Okulları tatil etme, Testi yapma… Sonuç?

Okulları tatil etme,
Testi yapma…
Sonuç?
.
Tanıdığım biri, çocuğun okuldan getirdiği virüsle ailece karantinadalar.
Testler pozitif.
.
Ben mi anlamıyorum,
Yoksa anlatamıyorlar mı?
Çözemedim.
.
Herkese bulaştırıp sürü bağışıklığı mı elde edecekler?
Giden gitsin, kalan sağlar bizim mi diyecekler?
Anladımsa Arap olayım.
.
İçinizde anlayan varsa beri gelsin…
.
Pazara gittik hatunla.
Cüzdanda ki para yetmedi.
Şaşırdık.
.
“Ne oldu paralarımıza?” diye eşime sordum,
“Peynire 100 lira verdik sadece” dedi.
.
Meyve almaya yetmedi, bir de sebzesi var…
.
Anlamadım…
.
Akşam saat 19.00 suları.
Canlı yayınım bitti eve dönüyorum.
Pazardan geçiyorum.
İnanır mısınız, pazarcıların çoğu mallarını satamamışlardı.
Eskiden öyle değildi, tezgâhlar boş olurdu.
Toplanmaları dakika sürmezdi.
Şimdi saatler sürüyor…
.
Bunu anlatacak varsa o da beri gelsin.
.
Kasaplar Çarşısı’ndan geçiyor yolum genelde.
Selamlaşırım eskiden tanıdıklarım var hala.
Kuyruklar olurdu helvacının başında.
Şimdi mi?
Pek kimse yok.
.
Var mı bunun sebebini anlatacak biri?
.
Sokağa çıktığımda arabalardan geçemezdim karşı kaldırıma,
Trafik ışıklarında 3 seferde zor geçerdim Köprübaşında,
Benzinlikte kuyruk beklerdim benzin almak için…
Şimdi?
.
Araba sesine hasret kaldık.
Acaba depo 700 liraya dolmaya başlayınca mı oldu?
Pek anlayamadık.
Anlatacak varsa gelsin bu yana…
.
Köprübaşında “Askıda ekmek” dağıtıyor arkadaşım.
Almadan geçen yok neredeyse.
Kurşunlu Cami yanındaki taş fırının önü hep kuyruk.
Ucuz olduğundan mı anlayamadım?
“Hani biri anlatsa” diyorum bana…
.
Telefoncular,
Gözlükçüler,
Konfeksiyoncular,
Ayakkabıcılar
Spor mağazaları,
Hep dolu olurdu.
Satışlar pik yapardı.
Bakıyorum kimseler yok.
Neden acaba?
Var mı anlatacak?
.
Keşke “Var” diyerek çıksa biri.
Ama demesin sakın “Dış güçler” diye.
Artık yemiyoruz.
Modası geçti bu lafın.
Dış güçler de bıktı zaten.
Tahminim adamlar şunu diyordur:
“Bize gerek yok, siz kendinize yetiyorsunuz batırmak için memleketinizi…”
.
20 sene ülkeyi tek başına yönetenlere “Allah razı olsun” diyecek hali yok kimsenin.
.
Elektrik faturası,
Doğalgaz faturası,
Su faturası,
Benzini,
Market faturası,
Pazar parası…
.
“Verdik” diye övündükleri asgari ücret uçtu gitti.
Adam verilene değil, cebinde kalana bakıyor.
.
Siirtliler şunu diyordur:
Asgari ücret hoş,
Ama cüzdan boş…
Ne anladım bu işten,
Öptü beni eniştem…
.
Açıyoruz gazeteleri hala yolsuzluk, hırsızlık, torpiller, kayırmalar, usulsüz atamalar, yemeler, içmeler.
Yuh artık…!
.
“Seçim” mi dedi biri?
Kim bu halde seçime gider.
Sonucu belli seçim olur bu?
.
Zamanı beklenir o halde,
“Allah Kerim” denir.
.
Sezen Aksu gibi suni gündem maddesi mi yok?
Ver mehteri gitsin…
Al eline fırçayı etrafı boyala,
İnleyen halkı Sezen ile oyala…
.
Hala yiyen var mı?
Helal olsun…
 
