Memleket imam atamalarında da torpili gördü ya, artık siyasilerin gözü açık gitmez.

Yargıyı zaten siyasal arenaları haline getirmişlerdi. Önce fetö ile birlikte, özel görevli savcılarla güvenlik kuvvetlerinin üzerine gitmişlerdi. Adalet kurumunu, adaletten uzaklaştırmışlardı.
KPSS’de doğruları ve yanlışları aynı çıkan binlerce öğretmen vardı. Torpil var dendi. Siyasi irade ÖSYM başkanına sahip çıktı. İstatistik olarak 3500 öğretmen adayının hem doğruları hem de yanlışları aynı çıkabilirmiş. Hepsinin ataması yapıldı neticede. Memleketin çocuklarını yetiştiriyorlar. Kendileri soru hırsızlığıyla öğretmen olarak atanmışlar sağlıklı çocuk yetiştirebilir mi? Neyse sonra siyasi iradenin sahip çıktığı ÖSYM başkanı fetöcü çıktı. Demek ki birlikte halletmişlerdi soru aşırmayı.
Askeri okullara karargâh kuran fetö, on sene boyunca süzme kadrolaştı. Kim izin verdi? Mevcut siyasi idare izin verdi.
Liyakat esasını temelinden sarsan siyasi irade, ne yazık ki devletin kurumsallaşmış yapılarını da temelinden sarsmaktadır. Aile şirketine dönen kamu kurumları ne yazık ki kamu kaynaklarını da çok ciddi bir şekilde heba etmektedir. Geleneklere, ahlaka ve liyakata aykırı olarak yapılan atamalar gına getirdi.
Daha önceleri teyze oğlu İbrahim, ilköğretimde müfettiş iken, önce genel müdür, sonra da memlekette hukukçu kalmamış gibi adaletin en tepesinde adalet aranan kuruma, Danıştay üyeliğine atanmıştı. Diğer teyze oğlu Recep Ali ise sınıf öğretmeni iken KYK’ya genel müdür yardımcısı yapılmıştı.
Atanan kayyumlar ve aldıkları maaşları soran yok. Bin kadar kayyum deli maaşlar alıyorlar. Allah artırsın. Hele iletişim uzmanı uyuyan eski bakan ve yardımcıları bir GSM şirketinin yönetim kurulundan avro ile maaş alıyorlar.
Hadi sebze teknikeri uzay ajansına danışmanlık yapabilir. Suçu boyundan büyük işler istemek. Siyasiler de torpil yapınca, ilerde marsta biber patlıcan yetiştirme imkânlarını araştırır. Zaten yalan değilse seneye insan göndereceklerdi uzaya.
Eski dönemlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesinden milyonlarca avro burs alarak yurtdışında eğitime gönderilen yandaş militanlar yeni yeni ortaya çıkıyor.
Memlekette ne yazık ki çok pis atasözleri var. Bal tutan parmağını yalar gibi. Maalesef milletin vergilerini açık seçik hortumlayanlar, hortumlatanlar olduğu gibi, liyakatin de canına okumak suretiyle devleti batıranlar da az değil.
Gelecek daha da karanlık görünüyor. Sınavda soru çalıp, kopya çekip atanan öğretmenler, çocuklara ahlakı, hırsızlık yapmanın suç olduğunu nasıl öğretir? Sınavda 90 puanın üzerinde not alanları torpille eleyip, düşük puanla atanan öğretmenler, çocuklara ahlaklı olmayı, çalıştıklarında başarabileceklerini nasıl öğretir?
Adalet kurumlarına torpille atananlar adaleti üstün kılabilir mi? İnsanın var olmasının teminatı olan adaleti tesis edebilir mi?
Vekilin torpili ile imam olmuş imamlar, dinimizi, Hz. Ömer’i cemaate nasıl anlatır acaba?