Çanakkale'de zeytin hasadı heyecanı sürüyor.
Çanakkale'de zeytin hasadı heyecanı sürüyor. Sabahın erken saatlerinde kalkan çiftçilerin dalından tek tek elle topladığı kıymetlimiz zeytin milli servet.
Faydaları saymakla bitmeyen zeytinyağının, dalından sofraya yolculuğunun ilk durağı olan hasat son zamanlarda hem insanları bir araya getirmek, hem kültürü yaymak, geleneği sürdürmek hem de değerlere sahip çıkmak adına çok büyük anlam taşıyor.
Bilmiyordum yeni öğrendim. Zeytin duası da varmış meğer... “Hasada başlarken çiftçiler, zeytin ağacı kadar uzun ömürlü, zeytin kadar bereketli, zeytinyağı kadar sağlıklı bir ömür dilerim' diye duasını da ediyorlarmış.
Zeytin üretmek Atalardan kalma bir gelenek ve Kasım ortalarına kadar yapılan hasattan elde edilen zeytinyağı yararlı bileşenler açısından daha zengin oluyormuş, o yüzden şimdilerde herkeste var tatlı bir telaş…
Bugün Batı dillerinin tamamında değişik söyleyişleri olan ‘oil’ kelimesi, eski Yunanca’da zeytin ağacı anlamına gelen “eleia” kelimesinden türemiş. Zeytin yetiştiriciliğinin ilk insanlarla birlikte başladığı kabul edilmekte ve “zeytin bütün ağaçların ilkidir” denilmektedir. Zeytinin insanlık tarihindeki önemine tüm kutsal kitaplarda, yaratılış ve kuruluş efsanelerinde yer verilmektedir. Klasik mitolojide her tanrıya belirli bir ağaç atfedilir ve bu atıflar incelendiğinde her zaman anlam yüklü oldukları ve ona karşılık gelen ağacın tanrının kimliği ile yakın ilişkili olduğu görülür.
Zeytin bütün ağaçların ilkidir…
Efsaneye göre Havva ile birlikte yasak meyveyi yiyerek cennetten kovulan Adem, 930 yaşındayken öleceğini hisseder ve Tanrı’dan kendisini ve tüm insanlığı bağışlamasını dilemeye karar verir. Bu konuda oğlu Şit’i (ŞİT: Kuran’da ismi geçmeyen peygamberlerden biridir. Adem’den sonra dünyaya gönderilen ikinci, dünyada doğan ilk peygamberdir. Yahudi, Hristiyan ve İslam inancına göre Adem peygamberin üçüncü oğludur. Kabil’in Habil’i öldürmesinden 5 yıl sonra doğmuştur. Diğer kardeşlerinin aksine Şit ikiz olarak değil, tek başına doğmuştur. Şit'in bir ismi de Şis'tir. Şis, İbranice Allah’ın hibesi anlamına gelmektedir. Görevlendirir ve onu cennet bahçesine gönderir. Bahçenin bekçiliğini yapan melek Şit’in duası üzerine İyi Kötü Ağacı'ndan aldığı üç tohumu ona verir ve babasını gömmeden önce tohumları onun ağzına koyması gerektiğini söyler. Adem kısa bir süre sonra ölür ve Tabor Dağı (Tabor Dağı: İsrail'in kuzeyinde, eskiden Galile olarak anılan ülkede yer alan bir dağ) yakınındaki Hebron Vadisi’ne gömülür. Adem’in gömüldüğü yerde yeşeren üç ağaç zeytin, sedir ve servi’dir. Tanrı ve insan arasında barış sağlanmıştır. Zeytin ağacının yetiştirilmesi ve bakımı oldukça zordur. Ama zeytin ağacı, insanoğlunun emeğinin karşılığını cömertliğiyle öder.
Bereketin bu topraklarda daim olması dileğiyle…