Uzmanlar artık küresel ısınmanın önlenmesinde geç kalındığı, iklimin hissedilir derecede değiştiği konusunda hemfikir görünüyorlar.
Uzmanlar artık küresel ısınmanın önlenmesinde geç kalındığı, iklimin hissedilir derecede değiştiği konusunda hemfikir görünüyorlar.
İklim değişikliği, çalışma ortamları dahil olmak üzere hayatın her yönünü etkiliyor. Gelişmiş ülkelerde insanlar hayatlarının %90’ını binaların içinde geçiriyor. Bu nedenle binaların küresel ısınmaya göre düzenlenmesi gerekiyor. Yerleşim alanları da iklim düzensizliklerine göre yeniden gözden geçirilmeli.
Mimarlar ve mühendisler, binaları, yolları ve köprü gibi yapıları yerel iklim parametrelerini dikkate alarak tasarlıyorlar. Beklenen sıcaklık, yağış, kar ve rüzgâr gibi faktörlerle deprem, çökme ve yer altı suyu seviyeleri gibi jeolojik özelliklere göre malzeme ve proje seçimi yapılır. İnşaatlar da buna göre inşa edilir.
Şiddetli rüzgâr varsa, çatılar veya kiremitler uçabilir. Aşırı yağış meydana gelirse bodrum katlarını su basabilir.
İklim değişikliklerinin rüzgâr ve yağış normallerinin aşılacağını göstermektedir. Sellerin daha sıklıkla oluşması normal hale gelecek. Daha yüksek ortalama hava sıcaklıkları ve yüksek oransal nem gibi bazı değişiklikler sürekli hale gelecek.
Pencerelere tente veya panjur, binalara iyi yalıtım ve havalandırma sistemlerinin geliştirilmesiyle bir dereceye kadar yerel tedbirler almak mümkün olabilir. Ancak binaların inşası esnasında tedbirlerin alınması daha verimli olmaktadır.
Artan sıcaklıklar, asfaltı eritmektedir. Yolların erimeye karşı korunması gerekecektir. Beyaz boya çözüm gibi görünse de kalıcı olan yeni asfalt karışımlarının kullanılmasıdır.
Malzemeler, özellikle metaller, ısındıkça genişler ve bu da, tasarlanan toleransları aşıldığında bükülmelerine neden olabilir. Çin’in dünya rekoru kırdığı çelik gökdelenin küresel ısınmaya teslim olabileceği konusunda endişeler artıyor. Güçlendirme önerileri bile yapılıyor.
Temelleri killi toprak üzerine oturan binalarda yağış düzensizlikleri sorunları artıracak gibi görünüyor. Kilin şişme ve büzülme özellikleri aşırı yağışlarda temel oynamalarını beraberinde getirecek. Bu meyanda tahminlere göre İngiltere’deki binaların onda biri etkilenecek.
Tahminlere göre oransal nemin artması betonarme binaların ömrünü kısaltacak. Özellikle beton içindeki demir daha kısa sürede küflenecek ve özelliğini yitirecek. Kolon çatlamaları en sık rastlanan sorunlardan olacak.
Yüksek sıcaklıklar yaşam alanlarında şimdiden tedbir alınması gerektiğini gösteriyor. Artık bütün yaşam alanlarında klima ve iklimlendirme araçlarına ihtiyaç duyuluyor. Hayvan barınaklarının planlanmasında da değişen iklim özelliklerinin dikkate alınması gerekiyor.
Yağan yağışlar eskisi gibi normal görünmüyor. Kısa sürede metrekareye 100 kilogram yağış düşüyor. Yollar göle dönüyor. Bodrum katları ve işyerleri su altında kalıyor. Arık şehir planlarında su tahliye sistemlerinin artan sel vakalarına göre planlanması gerekiyor.
Senede bir kere veya on senede bir kere de olsa, can ve mal kaybına neden olabilecek felaketlerden korunmanın yolu önceden tedbir almaktır.