Hayvancılıkta probiyotiklerin kullanılması başlıklı AB projesinin ilk toplantısını Eski Zağra’da gerçekleştirdik.
Hayvancılıkta probiyotiklerin kullanılması başlıklı AB projesinin ilk toplantısını Eski Zağra’da gerçekleştirdik. Projede Eski Zağra Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Türkiye’den Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi ile Litvanya, Sırbistan ve Moldovya’dan Araştırma Enstitüleri görev alıyor. Probiyotikler gelecekte hem hayvan ham de insan beslenmesinde önemli rol oynayacak.
Balkanlar, bir zamanlar neredeyse Türk yurdu olmuş. Ancak savaşlar, yanlış vali atamalar, istihbarat eksikliği, bölgeyi ve bölge insanının hiçe sayan uygulamalar, Balkanları terkin eşiğine getirmiş. Yeniden canlanıyor gibi görünüyor. Küçük ve orta ölçekli işletmelerle, fırsatları değerlendirmeye çalışan epey yatırımcı dikkati çekiyor.
Eski Zağra, uzun süre Türklerin hakim olduğu, Avrupa’nın en eski yerleşim yerlerinden bir tanesi. Bölgenin ekonomik merkezi olmasının yanında Bulgaristan'ın nüfus itibariyle altıncı büyük şehridir.
Şehir, Eski Zağra Ovası'nda yer almaktadır. Yukarı Trakya düzlüğünün doğu kısmında, Sofya’ya 220, Edirne’ye 130 km mesafede bulunmaktadır.
Şehrin bulunduğu bölgenin iklimi Akdeniz'den gelen sıcak hava dalgasıyla bir geçiş iklimi özelliği göstermektedir. Bölgede, ülkede nadir karşılaşılan tropikal ağaç çeşitleri yetişmektedir. Kiparis, sedir, servi, incir, defne, badem, nar, gibi ağaç ve meyve türleri en çok görünenlerdir. Bu türler de zaten Ege-Akdeniz iklimlerinin bir göstergesidir. İklim olarak Trakya bölgesinden çok farklı değildir. Eski Zağra, aynı zamanda Trakya Bölgesel Belediyeler Birliğinin merkezidir.
Eski Zağra, Avrupa'nın en eski şehirlerinden biridir. Şehrin tarihi M.Ö. 5000 yıllarına kadar uzanmaktadır. Neolitik döneme ait eserler korunmaktadır. Bakırın ve demirin ilk işlendiği merkezlerden biridir. Adının da Trakça’da demir anlamına gelmesi, Traklar tarafından kurulduğunu kanıtlamaktadır.
Roma İmparatorluğu döneminde orta ölçekli şehirlerden biri olan Eski Zağra kendi parasını basan bir ticaret merkezi olmuştur.
Araplar 7. Yüzyılda İstanbul’u kuşattıklarında Bizans’a yardım eden ve Arapları mağlup eden Eski Zağra, Bizans tarafından Bulgarlara bırakılmıştır.
Osmanlı Devleti, stratejik konumu nedeniyle Eski Zağra’ya özel önem vermiş, 1372 yılında ele geçirmiştir. Osmanlılar farklı kültürlerden kalan engin tarihî mirasın farkına varmışlar ve olduğu gibi muhafaza etmişlerdir. 1530 yılında 18 mahalleden oluşan bir Türk şehri haline gelen Eski Zağra, zaman içerisinde, Müslüman olmayan ulusların da en fazla yerleştiği bir ticaret merkezi haline gelmiş, oran olarak Türk nüfus azalmıştır.
Osmanlı yönetiminde Eski Zağra olan şehrin ismi, 1934 yılında diğer Türk köylerinde olduğu gibi değiştirilmiş Stara Zagora adı verilmiştir.
Eski Zağra, yabancı turistlerin ilgisini çeken bir bölgedir. Şehirde antik Augusta Traiana Forumu bulunmaktadır. Kent merkezinden 14 km uzaklıkta Eski Zağra Kaplıcalarında, banyo ile tedavi tesisleri bulunmaktadır. Şehirde bulunan 34 otel, Eski Zağra'yı Kongre turizmi için fevkalâde uygun hâle getirmiştir. Eski Zağra aynı zamanda büyük bir üniversite şehridir. İki yüz bin civarında nüfusu olan şehirde büyük bir Veteriner Fakültesi ve Hayvancılık Araştırma Enstitüsü bulunmaktadır.
Eski Zağra’ya günü birlik gidip gelmek mümkün. Bağırsan duyulacak kadar yakın. Dil bilmek de gerekmiyor. Sokaktaki seslerden çoğu anlaşılıyor.