Mevsim geldi kışlık ekimlerin ama yağmur ce yaptı hepsi o kadar.


Mevsim geldi kışlık ekimlerin ama yağmur ce yaptı hepsi o kadar. Geçen yaz başında yağan yoğun yağışlar, ekim ayı başında mevzi olarak yağan yağmur dışında yağış yok. Kış geliyor ama yağmur hala görünmüyor. Kasım ayı bitecek neredeyse birkaç tıpırtıdan başka yağmur yok. Sulanan alanlarda dahi toprak kupkuru duruyor. Göletlerde su tükenmek üzere neredeyse. Bölgemiz ciddi bir kuraklık yaşıyor. Bu kuraklıklar daha sıklıkla tekrarlanmaya başladı. 2010 ve 2016 yıllarında da benzer güz kuraklığı sonbahar ekimlerini etkilemişti.
Sonbahar yağışları aslında çayırın çimenin yeşermesi için önemli olduğu gibi, kışlık ekimler için de elzemdir.
Kuraklık meraya dayalı hayvancılığı olumsuz etkilemektedir. Hala birçok yörede ot yeşermedi. Bu saatten sonra çıkacak ot da baharda kök geliştireceği için kısa kalır. Sonbaharda meralarda gelişen ot kuzu ve oğlak gelişimi için önemlidir. Aynı zamanda, meraya dayalı hayvancılıkta süt verimini de yakından etkilemektedir.
Yağış yetersizliği bölge arıcılığını yakından etkilemektedir. Güzün açan çiçekli bitkilerde hala çiçek yok. Arılar polen bulmakta zorlanıyor. Püren çiçek açmakta nazlanıyor. Kovanlarda bal var ama polen gelmediği için çoğu kovanlarda yavru yok. Oysa bu mevsimde genç arı nüfusunun artmasında fayda var. Genç nüfusla kışa giren arılar bahara daha güçlü çıkarlar.
Ülkemizin hemen bütün bölgelerinde olduğu gibi Çanakkale’de de kışlık ürünlerden en fazla buğday ekilmektedir. Arpa, yulaf ve tritikale ekilişi düşük düzeylerdedir. Yine fiğ ve yem bezelyesi ekilişi kayda değer düzeydedir. Kışlık ekimler yağış yetersizliği nedeniyle yapılamamaktadır. Ekim zamanı geciktikçe verimin azalması kaçınılmazdır. Ekimde gecikilen her gün yaklaşık dekar başına 10 kg verim kaybı anlamına gelmektedir.
Bu sene kışlık ekimler geç kalıyor. Hala ekim yapabilecek bir yağış düşmedi. Bundan sonra yapılacak ekimlerde hızlı hareket etmekte yarar vardır. Ne kadar erken ekim yapılabilirse verim o derece yükselmektedir.
Bu sene yazlık üretim sezonu çok sıkıntılı gitti. Hala sıkıntı devam ediyor. Kışlık ekimlerin gecikmesi de önümüzdeki senenin sıkıntısına işaret etmektedir.
Normal zamanlarda, Kasım ayı içinde mantar ve melki çıkar, insanımız yakın çevredeki ormanlık alanlarda hem spor yapar hem de mantar toplardı. Bu sene kuraklık nedeniyle, orman içleri kupkuru.
Kışlık ekimlerde kuruya ekim yapmak da mümkün. Orta Anadolu’da çoğunlukla kuruya ekim yapılır. Ancak risklidir. Az bir yağış alatav sorunu yaratabilir. Tohum çimlenir, ardı kurak kalırsa fidecikler kurur. Bu nedenle tavlı toprağa ekim yapmak her zaman daha iyidir. Bununla birlikte geç gelen yağışların fazla olması ve toprağın tava gelmeme ihtimali bulunmaktadır.
Çiftçilik zor zanaat. Üstü açık. Kontrol edilemeyen şartlar oluşabiliyor. Aslında sulama alt yapısı olan bölgelerde sulama imkânlarından yararlanmak mümkündür. Ancak göletlerde su seviyesi çok düşük. Beklemekten başka çare görünmüyor.