Dün 8 Mart Dünya Kadınlar günüydü.
Dün 8 Mart Dünya Kadınlar günüydü.
.
Yıllardan beri toplumumuzun kanayan yarası “Kadına şiddet”i önlemek için üzerine vazife alan her bireyin yoğun biçimde savaşmasına rağmen hala dayanılmaz olaylar yaşıyoruz.
.
Büyük sorun,
Samsun’da yaşanan ve minicik yavrunun çığlıkları arasında 3 sene önce boşamış olduğu “Eşini darp eden adam gibilerin aramızda yaşıyor olması” durumun ciddiyetini anlatıyor sanırım.
.
Araştırmacı yazar İhsan Eliaçık diyor ki:
.
“Kadını eşit görmeyen Kur’an değil; Arap kültürüydü.
Kur’an o kültürün içinde doğdu ve kadın-erkek eşitliğini sağlamaya çalıştı.
Aksini iddia eden varsa Kur’an’da erkeğin sorumlu olup da kadının sorumluğu olmadığı tek bir konu göstersin.”
.
“Bunlar Kuran-ı Kerim’i kendilerine göre yorumluyorlar, ‘Dinimizde böyleymiş’ diyorlar. Bunların dedikleri neler?
.
1-Kadın kaburga kemiğinden yaratıldı iddiası yanlıştır, Erkek ve kadın tek bir nefisten yaratılmıştır.
.
2-Kuran’da ‘Kadınları dövün’ deniyormuş. Böyle bir ayet yok, tam tersi Peygamber Efendimiz ‘Kadınları döven benim ümmetimden değildir’ demiştir.
.
3-Kuran-ı Kerim’de kadınlara ‘evinde oturun’ deniyormuş yanlış. Kur'an evlerine gelenler için ‘Kadınlar vakarlı olsun, yani asalet sahibi olsun, oturup kalkmasını bilsin’ diyor.
.
4-Kuran-ı Kerim ‘Çok eşliliği emretmiştir’ iddiası da yanlıştır. Eskiden kadın nüfusu fazlaydı. Erkekler öldüğünde geride kalan kadınlar başkasının himayesine giriyordu. Bu ayet çok eşliliği kaldırmak ve tek eşliliğe indirmek için gelmiştir.
.
5-Kuran-ı Kerim’de cariyeliği öneren bir ayet yoktur.
.
6-Kuran’da ‘Evin reisi erkektir’ sözü de yanlıştır. Doğrusu ‘Erkekler, kadınlar karşısında ayağa kalkandır.’ Yani onları dinleyen ve ilgili olandır ayeti vardır.
.
7-‘Genç yaşta evlenin’ diye bir ayet yoktur. Bilakis peygamber efendimiz kızını 20-21 yaşlarında evlendirmiştir.
.
8-‘Kadınlar dışarı çıkarken örtünsün’ sözünden ortaya çıkan ise ‘Saçının örtünmesi’ diye bir maksat yoktur. ‘Müslüman kadınlar saçını da, omzunu da örter bunlar hepsi makbuldür.’ Kur’an bunların üzerinde hiç durmaz, asıl belirtilen ‘Takva örtüsüdür.’ Sakınma örtüsüdür.”
.
Topluma “İslam böyle istiyor” diyerek inançlar suiistimal ederek dayatılmaya çalışılan hurafelerin gerçeğini Eliaçık, bir güzel anlatmış.
Aksini iddia eden varsa, İhsan Bey orada sorularınızı ispatlarıyla bekliyor.
***
Kusura bakmayın işimiz bu.
“Soracağız, soracağız, soracağız.”
.
Yandaşlar gibi:
“Eh ne yapalım vardır bir aksilik” deyip geçecek halimiz yok.
.
Bu;
“Hayat memat meselesi” kardeşim.
.
Şimdi siz “5 Maskecilere” soruyorum:
“Nerede bizim aşılar?”
.
20-65 yaş arası olan biz üvey evlatların aşıları nerede?
Biz ne zaman aşılanacağız?
İlla topluca ölmemiz mi gerekiyor?
.
Yahu;
“Uzaya gideceğiz, Ay’ı feth edeceğiz” diye ortalığı kasıp kavuruyorsunuz,
Vekilleriniz sürekli;
“Kalkınmaktan, uçmaktan” bahsediyor”
“Yeni reformlardan” filan dem vuruyorsunuz da,
Ben size soruyorum:
“Bizim aşılar nerede?”
.
Elli çeşit vergi vermekten elime maaş geçmiyor neredeyse.
Ne yapıyorsunuz benim paralarımı?
.
5 tane maskeyi dağıtamadınız üzerine mecburen “Soğuk su içtik”,
Ama bu aşı işi,
“Suyla olmaz.”
.
Çıkın ortaya “Biz beceremedik” deyin, “Anlarız…”
.
Ama üzerine “Uzaya gideceğiz” diye hava atmayın.
