toplam 3 bin 563 metre uzunluğunda. Toplam geçiş uzunluğu ise 4608 metre.  2 x 3 trafik şeritli olacak köprü tabliyesinin yaklaşık 45,06 metre genişlikte ve 3,5 metre yükseklikte.
Her iki kule temeli yaklaşık 40 metre derinlikte deniz tabanında konumlandırıldı ve çelik kule yüksekliği yaklaşık 318 metre. Proje kapsamında; 1 asma köprü, 2 yaklaşım viyadüğü, 4 betonarme viyadük, 6 alt geçit köprüsü, 38 üst geçit köprüsü, 5 köprü, 43 alt geçit, 115 çeşitli ebatlarda menfez, 12 kavşak (devlet yolu üzerindeki kavşaklar dâhil), 4 otoyol hizmet tesisi, 2 bakım işletme merkezi, 6 ücret toplama istasyonu inşa edildi.
Hasan Sami Er