1 Bütün alemlerin Rabbi olan Allah nazarında ‘Yaratılmış mahlukatın en kötüsü kafirler-Zalimler-Hainler ve Nankörlerdir’ olarak geçmektedir.
1 Bütün alemlerin Rabbi olan Allah nazarında ‘Yaratılmış mahlukatın en kötüsü kafirler-Zalimler-Hainler ve Nankörlerdir’ olarak geçmektedir. Yaşadığımız dünyada bir bakıyorsun ki sanki Bunlar Allah tarafından korunmakta ve büyük fırsatlar verilmekte görünmekte ise de sonuç hiç değişmemektedir. Hani Saddam nerede?
2 Sanıyorum 1990 yılları idi. Irak lideri Saddam zulmünü o derece artırmıştı ki komşularına dahi büyük tehditlerde bulunuyordu. Bir ara ülkemiz de bu tehditlerin altında kalarak ellerindeki füzelerin taa Ankara’yı dahi vuracak kapasitede olduğu tehdit sonucu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetimizi bazı tedbirler almaya zorlamış olup, bazı yerlerde sahra hastaneleri kurulması, hastanelere her türlü tıbbi malzeme sağlanması, burada görev alacak personelin de tespit edilerek gerektiğinde hemen görev yerinde görevinin başında olması hususları dair birçok gerekli faaliyetler planlanan şekilde hazırlanmıştır.
3 Sonuç olarak böyle bir şey vuku bulmamış olup. Bir cumartesi günü gecesi ben Necdet Kyrt Gökçeada Sağlık Merkez, ayniyat muhasibi olarak sağlık merkezine çağrıldım. Ne imiş; Harp malzemelerinin bir kısmı sağlık merkezimize ayrılmış 96 kalem malzemenin ayniyat tesellüm makbuzları 6 sahife her sahife 3 nüsha olup 18 sahife imzalanıp, Denizcilik işletmesi ödenek olmadığından Sağlık Müdürlüğü’ne çağrıldım. Aracın Gökçeada’ya geçemeyeceği, iskeleye boşaltılacağı söylendi. En son gemi ile geldi, her sahife üçer nüsha imzalandı, bana teslim edildi. İskeleye boşaltıldı. Devletin bir kurumunun bir kuruma yardımı yok. Bu harp malzemesi Ada’ya boş gidiyorsun, paran yok o araç geçemiyor. İlaçların başındayım. İskelede o görevlilerden saf birini göndermişler, bana ‘Hastanede hemşerilerimiz var, sen de gel yemek yeriz, yatarız ilaçlara bir şey olmaz’ dedi. Dedim ki ‘Saymadan teslim aldım. Kar da yağda buz da yağsa ayrılmam ama noksan çıkarsa da işin peşini bırakmam. Biraz sonra kamyon yine geldi ‘Hata yapmışız bu malzemeler de sizinmiş’ indirdiler. Pazar gemi geldi Denizcilik İşletmesi Başkanı’na durumu izah ettim, gemide metrekare ne gelirse parası ödenir ısrar ediyor. Ben her gün sahil sıhhiyeye 500 lira ödüyorum. Ben de açtım ağzımı ‘Bunlar harp malzemesi eğer almazsan ne olacağını sen düşün, şimdi polise ve valiye çıkarım bu gemi yolundan döner’ dedim. Malzemeler alındı., Gökçeada iskelesinde taşıyacak ambulans da mevcut değil. Kısa bir müddet sonra emekli oldum. Devlet düzenimiz de tam işlemiyordu.