Çevreciler 2020 yılından çok umutlu idiler. Beş sene önce yapılan Paris İklim Anlaşmasından bu yana gelişmeler gözden geçirilecek ve yeni kararlar alınacaktı.



Çevreciler 2020 yılından çok umutlu idiler. Beş sene önce yapılan Paris İklim Anlaşmasından bu yana gelişmeler gözden geçirilecek ve yeni kararlar alınacaktı. Ancak korona salgını nedeniyle ertelenmek zorunda kalındı. 2020 yılı da küresel ısınmanın bütün özelliklerini insanoğlunun gözüne sokuverdi.
Dünyada çevreci eylemler genellikle sosyalist aktivistler tarafından gerçekleştiriliyor. Aynı zamanda kapitalizm, emperyalizm karşıtı bu guruplara yeni bir akım daha ekleniyor.
Genç Müslüman kadınlar, yeni çevreci aktivistler olarak dikkati çekiyorlar. İslamiyet’in çevreye bakışını da sıklıkla dillendiren çevreci Müslümanlar takdir görüyorlar.
Tarihte Müslüman bilim insanları doğa çalışmalarını Allah’ı anlamada, yaratıcı gücünün farkına varmada sıklıkla kullanmışlardır. Kuranı Kerim, ekoloji bilincinin hayatın her alanında olduğunu ve doğayı eksiksiz, karmaşık ve birbirine bağlı bir sistem olarak açıklamaktadır. Kuranı Kerimde ekosistemin yaratılışıyla ilgili ayetler bulunmaktadır. Aynı zamanda doğal dünya Allah’ın güzellik, sabır ve merhamet sıfatlarına sahip bulunmaktadır.
Doğayı ve özelliklerini anlamak, varlıkların mucizevi yaşamlarının farkına varmak Allah’ı anlamaya yardımcı olmaktadır.
Arı, İncir, Güneş gibi varlık ve kavramların yer aldığı Kuran’da, aslında dünyanın Allah’ın bir emaneti olduğu ve korunması gerektiği vurgulanır. Çevreye zarar vermek, Allah’ın emanetine zarar vermek anlamına gelir.
İslami bir perspektiften bakıldığında, çevre aktivizmi kişinin kendisi, Allah ve Allah'ın yarattıkları arasındaki ilişkiyi kıymetlendirmeye dayanmaktadır. Yeni harekete geçen çevreci Müslüman kadınlar, sıklıkla Hz. Muhammed’in ‘Kıyamet kopacağını bilseniz elinizde bir fidan varsa dikin’ hadisini dillendirmektedirler.
Hadisten krizin ortasında umut bulmak, sakin bir tutarlılıkla hareket etmek, gelecek nesillere fayda sağlamak için çalışmak anlaşılmaktadır. Yeşilin, ağacın ve çevrenin kıymeti ifade edilmektedir.
Çağdaş dünyada çoğunluğunu Müslüman çevrecilerin oluşturduğu yeni akımda kadınlar ön plana çıkmaktadır. Çevreye daha fazla önem verilmesi, doğanın ve yeşilin korunması için daha fazla çalışmak gerektiğini ifade eden çevreci Müslüman kadınların, eylem gücü de gurupların çoğalmasıyla hızla artmaktadır.
İslam coğrafyasının yeşillik yönünden çok zengin olduğu söylenemez. Bu alanlarda da tahribatın önüne geçilmesi gerekiyor.
Çağdaş dünya çevreci Müslüman aktivistleri kabullenmiş görünüyor. İslamofobik bir yaklaşımları bulunmuyor. Burada önemli olan, sağlıklı eylemlerin çevreci düzlemde kalabilmesi, terörize eylemlerden uzak durulmasıdır. Çevreci Müslüman kadınların, İslam coğrafyasında da çok işleri bulunuyor. Yakında eylemlerine bütün dünya şahit olacak artık.
Kıyamet kopacağını bilseniz elinizdeki fidanı dikiniz hadisini daha iyi anlamak gerekiyor elbette. Yoksa ağaç dikmekle dünya ekosistemi kurtarılmış olmuyor.