***
ATMA BAĞIŞLA
Evin içinde hangi çekmeceyi açsam elektronik eski bir eşya var.
Dolapta atmaya kıyamadığım eski laptop,
Bir başka yerde mauslar,
Kablolar…
.
“Ne yapacağız?” diyordum.
Ta ki Lions Kulübü’nün kampanyasını görene kadar.
“Atma bağışla” şeklinde başlayan kampanya ile toplanan her 10 kilo atık ile bir çocuğa burs verilecekmiş.
.
Bu Pazar günü tüm dolap ve çekmecelerimdeki eski elektronik eşyalarımı topluyorum ve Lions Kulübü’ne ulaştırıyorum.
Bir katkım olursa ne mutlu bana…
.
“Bizlerin de bir katkısı olsun” diyorsanız,
Haydi iş başına.
.
Bir hikâye vardır, yıllardır söylenir.
Belki unutulmuştur diye hatırlatayım dedim.
Öyle ya.
“Benim vereceğim elektronik eşyadan ne olur sanki?” diyeniniz çıkabilir.
İşte o soruya cevap niteliğindedir bu hikâye…
.
Bir adam okyanus sahilinde yürüyüş yaparken, denize telaşla bir şeyler atan bir adama rastlar.
Biraz daha yaklaşınca bu kişinin, sahile vurmuş denizyıldızlarını denize attığını fark eder. “Niçin bu denizyıldızlarını denize atıyorsunuz?” diye sorar.
Topladıklarını hızla denize atmaya devam eden kişi? “Yaşamaları için” yanıtını verir.
Adam bu defa “İyi ama burada binlerce denizyıldızı var. Hepsini atmanıza imkân yok. Sizin bunları atmanız neyi değiştirecek ki?” der.
Yerden bir denizyıldızı daha alıp denize atan kişi, “Bak onun için çok şey değişti” karşılığını verir.
 
***
HAYDİ İŞBAŞINA
Bizim Bülent Köprübaşı’nda “Askıda Ekmek Kampanyası” başlattı.
Daha önce haberini de yapmıştık.
Oldukça iyi gidiyor.
.
İhtiyacı olan vatandaşlar gelip alıyor ekmeğini.
.
Veren el, alan eli görmüyor.
Alan da vereni.
.
Bunu diğer mahallelere yaymak istiyor.
İşi becerecek, hayır işlerini sevenler arıyor.
.
“Ben de mahallemde dağıtırım, vatandaşa katkım olur” diyorsanız kendisi sizi Köprübaşı’nda bekliyor.
İletişime geçmeniz yeter.
 
***
HIRSIZ ÇUKURU
Bilir misiniz ne demek?
.
Zeytini preslerken, işlem sırasında sızan zeytinyağlarının bir kısmı pres kolunun tam altında bulunan bu çukura düşüyormuş.
.
Burada biriken yağlar ise fabrika sahibine kalıyormuş.
Bir nevi “Avanta” yani.
Veya siz: “Göz hakkı” deyin.
.
Günümüzde yolsuzluklar, hırsızlıklar öylesine arttı ki, bu çukuru kullanan bazı zeytinyağı fabrikası sahipleri işi abartmışlar.
.
Fabrikaya gelen zeytin ile çıkışı faturalandırılan zeytinyağı arasında oldukça büyük fark çıkınca zeytin sahipleri şikâyetçi olmuşlar.
.
Antalya, İzmir, İstanbul ve Söke’de KOM Ekipleri tarafından yapılan baskınlarda, makine ayarları ile oynanarak “Hırsız Çukuru”nda olması gerekenden fazla yağ biriktirilmesi ile yağların “Cukka” edildiği anlaşılmış.
.
“Cukkalayanlar arasında” Ticaret Borsası Başkanı da varmış.
.
İşte bu çukur, şimdi gerçek manasına kavuşmuş.
Çalanların ifadesini alsan adam haklı çıkar:
“Hırsız çukuru boş geçmesin istedik ve hakkını verdik. Ne var bunda?”
 
***
ENFLASYON HESABI
Geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalında ekrana tablo verilerek enflasyon hesabı yapıldı.
.
Tablo şöyleydi.
Ve bir hoca tabloyu anlatıyordu.
Program sunucusu ise Türkiye enflasyonunu diğer ülkelerin toplam enflasyonu zannetti.
Konuşma şöyle gelişti:
“Neden enflasyonların toplamını en alta yazdınız?”
Hoca: “O toplam değil, Türkiye’nin enflasyon oranı…”
.
Anlatıcı hoca daha sonra ısrarla bu tabloya göre ülkemizdeki enflasyonun diğer ülke enflasyonlarından düşük olduğunu iddia etti.
.
Gülünç duruma gelen bu görüntüler sosyal medyada da gündem oldu.
Herkes dalga geçti.
.
Birisi bu tabloya bakarak sosyal medyada şöyle yorum yapmış:
“Mesela İspanya ekonomisi yüzde 2134 enflasyon artışıyla adeta çökme noktasına gelmişken, Türkiye’deki artış sadece yüzde147.”