İktidar sahipleri üniversitelerde seçimleri kaldıralı epey oldu. Türkiye’nin güzide üniversitesi Ortadoğu Teknik Üniversitesiyle işe başladılar.

İktidar sahipleri üniversitelerde seçimleri kaldıralı epey oldu. Türkiye’nin güzide üniversitesi Ortadoğu Teknik Üniversitesiyle işe başladılar. Önce bu üniversitemizi dünya liginden düşürdüler. Ardından diğer üniversiteler de geldi. Dünya üniversiteler liginin ilk 500 üniversitesi içinde birkaç üniversitemiz vardır. Şimdi hiç kalmadı. İnsanın cahili iyidir, yalana daha kolay inanır felsefesiyle hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlemeye devam ediyorlar.
20221 yılı sonu itibariyle Dünya Üniversiteler Sıralaması açıklandı. Öğretim, araştırma, bilgi aktarımı, uluslararası görünüm gibi 13 ayrı kriterle, 99 ülkedeki bin 600 üniversite karne bu sıralamada yer aldı. Sıralamada Oxford Üniversitesi birinci, Kaliforniya Teknoloji Üniversitesi ikinci ve Harvard Üniversitesi üçüncü oldu. İlk 10 üniversite içinde ABD’den 8 üniversite yer aldı. Çin'den Pekin ve Tsinghua Üniversiteleri ile İsviçre'deki ETH Zürih ile Kanada'daki Toronto Üniversitesi ilk 20 üniversite içinde yer aldı.
Yapılan sıralamaya göre dünyanın en iyi 200 üniversitesi içinde ABD’den 57, İngiltere’den 28, Almanya’dan 22, Avustralya’dan 12, Çin’den 10, Hollanda’dan 10, İsviçre’den 7, Kanada’dan 7, Güney Kore’den 6 ve İsveç’ten 5 üniversite yer aldı. Bu ülkelerin çocukları okuduğunu anlama testlerinde de ilk sıralarda yer alıyorlar.
Türkiye’nin artık ilk 500 üniversite içinde üniversitesi yok. Daha önce iktidar partisinde siyaset yapmış veya beni de görsünler diye aday olmuş çok sayıda rektör, ne yazık ki üniversitelerde, araştırma, bilgi üretimi, eğitim alanlarında ciddi gerilemelere neden oluyorlar. Bu durum ilk 500 üniversite arasında bulunan üniversitelerin gerilemesinden de anlaşılıyor. Mesela Boğaziçi Üniversitesi 601-800 bandından 801-1000 bandına düştü.
Boğaziçi Üniversitesi, yedi sene içinde 3 grup birden düşerken, Hacettepe Üniversitesi, İTÜ, ODTÜ, Bilkent Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, Koç Üniversitesi gibi üniversiteler de daha önceki bantlarını kaybettiler ve ilk 500’ün dışında kaldılar.
Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, Estonya, İsrail gibi küçücük ülkelerin ilk 500 üniversite içinde üniversiteleri bulunuyor. Bilime yatırım yapıyorlar memleketlerinin ve milletlerinin gelecekleri için.
Bizim üniversitelerimiz ne yazık ki bilgi üretiminden, eğitimde kaliteden hızla uzaklaşıyorlar. İdari liyakat zayıflıyor mutlaka. Ancak araştırma kaynakları ve araştırıcı motivasyonu da ciddi bir şekilde düşüyor. Zırhlı araçlarla gündeme gelen rektörler var. Üniversiteyi aile şirketi haline getiren idareciler var. İşin en kötüsü de, uluslararası yayını veya atfı olmayan idareci sayısı az değil.
Seçimlerin ayrılmaya, kutuplaşmaya neden olduğu hep iddia edildi. Neticede demokratik olmayan yasal düzenlemeleri savunan akademisyenler ortaya çıktı. Muhakemesini yitirmiş, Avrupa’da benzinin, mazotun daha pahalı olduğunu savunan akademisyenler çoğaldı.
Bilim insanı hür ise çağdaş bilgi üretir. Birilerinin koltuğunda büyüdüyse, ona hizmet eder. Haliyle çağdaş dünyanın gerisinde kalır. Küme düşer.