Ana arı üretiminde dikkat edilmeyen konuların başında erkek arıların sağlığı ve performansı gelmektedir. Sadece ırkına ve akrabalığına dikkat edilmektedir.

Ana arı üretiminde dikkat edilmeyen konuların başında erkek arıların sağlığı ve performansı gelmektedir. Sadece ırkına ve akrabalığına dikkat edilmektedir. Oysa işçi arıların babaları ne kadar sağlıklı ise, koloni de o kadar güçlü olmaktadır.
Bal arılarında koloniler bir kraliçe, on binlerce işçi ve mevsimlik erkek arılardan oluşmaktadır. Her bir kolonide özellikle ilkbaharda çoğalma mevsiminde üç beş bin erkek arı bulunmaktadır.
Erkek arılar, kovandaki geçici mevcudiyetlerine rağmen, yeni kraliçelerle çiftleşmek suretiyle yeni koloninin genetik yapısı üzerinde son derece etkilidirler. Bu nedenle, erkek arıların çiftleşme esnasındaki sağlıkları üreme etkinliği üzerinde etkili olmaktadır.
Çeşitli çevresel faktörler ve kovan içi koşullar, genel olarak erkek arıların ve özellikle spermlerinin kalitesini ve ömrünü yakından etkilemektedir.
Burada beslenme, sıcaklık, mevsim ve erkek arının yaşı üreme sağlığını yakından etkileyen faktörlerdir. Ayrıca, geliştirme sırasında ve sonrasında ilaç uygulamaları da erkek arıların üreme kalitesini etkilemektedir.
Erkek arılarda sperm gelişimi daha yetişkin olmadan, larva gözünden çıkmadan daha pupa dönemindeyken tamamlanmaktadır. Dolayısıyla erkek arı gözleri kapanmayan yapılan uygulamalar, besleme koşulları, kovan içi sıcaklık ve nem düzeyleri, erkek arının gelişimini olumlu veya olumsuz etkileyebilmekte, sperma sayısını ve canlılığını azaltabilmekte veya artırabilmektedir.
Erkek arıların çiftleşme uçuşu öncesi beslenme durumları, uçuş ve çiftleşme performanslarını etkilemektedir. Zayıf beslenme koşulları, ana arıların daha az sayıda erkek arıyla çiftleşmesine ve daha az sayıda döllü yumurta yapmasına neden olmaktadır. Bu dönemde polen akımı güçlü olmalıdır. Aksi halde yeni ana arı çok daha uzun mesafe uçuşu yapabilmektedir.
Erkek arının yaşı sperm sayısını etkilemektedir. 20 günden yaşlı olanlarda sperm sayısı hızla azalmaktadır. Buna karşın, sperma kesesi yaş ilerledikçe hacimsel olarak büyümektedir.
Kovan içi sıcaklık erkek arının ergin hale gelmesini etkilemektedir. En ideal gelişim sıcaklığı 33 derecedir. Daha düşük sıcaklıklarda gelişme yavaşlamakta, erkek arı cinsel olgunluğa ulaşamamaktadır. 40 derecenin üzerindeki sıcaklıklar ise erkek arılarda sperm canlılığını azaltmaktadır.
Erkek arıların yaralanması, üzerinde varroa bulunması gibi şartlarda uçuş performansı düştüğü gibi, çiftleşme yeteneği de zayıflamaktadır. Kovan içerisinde varroa akarı en fazla yumurtayı erkek arı gözlerine bırakmaktadır.
Varroayla mücadele ilaçları da erkek arıların performansını etkilemektedir. Organik asitlerden formik asit dışındakiler sperma sayısını azaltmaktadır. Diğer yandan amitraz içeren mücadele ilaçları da benzer etki yapmaktadır.
Zirai mücadele ilaçlarının etkileri üzerine de çalışmalar yapılmış olmakla birlikte, düzenli sonuçlar bulunmamaktadır. Ancak olumlu etkilediğine dair tek bir araştırma yoktur. Zirai mücadele ilaçlarının erkek arıların hayatta kalma güçlerini ve uçuş mesafelerini olumsuz etkilediğine dair önemli araştırma sonuçları bulunmaktadır.
Erkek arı deyip geçmemek lazım. Özellikle ana arı üretim merkezlerinde ve arı bölme uygulamalarında.