Eğer o işi de maske gibi, aşı gibi yaparsanız;
“Bırakın aya gitmeyi, eve zor gidersiniz…”
***
Bakın bu şehirde neler oldu?
.
Konunun kısacası şöyle:
Lâpseki’de RES projesi başlatıldı.
Fakat yapılan araştırmalarda bu projenin gerekli izinler alınmadan başlatıldığı anlaşıldı.
.
Uzun bir süreçten sonra konuya müdahil olan İl Genel Meclisi’nin ilgili Çevre Komisyonu bölgeye çıkarma yapmış, yeniden bir rapor hazırlamak üzere çalışma yürütmüştü.
.
Peki nasıl olur da böylesi bir büyük proje izinsiz yürütülürdü?
.
Bizim medya grubumuz bünyesindeki “Vitamin Gazete” sinde çıkan habere göre işin içinde işler varmış.
.
İl Genel Meclis Başkanı Sadık Göğüsgeren, bu konuyla ilgili sosyal medyadan yaptığı açıklamada şöyle demişti:
“Şirketin çalışmalarına ‘Cumhurbaşkanı arkamızda siz isteseniz de istemeseniz de bu iş olacak’ kelimesini köylü vatandaşlarımıza kullanarak izinsiz bir şekilde başladığı iddiası var. Çok düşündürücü ve üzücü. Konu RES karşıtlığı değil, ancak burada hiç izinsiz bir çalışmanın sadece orman ön izniyle (kesin izin belgesi olmalı) bu kadar çalışmaya cesaret edilmesi. Çanakkale bu kadar sahipsiz kalmamalı… Konuyu gündeme taşıyan Çevre Komisyonu Başkanımız Nejat Önder’e ve Lapseki İl Genel Meclisi Üyemiz Ali Özkan Aldemir’e teşekkürler...”
.
İddiaya göre şirket köylülere, “Cumhurbaşkanı arkamızda siz isteseniz de istemeseniz de bu iş olacak” şeklinde bir cümle kullanmıştı.
.
Böyle bir şey olması mümkün değil tabi.
Koskoca Cumhurbaşkanı, “Siz gidin izinsiz yapın, arkanızda ben varım” şeklinde bir söylemde veya icraatta bulunmazdı.
.
Bu tavrı ortaya koyanların:
“Derhal meydana çıkarılması ve Cumhurbaşkanının adını kullanarak insanları sindirmeye çalışanlara hesap sorulması” gerekmekteydi.
.
Peki, bu projeye neden karşı çıkılıyordu?
İşte bu durumu İl Genel Meclisi Çevre Komisyonu başkanı Nejat Önder şöyle açıklamıştı;
“Lâpseki Dumanlı’da ki şirketin İl Özel İdaresine ve yasal hiçbir kuruma müracaatı olmadan, İmar Müdürlüğümüzün inşaatı iki kez mühürlemesine rağmen kaçak inşaata devam ettiği, bugün de beraberimizde Meclis Başkanı Sadık Göğüsgeren, Lâpseki İl Genel Meclis üyemiz Ali Özkan Aldemir, CHP Lâpseki İlçe Başkanımız Yaşar Şaban Genç ve iki bayan yöneticiyle yerinde incelemeye gittik.”
.
“2011 yılında İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Dumanlı asbest kaynaklı bölgede akciğer kanseri tespit edildi, bunun üzerine ÇÖMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümünden yer bilimcileri ve Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı tarafından araştırma yapıldı.
Yörede asbest yatakları olduğu tespit edilmiştir. Kanser vakalarının asbest kaynaklı olduğuna karar verilmiştir.”
.
“Dumanlı köyünde yılda dokuz ölümden beşinin kanser vakası olduğu tespit edilmiştir. Asbest bölgesinde ki toprakları, ara yol yapımında kullandıklarını gözlemledik. Doğayı ve insan sağlığını tehdit eden bu işletmeyi itiraz süresinde itiraz ederek, yargıya taşıyacağız.”
.
İşte durum bu.
Yapılanlar ortadaydı,
Hastalıklar tespit edilmişti,
İtirazlar kapıdaydı…
.
Şirket;
“El mi yaman?
Bey mi yaman?”
Şeklinde yaptığı “Restini”, gelen tepkiler üzerine geri çekmek zorunda kaldı.
.
Nasıl mı?
.
İşte dün gazetemizde çıkan haber;
“Lâpseki’de Çamyurt, Dumanlı, Beyçayır köylerini kapsayan alanda RT Enerji ve Türkerler ortaklığında yapımına başlanan Rüzgâr Enerji Santrallerinde şirket, asbest çıkan bölgede çalışmalar için geri adım attı. Asbest çıkan bölge doldu yaparak kapatılacak.”
.
Şimdilik dava kazanıldı.
Şirket geri adımı attı.
Ama biz konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz…