Geçen hafta AK Partili vekilin biri sözü, “Bizden önce araba yoktu” demeye getirince, ben de arabalara taktım.

Geçen hafta AK Partili vekilin biri sözü, “Bizden önce araba yoktu” demeye getirince, ben de arabalara taktım.
O sebeple her pazartesi olduğu gibi fıkra yazmak için bilgisayarımın başına oturduğumda, konu olarak “Arabalarla ilgili” yazmak istedim.
.
Bir gün adamın otoyolda Hacı Murat ile ilerliyormuş, ancak arabası arıza yapmış.
Adam gelenden, geçenden yardım istemek için, arabalara işaretler yapmaya başlamış.
Ve nihayetinde bir BMW gelip durmuş.
“Arabam bozuldu, beni şehire kadar çekebilir misin” diye ricada bulunmuş.
BMW sahibi; “Tamam olur ama benim bir huyum var, yolda beni geçen bir araba olursa dayanamam ve hızlanırım onu geçmeye çalışırım” demiş.
Murat sahibi; “Tamam abi, sen hızlandığında bir terslik olursa ben sellektör yapar ve kornaya basarım seni uyarırım yavaşlarsın” demiş.
Bu şekilde anlaşmışlar ve arabayı arkaya bağlamışlar.
Yolda giderlerken bir Mercedes bunları sollamış.
Bunu gören BMW şoförü dayanamamış ve gaza basmış.
O sırada ileride 3 polis yol kontrolü yapıyorlarmış. Polislerin önünden önce hızla Mercedes geçmiş. Birinci polis; “Of şu Mercedes’e bakın nasıl gidiyor” demiş,
Arkadan BMW görünmüş.
İkinci polis; “Asıl şu gelen BMW ye bakın siz, nasıl süzülüp de geliyor”, demiş.
Bu esnada arkada bağlı olan Hacı Murat görününce:
Üçüncü polis; “Ulan onları bırakın da şu Hacı Murat’a bakın, selektör yapıp korna çalarak BMW’den yol istiyor” demiş
 
***
Adamın biri, karanlık, fırtınalı ve göz gözü görmediği bir gecede, yol kenarında otostop yaparak kasabaya gitmek ister.
Fırtına o kadar şiddetlidir ki, bir metre ilerisi dahi zor görünmektedir.
O ara yaklaşan bir otomobil fark eder.
Otomobil adamın önünde yavaşlar.
Adam kendini arabaya atar ve hemen kapıyı kapatır, sürücüye bakmak için döndüğü anda irkilir.
O da ne?
Direksiyonda kimse yoktur!
Araba yavaşça hareket etmeye başlar.
Adam şoktadır.
Yola bakar ve ileride bir viraj görür.
Dua etmeye başlar...
Viraja girmek üzereyken, direksiyonda bir el belirir ve arabayı virajda döndürür.
Kafayı sıyırmak üzeredir.
Yokuş aşağı araba hızlanmıştır.
Ürperir.
“Tanrım aklımı koru” diyerek dua etmeye başlar.
Arabadan çıkmak ister cesaret edemez.
Adeta donup kalmıştır...
Bir süre daha gittikten sonra bütün gücüyle cesaretini toplamaya çalışır ve kendini arabadan dışarı atıp, en yakın kasabaya doğru koşmaya başlar.
Kasabaya gidip bir kahvehaneye dalar.
Üşümüştür.
Bir sıcak çay ister, büyük bir heyecanla ve ağlayarak olanları oradakilere anlatmaya başlar.
Dinleyenler duydukları karşısında taş kesilmişler...
Ortalığı bir sessizlik kaplar...
“Acaba bu nedir... Neler oluyor kasabalarında...” diye düşünüp bir anlam veremeyerek, öylece birbirlerine bakarlar...
Bir saat kadar sonra, aynı bara iki kişi girer. Girenlerden biri otostop yapan adamı görür görmez yanındakine döner ve şöyle der:
“Bak Martin, biz arabayı iterken binen herif aha buydu işte!”
 
***
Temel kamyonuyla yokuş aşağı inerken freni patlar ve kamyon son hızla gitmeye başlar.
Kamyon bir kavşağa gelir.
Temel bir bakar sağ tarafta pazar kurulmuş yüzlerce insan, soluna bakar bir tane köpek.
Ertesi gün gazeteler şöyle yazar:
“Kamyoncu pazar yerine daldı 20 ölü, 50 yaralı var…”
Hâkim Temel’e sorar:
“Oğlum neden soldaki köpeği ezmedin de pazara daldın?”
Temel cevaplar:
-“Benim amacım da sola giderek köpeği ezmekti ama köpek pazara kaçtı, ne yapayım…”
 
***
Temel’in eski bir kamyonu vardır.
Yolda giderken kırmızı ışık yanar ve frene basar.
Kamyon duramaz önünde duran son model BMW’ye çarpar.
Adam kamyonun başında biter ve Temel’i o sinirle aşağı indirip hesap sorar.
-“Ne yaptığını sanıyorsun, aptal!”
Temel şoföre yalvarır:
-“Aman abi affet… Sen zengin adamsın, seni etkilemez ama ben ömür boyu çalışsam ödeyemem.”
Adamın yapacak bir şeyi yoktur.
Temel’e acır ve affeder.
Yollarına devam ederler.
İleride yine kırmızı ışık yanar.
Temel kamyonu yine durduramaz ve BMW’ye yine arkadan çarpar.
Bu sefer kamyondan aşağıya atlayıp, BMW’nin yanına giderek ağlamaklı haldeki adama yalvarmaya başlar:
-“Aman abi benim çocuklarım var affet. Zaten arabana çarpmıştım hasar biraz daha büyüdü sadece.”
Adam “Kaderim böyleymiş” diye düşünüp sakin olmaya çalışarak:
-“Tamam ulan, tamam! Gözüme görünmeden bas git” der.
Yollarına devam ederler.
Yine kırmızı ışık yanar.
Temel yine BMW’ye gömer.
Bu sefer Temel kamyonun camından kafasını çıkarıp sırıtarak bağırır:
-“Abi merak etme, benim ben. Devam et...”