Gıda üretimi ve kullanımının küresel ısınma üzerindeki etkilerini elbette herkes biliyor.
Gıda üretimi ve kullanımının küresel ısınma üzerindeki etkilerini elbette herkes biliyor. Ancak yemek pişirmenin ne kadar etkili olduğuna dair pek düşünce oluşmaz ne yazık ki.
Gıda üretiminden ve israfından, gıda tüketimine, yeme, saklama, atma gibi faaliyetler küresel ısınmanın aktörleri içinde yer alıyor.
Gıda üretim sistemleri küresel ısınmada %37 rol oynuyor. Gıda üretimi ve tüketimi esnasında yapılacak enerji tasarrufları küresel ısınmanın önüne geçilmesinde önemli görünüyor.
Yemek pişirme yöntemleri sera gazı emisyonunda %61 oranında rol oynuyor. Bu nedenle yemek pişirmenin sera gazı emisyonundaki rolünü unutmamak gerekiyor.
Yemek pişirme esnasında enerji tasarrufuyla ilgili ilginç tespitler bulunuyor. Daha az enerji tüketen ve kolay pişen gıdalara yönelmek, yemek hazırlamada enerji tüketimini 16 kata kadar azaltabiliyor.
Mikrodalgaların, yavaş pişiricilerin ve düdüklü tencerelerin en düşük çevresel etkiye sahip olduğu bütün uzmanlar tarafından belirtiliyor. Yemek hazırlamada ise en fazla enerji tüketen sistem fırında pişirme olarak görünüyor. Fırınlar hem uzun pişirme süresine ihtiyaç duyuyor hem de daha fazla enerji harcıyor.
Fırında sebze kavurmak suretiyle tüketilen enerji miktarı, sebzelerin tohumdan üretime, hatta rafa gelinceye kadar kullanılan enerjiye denk geliyor. Hatta birçok sebze türünde, özellikle kışlık sebzelerde pişirme işlemleri üretimin iki katına yakın enerji tüketiyor.
Mikrodalga fırın kullanarak yemek pişirmek, haşlama veya buharda pişirme yöntemlerine göre %78 daha az enerji gerektiriyor ve sera gazı emisyonunu azaltıyor.
Düdüklü tencere kullanmak, et, bakliyat, patates ve sebzeleri pişirmek için harcanan zamanı azaltıyor. Eğer düdüklü tencere elektrikli ise ocak üstüne konan çelik tabanlı düdüklü tencereye göre %50 daha az enerji tüketiyor.
Yemek türleri de küresel ısınmada etkili faktörler olarak görünüyor. Bütün gıdalar içinde et pişirmek en fazla enerji tüketen yemek olarak kabul ediliyor. Et pişirme yöntemleri arasında da enerji tüketimi yönünden farklılık gösteriyor. Aslında et üretimi, pişirmeye göre kat be kat daha fazla enerji tüketimine neden oluyor. 1 kg et için yaklaşık 16 ton su kullanılıyor.
Uzmanlar, aynı zamanda Dünya Gıda Tarım Örgütü-FAO da küresel ısınmayla mücadele eylem planlarında et tüketiminin azaltılmasını öneriyor. Fasulye, nohut, mercimek gibi baklagiller, birim protein başına ete göre 29 kat daha az enerji tüketiyor.
Birçok insan mikrodalga pişirme sistemlerinin yemeğin tadını, lezzetini kaçırdığını belirtir. Bu nedenle mikrodalga kullanmak istemez. Ancak ön pişirme ile mikrodalganın bu olumsuzluğu giderilebilir.
Yemek pişirmede genellikle gaz ve elektrik kullanılmaktadır. Elektrik nispeten kaynağına göre daha çevreci görünmektedir. En azından, rüzgâr, güneş ve su gibi kaynaklardan da üretilmektedir.