Malum memlekette ekonomi karaya oturdu.

Malum memlekette ekonomi karaya oturdu. İşler söylendiği gibi gitmiyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı da yoksulluğun çeşitlerini sayıverdi geçen gün. Zaten yoksulluğun çeşitleriyle ilgili kitap da hazırlamışlar. Kitaba göre çok fazla yoksulluk çeşidi var ama birkaçını özetlemekte fayda var.
Mutlak yoksulluk, temel olarak bireylerin hayatlarını sürdürebilmesi için karşılanması gerekli olan ihtiyaçlara ulaşamama durumunu ifade etmektedir. Bu ihtiyaçların temelinde de insanların gıda gereksinimleri yer almaktadır.
Gelir yoksulluğu, kişi veya hane halkının yaşamlarını sürdürmek ya da asgari yaşam standardını karşılamak amacıyla ihtiyaç duyduğu temel gereksinimlerin karşılanabilmesi bakımından yeterli miktarda gelirin elde edilememesi durumu olarak tanımlanmaktadır. Yoksulluk sınırının altında bir gelir-tüketim seviyesine sahip olan kişi veya hane halkı yoksul olarak adlandırılmaktadır.
Objektif yoksulluk, nesnel yoksulluk ya da refah yaklaşımı olarak da adlandırılmaktadır. Bu yaklaşımda yoksulluk; kalori miktarı, gelir ve tüketim harcamaları gibi somut ölçütler kullanılarak ölçülmektedir.
Subjektif yoksulluk, aynı zamanda öznel yoksulluk olarak da tanımlanmaktadır. Bu yaklaşıma göre yoksulluğun tanımlanmasında kişilerin değerlendirmeleri dikkate alınmaktadır.
Kırsal alanda yaşanan yoksulluk ağırlıklı olarak tarım ve hayvancılık sektöründe kendini göstermektedir. Kırsal yoksulluğun etki alanı incelendiğinde, bu gruba eksik istihdam içindeki topraksız köylüler, topraksız tarım isçileri, geçici veya mevsimlik tarım isçileri, topraklarının miktarı az olan toprak sahipleri, köylerde ve kırsal bölgelerde basit yöntemlerle mal ve araç üreten zanaatkârlar, hayvancılıkla geçimini sağlayanlar ve kent ile kırsal bölge arasında kalan ekonominin yeni gelişmeye başladığı yerlerde yaşayan bireyler dahil edilmektedir.
Kent yoksulluğu; istihdam olanaklarına ve gelire sınırlı erişim, yetersiz ve güvencesiz barınma ile hizmetler, şiddet, sağlıksız çevre, sosyal koruma mekanizmalarının sınırlılığı veya hiç olmaması, eğitim ve sağlık hizmetlerine sınırlı erişim şeklinde tanımlanmaktadır. Varoşları tarif etmektedir.
Geçici yoksulluk, kişilerin yaşam standartlarında ve refah düzeylerinde dönemsel olarak meydana gelen dalgalanmalar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Finansal krizler, doğal afetler, mevsimlik ve geçici işsizlik durumları, yüksek enflasyon ve dışsal şoklar gibi faktörlerden kaynaklanan geçici yoksulluk kriz dönemlerinde daha belirgin bir biçimde hissedilmektedir.
Karma yoksulluk kavramı ise birkaç yoksulluğun birden tezahürü ile ortaya çıkmaktadır.
Ultra yoksulluk yaklaşımına göre, gelirinin tamamını harcadığı halde, günlük ihtiyaç duyduğu kalorinin %80’ini karşılayabilen insanlar ultra yoksul sayılıyor.
Dünya nüfusunun yarısının günlük geliri 2 dolar civarında. Yerine göre karnını doyuran az değil. Yine 1 milyar insan akşam yemeği yemeden uyumaya çalışıyor.
Salgın nedeniyle kapanan fabrikalar, işyerleri, işsizliği doruğa çıkardı. Ülkeler insanını ekonomik olarak korumanın çarelerini arıyor.
Memlekette ücretlilerin %60’ı, yarısından fazlası asgari ücretin altında bir ücretle geçinmeye çalışıyor. Çakma istatistiklerde bile işsizlik rekor kırarken yoksulluğun çeşitlerini de öğrenmiş olduk.