Bu hafta sonu gençlerin hayatlarına yön verecekleri üniversite sınavları yapılıyor. Hayatın her tarafı sınavlarla dolu ama bu sınav başka görünüyor.

Bu hafta sonu gençlerin hayatlarına yön verecekleri üniversite sınavları yapılıyor. Hayatın her tarafı sınavlarla dolu ama bu sınav başka görünüyor. Türk insanı, kendini neden bu kadar yarıştırır anlamak zor ama hep deriz ya iyi olan kazansın. Gençlerimizin emeği alın teri yerde kalmasın.
Okullar gençleri hayata hazırlar. Aileler de aynı tempo içerisinde hayata hazırlamak için elinden geleni yapar. Arada olan gençlerimize olur. Ne oyuna zamanları kalır ne de gezmeye. Anne babalar hep hele şu sınavı kazan da sonra çok oynarsın derler ama o oyun zamanları hiç gelmez. Sınavlar bir türlü bitmez çünkü. Hele şu fakülteyi kazan sonra çok gezersin denir ama fakülte veya yüksekokul kazanılınca da hele bir bitir başlar. Sonra? Sonrası mı cevabı basit. Kazık kadar adam oldun, oyun senin neyine. Bir koşturmacadır elin altından kayar gider gençlik. Neden bu hale geldiğimize kısaca bir göz atalım.
Üniversitelerin yeni yeni açıldığı yıllarda hep anlatılır sınava girmek için şehir şehir dolaşıldığı. Hangi okul iyiyse ona karar kılındığı. Özellikle bugünlerde emekli Ziraat Mühendisi ağabeylerimizin önemli bir kısmı hem Tıp hem de Ziraat Fakültesini kazanmışlardır ama Ziraat Mühendislerinin maaşı yüksek diye Ziraat Fakültesine kayıt yaptırmışlardır. Daha sonraları iki aşamalı merkezi sınavlar, tek aşamalı merkezi sınavlar, en sonunda çoktan seçmeli aşamalı sınavlar. Ama sınav mutlaka var. Beceriden ve isteklerden çok daha önemli sınavı kazanmak. Oyun ve gezmeden, hatta spor ve kültürel etkinliklerde bulunmaktan çok çok daha önemli sınavı kazanmak. Sınavı kazanın da belediyelerin oyun parklarında sığabilirseniz kay kaylardan kayar, sığabilirseniz salıncaklara da binersiniz.
Sınavlara girmemize de, kaç tane sınava girmemiz gerektiğine de bir zamanlar sizin gibi, bizim gibi sınav stresi yaşayanlar karar veriyor. Gelecekte siz de aynı kadrolara gelir sınavları daha da çeşitlendirirsiniz. Az geliyorsa biraz daha sınav koyarsınız bugünlerde elimde olsa sınavları kaldırırım deseniz de.
Sınavları hayatımızın bir parçası haline kendimiz getiriyoruz nasıl olsa. Herkes her okulda okumasın diye bir yolunu bulup sınıflandırıyoruz kendimizi. Elbette çalışanla çalışmayanı bir tutacak halimiz yok. Ama hedeflere ulaşmada sadece çalışmanın yeterli olmadığını biliyoruz. Fırsat eşitliğinin tam sağlanamadığı bir ülkede yaşıyorsak da, sınavlardan dolayı birilerine kızıp üzülmenin de gereği yok elbette. Değişmesini düşündüklerimizi başarabilmek için de bu sınavlardan geçmek gerekiyor nasıl olsa. Hem kendimizi geliştirmek, hayata daha iyi hazırlanmak, hem de topluma bir şeyler kazandırabilmek, çevremize, ülkemize ve milletimize daha yararlı bir insan olmak için gayret gösteriyoruz.
Allah yardımcısı olsun gençlerimizin. Havalar çok sıcak geçiyor. Allah zihin açıklığı versin. Emeklerin, alın terinin karşılığını bütün gençlerimiz alsın.
Bizim büyüklerimizin sınavı azdı. Bizde sınavlar çoğaldı. Sizin sınavlar hem çoğaldı hem çeşitlendi. Sizden sonrakilerin bari sınavları azalsın. Başarılarınız daim olsun.