Oniki Ada siyasetin arada sırada gündemi oluveriyor.
Oniki Ada siyasetin arada sırada gündemi oluveriyor. Tarih bilmeyenler veya çakma tarihçilerden tarih öğrenenler Oniki Adanın Lozan Antlaşmasıyla Yunanistan’a verildiğine inanıyorlar. İşleri güçleri cumhuriyetin değerleriyle savaşmak olan bu yobaz zihniyetin yandaşları da lafı geldikçe Oniki Ada meselesiyle ilgili Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranları eleştiriyor.
Oniki Ada, Ege Denizi'nde bulunan bir grup adaya verilen isimdir. Osmanlı Döneminde Menteşe Adaları olarak da adlandırılmıştır.
Oniki Ada ismini, Osmanlı Devletinin Müslüman olmayan bölgelerdeki yönetim şeklinden almaktadır. Aslında 14’ü büyük olmak üzere 20’ye yakın adadan oluşmaktadır.
Türkçe "On İki Ada" ismi ilk önce Yunancaya çevrilerek batı dillerine girmiştir. Her adanın kendi ismi vardır. Buradaki 12 sayısı adaların sayısını ifade etmek için değil; "12 üyeli meclisle yönetilen adalar" anlamındadır. Adını Osmanlının yönetim şeklinden almaktadır.
Türkler ada isimlerinin bazılarını Türkçenin hançeresine uydurmuş, bazılarına ise Türkçe isimler vermişlerdir. Rodos ismi olduğu gibi kalmıştır.
Avrupa kaynaklarında ise, söz konusu adalar grubu için "Güney Sporatlar Adaları" veya "Güney Sporatlar" ifadeleri kullanılmıştır.
"On İki Ada" tabiri, Yunanlılar tarafından, Balkan Savaşı öncesinde, adaların İtalyanlar tarafından işgalinden sonra kullanılmıştır.
Antik Çağ'da Yunan dünyasının bir parçası olan adalardan özellikle Rodos ve İstanköy köklü tarihleriyle öne çıkarlar. Helenistik dönemde ve Roma döneminde siyasal ya da coğrafi bir birim oluşturmayan adalar, Bizans döneminde yönetim şekli olarak yeniden düzenlenmiştir. Osmanlı yönetimi sırasında, Rodos ve İstanköy adaları dışındakilere belirli ayrıcalıklar tanınmıştır.
Rodos ve On İki Adalar 1522 yılında Osmanlı Hakimiyetine geçmiştir. Özellikle Rodos'a Türk aileler yerleştirilmiştir. Başlangıçta yönetim açısından Midilli Sancakbeyliğine bağlanan adalar, daha sonra Kaptanpaşa Eyaletine, son olarak 1867'de de Cezayir Bahri Sefid Eyaletine bağlanmıştır.
Adalarda Osmanlı hakimiyeti Trablusgarp savaşı sırasında İtalyanların ele geçirmesine kadar devam etmiştir. Yaklaşık dört yüz yıl boyunca adalara binlerce Türk aile yerleşmiştir. Yine 1912 yılınca İkaria adasını Yunanlılar ele geçirirken Meis adası Osmanlılarda kalmıştır.
1912 yılında imzalanan Uşi Antlaşmasına göre İtalya Oniki Ada'yı Osmanlı İmparatorluğu'na verecektir. Ancak adaların, Yunanlar tarafından işgal edilebileceği düşüncesiyle Balkan Savaşı'nın sonuna kadar İtalyanlarda kalmasına karar verilmiştir. Ancak İtalya bu adaları Osmanlı İmparatorluğu'na vermekten vazgeçmiş ve kendi topraklarına katmıştır.
Birinci Dünya Savaşı sonrasında dayatılan Sevr Planı ile Oniki Ada ve Meis adasının İtalya'ya bırakılması amaçlanmıştır.
İkinci Dünya Savaşında kaybeden İtalyanlar olunca Yunanistan’ın diplomasi çalışmaları sonuç vermiş ve Paris antlaşmasıyla Oniki Ada Yunanistan’a verilmiştir. Adalar Paris Antlaşmasına kadar İtalyanların elinde kalmıştır.
Bir yanda Balkan Savaşları devam ederken Osmanlı Oniki Adaların alınması için yeterli güç oluşturamamıştır. Elbette stratejik açıdan burnumuzun dibindeki adalar Türkiye’ye kalmalıydı. Ancak taraf olmadığınız bir ortamda söz sahibi olmanız mümkün değildir. Dolayısıyla Oniki Adaları Yunanlılar İkinci Dünya Savaşını kaybeden İtalyanlardan almışlardır. Hem de masa başında. Zaten hiç savaş kazanmamışlar ama hep masada kazanmışlardır. Şimdi de benzerini yapmaya çalışıyorlar. Diplomaside güçlü olma ve bilgili olma mecburiyeti var. Yoksa gelişmeler iyi görünmüyor.