Genetik mühendisleri arkeolojiye el attıktan sonra tarım tarihi daha iyi anlatılmaya başladı.
Genetik mühendisleri arkeolojiye el attıktan sonra tarım tarihi daha iyi anlatılmaya başladı. Geçmişe ait eserlerde tarımın izleri daha net görülüyor.
Frankfurt. Goethe ve Bristol Üniversitelerinden oluşan bir araştırma ekibi tarih öncesi Batı Afrika'dan yaklaşık 3.500 yıl öncesine ait çanak çömlek parçalarının içinde bulunan antik bal avcılığına ilişkin önemli bulgular ortaya koydu.
Günümüzde birçok Afrika ülkesinde arıların önemli bir kısmı doğal olarak kendini sürdürüyor ve birçok ailenin geçim kaynağını oluşturuyor.
İnsanların arı ürünlerini ne kadar süredir kullandığı hakkında geniş bilgi bulunmuyor. Genelde insanın var olduğundan bu yana arı ürünlerinden yararlandığı söyleniyor.
Afrika'nın dört bir yanından gelen tarihi ve etnografik bilgiler, arı ürünlerinin, bal ve larvalarının hem besin kaynağı olarak hem de bira ve şarap gibi bal temelli içeceklerin yapımında önemli olduğunu gösteriyor.
Araştırma ekibi, eski toplumların tencerelerde hangi yiyecekleri pişirdiklerini araştırmak için Orta Nijerya Nok Halkı kültüründen 450'den fazla tarih öncesi çanak çömlek parçasının kimyasal analizini yürütüyor. Nok Halkı çanak çömlek kullanımında epey gelişmiş görünüyor. Bundan 3500 yıl öncesine ait çanak çömleklerin araştırma için uygun olduğu görünüyor. Diğer arkeolojik buluntuların çürümüş, kaybolmuş olması toprak kapları öne çıkarıyor.
Nok halkı tarafından kullanılan çömlek kaplarının yaklaşık üçte birinin balmumu işlemek veya depolamak için kullanıldığını gösteriyor. Antik çömleklerde balmumunun varlığı, karmaşık bir dizi yağ, doğal dünyanın katı yağları, sıvı yağları ve mumları ile tanımlanıyor. Balmumu muhtemelen ya balmumu peteklerinin hafif ısıtma yoluyla işlenmesinin (eritilmesinin) bir sonucu olarak kabul ediliyor.
Bal, genellikle avcı-toplayıcılar için önemli bir besin kaynağı ve hala Doğu Zaire'deki ormanlarda bazı yerel toplumların geçim kaynağını oluşturuyor. Binlerce yıldır değişmeyen bir geleneği sürdürüyorlar. Yerden 30 metre kadar yüksekte ağaç oyuklarından bal, polen ve arı larvalarını toplamak için yine duman kullanılıyor.
Balın eski çağlarda diğer ürünleri korumak için de kullanılmış olabileceği tahmin ediliyor. Kenya'nın Okiek halkı avladıkları hayvanların etini çürümesin diye balla koruyor. Bu şekilde et üç kadar korunabiliyor. Et korumada balmumu da kullanılıyor.
Müslümanların önemli kaşiflerinden olan İbni Battuta, 1352'de Moritanya'yı ziyaret ederken, bal ve ekşi sütle karıştırılmış darıdan yapılan ekşi bir içkiden bahsediyor.
Eski çağlarda bal ve balmumunun tıbbi, kozmetik ve teknolojik amaçlarla da kullanılmış olabileceği tahmin ediliyor. Balmumu ayrıca tarih öncesi çağlardan beri, Kuzey Avrupa'daki Erken Neolitik yakalı şişelerde bir aydınlatıcı olarak, yine gemilerde ışık kaynağı olarak kullanılıyor.
Arkeolojik çalışmalar eskiden fosilleşmiş, kömürleşmiş kalıntılardan tahmin yapıyordu. Artık DNA tanımlamalarıyla bitki türlerini dahi belirleyebiliyorlar. Yakın gelecekte, tarihin derinlikleri daha açık ve net olarak belirlenecek gibi görünüyor.