.
Geçtiğimiz Cuma günü İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalar yaptı. Akşener son günlerde” gündemde olan Kızılay'ı eleştirdi. Akşener, "Kızılayımızda yaşanılanlara bakın. Bunların elinde yandaşlara kaynak aktarmak için kullanılan bir naylon bağış kurumuna dönüşmüş. Biz Kızılay'ı soğuklarda ısıtan battaniye biliriz, aç karnı doyuran ana şefkati biliriz. Biz Kızılay'ı kötü gün dostu biliriz" ifadelerini kullandı.
Burada naylon bağış kavramı, bir yerde naylon fatura hikâyelerini de hatırlattı. Evet, bağış alan bir kurumun, başka bir kuruma bağış yapması ve bunu da şartlı bağış diye nitelendirmesi, kurumun gönüllerdeki kutsiyetine gölge düşürmüştür.
Kızılay, resmi adı Türkiye Kızılay Derneği olmakla birlikte, Türk Kızılay’ı olarak da bilinir. Eski adı Hilâl-i Ahmer Cemiyetidir. Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketinin temel ilkeleri olan “insanlık, ayrım gözetmemek, tarafsızlık, bağımsızlık, hayır kurumu niteliği, birlik ve evrensellik” çerçevesinde çalışan bir yardım kuruluşudur. Personelinin bir kısmı gönüllü olarak, bir kısmı ise maaşlı olarak çalışır.
Kurum 2015-2019 yıllarını kapsayan 5 yıllık dönemde 5 iş insanı ve 11 şirketten toplam 50 milyon 852 bin liralık “özel şartlı” bağış almış. Söz konusu paranın 30.2 milyon lirası öğrenci yurdu yapımında kullanılmış, 7.9 milyon lirası burs, 7.1 milyon lirası okul yapımı, 2.7 milyon lirası şehit aileleri için ev ve 2 milyon lirası eğitim yardımında kullanılmış.
Vergi kaçırmak mı vergiden kaçınmak mı şeklindeki bir ifade her şeyi açıklıyor aslında. Vergi vermek istemeyen ve aynı zamanda parasını da Kızılay’a vermek istemeyen iş insanları Kızılay’a bağış yapıyor. Yaptığı bağışın tamamını vergiden düşüyor. Eğer doğrudan Ensar vakfına bağış yapmış olsa %5’lik kesinti yapılmış olacak. Onu da kurtarıyor. Kimin aracılığıyla? Milletin güzide kurumu Kızılay aracılığıyla.
Kızılay başkanı ve oğlu başta olmak üzere, yapılan bağışları nasıl kullandıkları, sosyal medyada çarşaf çarşaf paylaşılıyor. Başkan da pişkin bir şekilde vergiden kaçınanlar diyor.
Kan ve kurban bağışı başta olmak üzere milyarlarca bağışın her kuruşu kıymetlidir. Doğal felaketler başta olmak üzere, dünyanın neresinde olursa olsun ihtiyaç duyulan her yere, her insana koşan bir Kızılay, milletin gönlündeki Kızılay’dır. Şahsi menfaat sağlamak, arpalık gibi kullanmak, vergiden kaçınmak için kullanmak bu güzide kurumu kirletmekten öteye gitmez.
Daha önceki yıllarda da yolsuzluklarla anılmış olsa da Kızılay, siyasetten uzak duran, herkese koşan, ayrım yapmayan bir kurum olarak bilinmiştir.
Çocuk tecavüzleriyle gündeme gelen bir kuruma para aktarmak, kişi ve kurumların vergi kaçırmalarına alet olmak, naylon bağışlarla gündeme gelmek Kızılay’ı karalamıştır. Karalayanların görevden uzaklaştırılması, bu güzide kurumu tekrar güvenilir bir kurum haline getirilmesi için yeterli değildir. İnsanın içine kurt düşürmüşlerdir. Nitekim deprem sonrasında başlattığı bağış kampanyası eskisi kadar ilgi görmemiş, diğer organizasyonlar daha fazla bağış toplamıştır.