Fosil yakıt kullanımı sonucu atmosferde karbondioksit artıyor ve hava ısınıyor.

Buzullar eriyor. Sıcaklık ve yağış düzensizlikleri sürekli artıyor. Karasal ekosistemlerde büyük değişiklikler meydana gelirken, okyanuslarda da büyük değişiklikler meydana geliyor.
Okyanuslar çözünmüş oksijeni gaz olarak taşıyor ve tıpkı karadaki hayvanları gibi suda yaşayan hayvanlar da nefes almak için bu oksijeni kullanıyor. İklim değişikliği nedeniyle okyanuslar ısındığı için suları daha az oksijen tutabilir.
Uzmanlar dünyada en fazla avlanan balık türlerinin bulunduğu orta derinliklerde oksijen kaybının 2021'de başladığını bildiriyorlar. Bu kaybın 2080 yılına kadar okyanusların bütün bölgelerini etkileyeceği tahmin ediliyor.
Okyanusların yaklaşık 200 ila 1.000 metre derinliğinde, iklim değişikliği nedeniyle önemli miktarda oksijen kaybeden bölgeler bulunuyor. Bu gelişmeler deniz ürünü kıtlığı ve çevresel bozulmanın habercisi olarak kabul ediliyor.
Artan sıcaklıklar, deniz suyu sıcaklığını artırıyor ve deniz suları daha az çözünmüş oksijen tutabiliyor. Aynı zamanda deniz suyu sıcaklığının artması su hareketlerini de azaltıyor.
Okyanus katmanları arasındaki su hareketlerinin azalması, orta derinliklerdeki balık nüfuslarını yakından etkileyecek gibi görünüyor.
Denizel ekosistemlerde, gıda üretim zinciri kıyılardan başlıyor. Fotosentez yapabilen deniz canlıları ot oburların, ot oburlar da et oburların beslenmesinde rol oynuyor. Deniz sistemlerinde, karasal ekosistemlerden gelen kirlilik ciddi sorun oluşturuyor. Plastik başta olmak üzere insan kaynaklı atıklar, üretim zincirinin ana ayağına ciddi zarar veriyor. Balık nüfusları hızla azalıyor.
Atmosfer sıcaklığındaki artışın okyanuslardaki etkileri yeni gözleniyor. Deniz suyu sıcaklığındaki artışlar, çözünmüş oksijen miktarını azaltıyor.
Her ne kadar küresel ısınmayla mücadele programlarıyla, atmosfere karbondioksit ve metan salınımının önüne geçilmeye çalışılıyor ise de, denizlerdeki değişimin nasıl olacağı konusunda çok fazla bilgi bulunmuyor.
Deniz suyu sıcaklığındaki değişimler, atmosfer ısısındaki değişimlerden çok farklı görünüyor. Çünkü suyun sıcaklığını değiştirmek için çok daha fazla enerji gerekiyor. Deniz suyu sıcaklığını değiştirmek çok daha uzun zaman alıyor.
Uzmanlar haklı olarak okyanuslardaki ısınmanın küresel ısınmayla mücadele programlarında fazla dikkate alınmadığına işaret ediyorlar. İşin ilginci deniz suyu sıcaklığındaki artış, kritik eşiğin üzerinde görünüyor. Balık türlerinin okyanuslardaki hareketlerinin değiştiğine dair çok sayıda bilimsel araştırma bulunuyor. Aynı zamanda tür sayısında ve nüfuslarının azalması konusunda da bilgiler var.
Okyanusların orta derinliklerinde meydana gelen çözünmüş oksijen azalması, balık türlerinin nüfusunu azaltıyor. Dünya gıda üretiminde önemli rol oynayan denizlerdeki bu kötüye gidiş, yakın gelecekte gıda arzında da düşüşe neden olacak gibi görünüyor.