Dünyada pek çok salgın hastalık, aşılar sayesinde tarihe gömülmüştür.
Bazıları ise varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Korona salgınına karşı da dünyanın dört bir tarafında aşılama çalışmaları hızla devam ediyor. Ancak bu virüsün yeni ırkları ortaya çıkmaya başladı.
Omikron varyantının yükselişi, daha önce delta ve alfa varyantlarının ortaya çıkışının yaptığı gibi, dünya çapında salgının daha da büyümesine neden oldu. Bugün grip hastalığının 500’den fazla ırkı var. Yapılan aşılar hepsine etki etmiyor.
Dünyanın her altı ayda bir yeni bir korona ırkı doğuruyor. İki yıldan bu yana üç tane tanımlana ırk ortaya çıktı. Bugünlerde bir yenisi daha ortaya çıkabilir.
Bir virüs kendini kopyalayarak çoğalıyor. Her çoğaldığında, virüsün genetik dizisinin kopyalanmasında küçük bir hata oluşması ihtimali vardır. Aşı ve kullanılan ilaçlar kopyalama esnasındaki hata olasılığını arttırabiliyor. Bu hata mutasyon olarak tanımlanır. Yeni genetik yapıya sahip virüs de mutant olarak adlandırılır. Burada mutasyon hiçbir şey yapmayabilir, orijin aldığı virüsü zayıflatabilir veya tesadüfen virüse bir tür hayatta kalma avantajı verebilir.
Virüsün her çoğaldığında mutasyona uğrama riski olduğundan, virüs ne kadar çok çoğalırsa, yeni varyantların ortaya çıkma riski de o kadar yüksek olur.
Korona virüsüne karşı koymanın yolu aşı olmaktır. Aşılarla milyonlarca hayat kurtarılıyor. Bununla birlikte aşı olmuş bireylerde korona bulaşması sonucunda virüsün yeni ırklarla kendini sürdürme olasılığı daha yüksek görünüyor.
Etkili bir aşı, aşılı bir kişinin virüse yakalanma ve haliyle yayma şansını azaltıyor. Ne yazık ki, COVID aşılarının enfeksiyon ve bulaşmayı tamamen engelleyen bağışıklık üretemediği açıkça görülüyor. Hâlihazırda en etkili olan aşılar, daha çok vücudun savunma sistemini artıran, direncini artıran aşılar.
Halen kullanılan aşılar, korona virüsünün delta ve omikron varyantlarına etkili görünüyor. Bir şekilde insanlar virüsü kapsa da, aşılı olduğu için ağır hasta olmuyor. Daha kısa sürede iyileşiyor. Ancak omikron çıktığından bu yana vaka sayılarını tekrar çok yüksek düzeylere ulaştırdı. Yayılma hızını neredeyse iki kat arttırdı. Dolayısıyla virüs, çok daha fazla ve farklı bireylerde kendini kopyalama ve çoğaltma şansı buldu. Bir yerde virüsün yeni ırklarla neslini sürdürme olasılığını da arttırmış oldu.
Yapılan istatistiklere göre, aşılama oranı yüksek ve düşük olan ülkelerde virüsün yayılma hızı pek değişmiyor. Dolayısıyla virüs yeni varyantlarla hayatta kalma olasılığını artırıyor. Diğer yandan aşılı bireylerde yeni varyantların ortaya çıkma olasılığı artıyor. Grip gibi barış içinde yaşamamız gereken bir hastalık olacak gibi görünüyor.