Bir ulus varlığını ispat ederken, yeniden doğarken, onlarca millete de ışık olmuştur Çanakkale.
Bir ulus varlığını ispat ederken, yeniden doğarken, onlarca millete de ışık olmuştur Çanakkale. Milletimizin gönlünde de ayrı bir yeri vardır Çanakkale’nin. Adı geçince herkes tebdili mekân olur.
Çanakkale’nin değeri çok geniş bir coğrafyada yatmaktadır. Balkan savaşını iyi bilmek gerekiyor Zaferin değerini anlamak için. Osmanlı İmparatorluğu, nasıl olsa savaş çıkmaz diye, Sırpların, Bulgarların, Yunanlıların silahlanmalarına müdahale etmemiştir. Askeri birlikler arasında ciddi bir koordinasyonsuzluk mevcuttur. Cephede erzak olduğu halde sevkiyat problemleri ve komutanlar arasındaki siyasi çekişmeler, dağınık yapı, başarısızlığı ve hezimeti beraberinde getirmektedir. Binlerce asker savaş olmaz artık diye terhis edilmiştir. İki ay içinde toprakların yarısı kaybedilmiştir. Bulgar ve Yunan birlikleri Çatalca’ya kadar, Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın torunları Mısır’dan Kütahya’ya kadar ilerlemiştir. Adeta kontrol ortadan kalkmıştır. İşte bu yüzden Çanakkale ayağa kalkış destanıdır. Tarihte bir benzeri yoktur.
Birinci Dünya savaşında 1915 yılı başlarında Çanakkale’ye dayanan İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin hedefi boğazlardan Rusya’ya ulaşmaktır. Aynı dönemde ise Rusya’da Bolşevik İhtilali başlamıştır. İngiliz ve Fransızlar, Bolşevik ihtilalinin bastırılması için Rus çarına destek olmayı hedeflemektedirler. Çanakkale geçilmeyince, Bolşevikler başarılı olmuş ve Rusya’da komünist ihtilalı gerçekleştirmişlerdir. Ruslar bunun bilinciyle Kurtuluş savaşında da bize destek olmuşlardır.
Toplumun yönlendirilmesinde, birlik ve beraberliğin muhafazasında, milli şuurun geliştirilmesinde yazarların önemli rolü vardır. Çanakkale Savaşlarında şimdiki Genelkurmay Başkanının yerinde olan Ordu Komutanı Enver Paşa, zamanın şair ve yazarlarını savaş alanlarına göndermiştir. Yazılarında kahramanlığımızı betimlesinler, milli şuurun geliştirilmesine katkıda bulunsunlar diye. Mehmet Akif Ersoy, İstanbul’da olmadığı için bu geziye katılamamıştır. Nüfus kâğıdında Bayramiç doğumlu olmasına rağmen Çanakkale’yi ve savaş alanlarını görmemiştir. Oysa Çanakkale Şehitlerine isimli yazdığı şiir sanki savaşı bu coğrafyada yaşamış kadar canlıdır.
Mehmet Akif İstiklal Marşında Çanakkale’yi, Çanakkale’deki ruhu betimlemiştir. Korkma derken tüm millete seslenmektedir.
Çanakkale, Türkiye Cumhuriyetinin anahtarı olmuştur. Türk varlığı Çanakkale’de yeniden vücut bulmuştur.
Bolşevikler Sovyetler Birliği’ni Çanakkale Zaferi sayesinde kurabilmişlerdir. Askeri işgallerle sömürünün bittiği yerdir Çanakkale.
Zamanın idarecileri böyle bir destanı ne yazık ki, 15 Temmuz terörist kalkışmasıyla bir tutmaya çalışıyorlar. Malum terörist kalkışmada, gazilik unvanı verilen binlerce vatandaşımız maaş almaktadır. Çanakkale gazileri maaş almamışlardır. Bu destanın ruhu bu kadar güçlüdür. Seyit Onbaşı ödül olarak verilen ne tayını, ne de maaşı kabul etmemiştir. İvrindili Azman Mehmet Çavuş, kendisine maaş bağlamak isteyen Kaymakam’ı, herkesin gözü önünde, kaymakamın teklifi gururunu incittiği için kovmuştur. Çanakkale Ruhu böyle bir güçtür.
Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı, İngiliz ve Fransızların yenilmez düşüncesini silen savaşlardır. Bütün sömürge milletlere ışık olmuş, cesaret vermiştir. Türkiye Cumhuriyetinin tapusu olmuştur. Zaferimiz kutlu olsun.