Arkeolojik çalışmalarda DNA analizleri yapılmaya başlandıktan sonra kültürlerin kökenlerine ulaşmak daha da kolay oluyor.
Arkeolojik çalışmalarda DNA analizleri yapılmaya başlandıktan sonra kültürlerin kökenlerine ulaşmak daha da kolay oluyor.
Arkeolojik bulgulara göre yaklaşık 4200 yıl önce, batı Avrasya bozkırında birkaç çoban farklı bir at evcilleştirmeyi başardı. Yiyecek için vahşi atları gütmek konusunda deneyim sahibiydiler. Bu atlar kendi atlarına benzemiyordu. Daha güçlü sırtı olan bu atlar kısa sürede yakın coğrafyaya yayıldı.
Yeni evcilleştirilen atlar Tunç Çağı insan kültürlerinde büyük değişimleri başlattı. Bugünkü çağdaş safkan atların genetik özelliklerini temsil ediyorlar. Güçlü bir araştırma ekibinin 121 arkeolojik bölgede 300 antik at genomu ile yaptıkları çalışma, bugünkü çoğu at ırkının atalarının ilk kez 4200 yıl önce Batı Avrasya bozkırlarında ortaya çıktığını gösteriyor.
Atın evcilleştirilmesinin ilk kanıtı, daha önce, Botai kültürünün çobanlarının yaklaşık 5500 yıl önce et ve süt için kısrakları bir araya getirdiği şeklindeydi. Botai kültürü Kazakistan’ın kuzeyinde oluşmuş bir kültür. Ticaret yapıyorlar. Tekerleği icat eden toplum olarak biliniyor. Avcılık ve çobanlık yapanlar var. Ön Türkçe konuşuyorlar. Atları binek olarak kullandıklarına dair buluntu yok ama etinden ve sütünden faydalandıkları biliniyor.
Önceleri bütün atların Kazakistan’dan dünyaya yayıldığı kanaati güçlüydü. Atın hikâyesi hep Kazakistan’dan başlıyordu. Arkeolojik çalışmalarda DNA analizi yapılmaya başlandıktan sonra bilgiler değişmeye başladı. Kazakistan kökenli atların yabanileri daha çok Moğolistan bozkırlarında yabani olarak yaşıyor.
DNA analizleriyle birlikte araştırıcılar 10.000 ila 2000 yıl önce yaşamış atlardan bulabildiği her kemik örneğini toplamak için Kazakistan'dan Sibirya ve Moğolistan'a kadar bütün coğrafyayı taradılar. 4200 yıl öncesine ait kemiklerde büyük bir çeşitlilik ortaya çıktı. Anadolu, Avrupa, Orta Asya ve Sibirya'da yaşayan atlar genetik olarak oldukça farklıydı. Aslında bugünkü atlara en fazla benzerlik gösteren fosil kemikler Orta Anadolu’dan Orta Rusya’ya kadar olan coğrafyada bulunuyor.
Orta Asya’da evcilleştirilen atlar binek atı gibi görünmüyor. Bugün binek atı olarak kullanılan ırkların atalarına Kuzey Kafkasya’da daha çok rastlanıyor. Yaklaşık 5400 yıl öncesine ait en eski tarihlerden biri, Rusya'nın güneyindeki Maykop kültürünün inşa ettiği bir kurganda küçük bir çocukla birlikte gömülü bir atın bacak kemiğinden geliyor. Bugün Avrupa’da yaygın olan ırkların kökeni Maykop Kültürüne ait atlara dayanıyor.
Ticaret yolları da dikkate alındığında, binek atların genel olarak Maykop Kültüründen köken aldığı kesinlik kazanıyor. Atların evcilleştirilmesi ve geliştirilmesine bağlı olarak insanoğlu yeni maden kaynakları da bulmaya başlıyor. Daha uzak mesafelere gidip gelebiliyor. Yine çobanlıkta, koyun ve inek gütmede binek atı önemli rol oynuyor.
Çerkezlerin ata ne kadar bağlı oldukları, düğünlerde, törenlerde atlı gösterilere ne kadar önem verdikleri yakından bilinir. Tarihten gelen bir gelenek olmalı.
Araştırıcılar da hayvanlardan elde edilen verilerin geçmişten günümüze büyük kültürel değişiklikleri ortaya çıkarabileceğini söylüyorlar.