Korona ile yatıp korona ile kalkıyoruz.

Korona ile yatıp korona ile kalkıyoruz. Hemen bütün sosyal medya ve televizyon kanalları korona virüsüne odaklanmış durumda. Devlet büyükleri, yerel yöneticiler sürekli olarak evde kalınması, bulaşmanın önlenmesi için önerilerde bulunuyorlar.
İnandırıcı mı? Elbette hayır. Pes dedirten uygulamalara imza atıyorlar. Sivil toplum örgütlerinin kongreleri, seçimleri iki yıldır erteleniyor. Oysa iktidar sahipleri lebalep kongreler yapıyor. İl kongreleri resmen yapıldığı illerde vaka sayısını çığ gibi büyüttü. Ardından genel kongre ile iller arasında da hastalık alışverişi tamamlanmış oldu.
Vaka sayısı zaten otuz bine dayandı. Esnaf diken üstünde duruyor yine kısıtlama gelecek diye. Buna rağmen iktidar sahipleri hastalığın yayılması için elinden geleni yapıyor.
İki senedir seyahat şirketleri üç beş yolcu ile gidip geliyor. Şehirlerarası seyahat izni alması gerekiyor insanların. Sokağa çıkma saatlerinin uygulandığı saatlerde yapılan kontrollerde elinde belgesi yoksa ceza kesiliyor. Peki, otobüslerde ağzına kadar dolu çal oyna gül oyna kongreye gidenler ceza yedi mi? Kontrol bile edilmedi. Peki, bunlar hastalığı hem otobüste birbirlerine, hem de kongre salonundakilere bulaştırdı mı? Kesinlikle bulaştırdı. Seyahat şirketleri neden tek koltuk bilet verebiliyor? Hastalık bulaşmasın diye.
İktidar sahipleri inandırıcılıklarını sıfırlamışlardır artık. Kamu görevlilerinin de vatandaşa ceza kesme hakkı yoktur. Eğer bu kongrelerde kimseye ceza kesilmedi, sokakta maskesi olmayana, yasak saatlerde sokağa çıkana kesildi ise memlekette adaletin olduğunu hiç kimse iddia edemez.
Maske mesafe temizlik kuralına uyalım diyen ama kendileri uymayan iktidar sahiplerine inanan olur mu? İmam yellenirse diye bir atasözü vardı. İmam yellenmeden öte bir şey yaptıysa cemaatin ne yapacağını akıl etmek bile zor.
Lokanta ve kafelerde sınırlandırılan faaliyetler insanların temas yolu ile hastalığı birbirlerine bulaştırmamak içindir. Üst üste salonlarda bulaşmama ihtimali var mı?
Hastanelerde doktorlar başta olmak üzere bütün sağlık çalışanları diken üstünde duruyor. Hem hastaları iyileştirmek, hem kendilerini ve ailelerini korumak için çalışıyorlar. Bir kişi daha hasta olmasın diye emek harcıyorlar. İktidar sahipleri lebalep kongre yaptık diye mutlu oluyorlar. Bu mutluluğun izahı yok. İzansızlıktan, saygısızlıktan başka bir şey değil. Bulaştırmak insanın ölümüne neden olmaktır. Ha silahla vurmuşsun ha hastalık bulaştırıp öldürmüşsün.
Lebalep kongreler, hastalığı hortlatacaktır. Kısıtlamalar yeniden başlayacaktır. Sürü bağışıklığına gidilmesi erkendir. Can kayıpları artıyor.
Hastalığın yayılmasını önlemekte görevli olan iktidar sahipleri yayılması için ellerinden geleni yapıyor. İnandırıcılıklarını yitirdiklerinin de farkındadırlar inşallah. Millet de görür anlar ise memleketin geleceği kimlerin elinde anlamış olur.
Korona tedbirlerini, kongrelerinde uygulamayan iktidar sahipleri, yarın hangi yüzle vatandaşa uyalım nasihati yapacaklar acaba?